Sana İnat, Yine Sen

Doğum Günü

Uyandığımda saat 18:23'idi. Aslanla buluşacağımı bildiğim için heyecanla doluydu tüm bedenim.

Beni sevdiğini söyleyecekti biliyordum. Ama onu görmek bile beni heyecanlandırmaya yetiyordu.

Yataktan kalktığımda abim ve annemle konuştuk, daha doğrusu onlar halâ uyku problemimle dalga geçip bana takılıyorlardı. Ama nedense bir türlü ben gülemiyordum bu esprilerine.

Arkadaşlarımla buluşacağımı, sonra da Helin'de kalacağımı söyleyip duşa girdim. Helin durmadan çağırıyordu ama bi türlü fırsat bulup gidemiyordum, yarın okula gitmeyeceğimiz için ona gitmek istedim.

Aslında benim doğum günüm için ayırdığım elbisemi giymemem gerekirdi bugün ama ben bugün giymeyi tercih ettim. Yarın veya bugün farketmezdi. Yarın 15. yaşıma giriyordum.

Benim doğum günlerim pek iyi geçmezdi. Bu konuda kesinlikle çok şanssızım. Duştan çıktıktan sonra koyu kırmızı sırtı oval bir şekilde dekolteli, önünde ise hafif bir dekolte olan elbisemi giyip, saçlarımı maşayla dalgalandırdım, hafif bir rimel ile hafif kahve ruj sürdükten sonra hazırdım.

Doğum günümü bugün kutlayacakmış havasındaydım. Evden çıktıktan sonra Aslan'a mesaj atıp sokağın başında olduğumu söyledim. Mesaj daha gitmeden o sokağın başındaydı zaten.

Kalbimin sesi kulaklarımda çınlıyordu sanki.

"Çok güzel görünüyorsun" dedi ağzı açık bir şekilde. Şaşkın hali daha bir tatlı oluyordu.

"Teşekkür ederim, nereye gidiyoruz" dedim merakla.

"Sinemaya gidelim istiyorum, sende istersen" dedi benden meraklı bir şekilde.

"Olur, ama korku filmi izleyeceksek" dedim.

Çünkü korku filminin dışında film izlemeye sinemaya gidilmesini sevmiyordum, benim için değmiyordu gitmemize.

"Tabi sen nasıl istersen" dedi yine şaşkın. Biraz yürüdükten sonra arabayı gösterdi. Ben ona merakla bakarken

"Babamdan bugün ödünç aldım, daha rahat ederiz" dedi gülümseyerek.

"İyi de senin ehliyetin var mı ki?" dedim şaşırarak.

"Evet, hatta gösterebilirim" diyerek cüzdanın içindeki ehliyetini çıkartıp gösterdi.

"18 yaşında olduğunu bilmiyordum" dedim alaycı bir tavırla.

"Öyle değil zaten 17 yaşına yeni girdim sayılır, babam beni bir sene büyük yazdırmış kimlikte" dedi sakin bir şekilde.

Onu onaylar bir şekilde arabanın kapısına giderken bizim olduğumuz yoldan geçen elinde olsa canımı alacakmış bakışları atan Lara'yı gördüm, haklıydı da.

Kesinlikle üzmüştüm onu, yanına gitmek istedim ama o hızlı bir şekilde çekip gitti. Ona ihanet ediyormuş gibi hissediyordum kendimi. Belki de öyleydi zaten bilmiyorum.

Arabaya benden önce girmişti Aslan içerden benim oturacağım tarafın kapısını açıp bana bakıyordu, artık binmem için.

Bindiğimde,

İyi ki araba ile gelmişim, elbisen yüzünden katil olabilirdim" dedi gülerek. Sinirli bakışlarımı attığımda, gülümsemesi kesilmişti.

Arabadan inip, film seçtikten sonra mısır ve kolalarımızı alıp salondaki koltuğa oturduk, filmin başlamasını bekliyorduk. Bu sefer yerli yerine yabancı alt yazılı bir film seçmiştim.