İYİ GECELER VE İYİ OKUMALAR💗💗💗.......
Milkshake tamamen okul üzerime döküldüğü için okul eteğimden akan milkshakeler yere damlamaya başlamıştı. Biri beni buradan alıp eve fırlatsa olmuyor muydu, "Ben... ben çok özür dilerim. Tamamen benim sakarlığım." Lisa endişleyle yerine yerleşirken ağlayacakmış gibi duran gözleriyle benden özür diliyordu.
Ağzım açık kalırken Jungkook benden önce harekete geçmişti ve masanın üzerinde duran peçeteleri eteğimin üzerine tutmuştu. "S-sorun değil, tuvalete gitsem iyi olacak."
Kalkacağım sırada Sooyoung seslendi, onun da benden farkı yok gibiydi. "İstersen yanına gelebilirim." Yanındaki Taehyung'a son bir bakış attım. "Kendi başıma halledebilirim, yardımca ihtiyacım olursa söylerim."
Jungkook'un üzerime bıraktığı peçeterle eteğimin birazını temizlerken kirlenmiş olan peçeteleri masaya bıraktım. Nasıl görünüyordum kim bilir, hala eteğimin altından Milkshake yerlere damlıyordu. Tuvalete gittiğimde ne kadarını çıkarabileceğim bile tartışılabilir bir konuydu, ciddi anlamda tüm eteğim milkshake oldu ve tabi bunun ev gidişi de vardı.
Tuvaleti bulmam zor olmuştu, daha önce hiç bilmediğim bir yerde ve masaların arasından geçerken yaşlarının benden kat kat daha büyük olduğunu düşündüğüm adamlarını bakışlarını hissettim. Adımlarımı çabuk tutmuştum ve kaybolmadan tuvaleti bulabilmiştim.
İçerisi sandığımdan daha boştu ve gelenler de makyajlarını yenilemek için buraya gelmiş gibiydiler. Kenarda duran makineden elimi uzatıp peçeteleri almaya başladım ve onları muslukta ıslatıp eteğimin üzerine sürtmeye başladım. En azından şimdilik bu kadar müdahale yeterli olurdu.
Aynanın karşından eteğimi silmeye devam ederken kapının açılıp kapanma sesini duydum. Aynadan görebildiğim kadarıyla gelen kişi Lisa'ydı ve ben anında gerilmeye başlamıştım.
Aramızda birkaç mesafe varken yanımda, aynanın karşısında durdu. İstemeden ona gözüm gitse de beni umursamıyormuş gibi yaptığı belliydi. Az önce masada yaşanlardan sonraki haliyle, şu anki hali arasında dağlar kadar fark vardı.
"Sana benim hakkında bir sır verebilir miyim Chaeyoung?" Aynadan gözlerimin buluştuğunda, ne yapacağımı bilemedim. Benimle uğraşmak istediği belliydi ve yalnız anımı kollaması ise eziklikti. Onunla doğru düzgün konuşmuşluğumuz olmamasına rağmen bana olan bu tavırlarını anlayamıyordum.
Ne cevap vermem gerekiyordu, ağzından çıkacaklarının hiç hoş şeyler olmadığı kesindi. Cevap vermemeyi tercih ettim, onu görmezden gelmem belki sinirlenmesine sebep olabilirdi ama bu tavırlarını çekecek değildim. Hem de böyle bir zamanda.
"Cevap vermediğine göre kabul ettiğini varsayıyorum," küçük el çantasından makyaj malzemelerini çıkarıp, bordu rengi ruju dudağına götürmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lumiére, Rosékook
FanficPark Chaeyoung, üst komşusundan gelen seslerden nefret ediyordu...