Final/ Tanrı ödülü

1.3K 115 141
                                    

Bu zamana kadar kitabıma sevgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim... Final yaptım, bundan daha güzel bir final aklıma gelmedi. Umarım bölüm hoşunuza gider 🥺😊

Başka kitaplarda görüşmek üzere.

İyi okumalar ❤️

İyi okumalar ❤️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ölüyor...

Duyabileceğim müthiş acı verici bir kelimeydi bu benim için. Onu o günden sonra hep yanımda istedim. Geceleri göğsüne yatıp ağladım. Uyanmasını bekledim. Sabırsızlık ve bir o kadar da acı içinde ellerine sığındım. Her ne kadar kalbimden alabileceğim hasar beni perişan etse de denedim. Onu yaşatmayı denedim. Ben, kanatlı sevgilimin tüm kanatlarını kırdım. Belki de kahrından öldü, bir serçe gibi...

Biz birleşmesi mümkün olmayan iki cisim gibiydik. Nasıl anlatırım bilemiyorum, ona olan aşkımı bu zamana kadar kendi içimde, çığırımdan çıkana dek nasıl gizledim gerçekten bilemiyorum. Bana küçüğüm diyen adam şimdi çok uzak, oldukça uzak. Dokunabiliyorum lakin hissedemiyorum.

Yapamıyorum. Nefesini içime çeke çeke öpemiyorum. Neredeyse iki ayı dolduracağız. Onsuzluk, ruhsuzluk öyle çok acıtıyor ki canımı, yemek dahi yiyemez hale geldim. Babam iyi olmamı söylüyor. Ondan vazgeçmemi...

Ben ise bir çözüm arıyorum. Tanrı şahidim olsun ki çözüm yolu bulana kadar asla vazgeçmeyeceğim. Ne olursa olsun kabulüm, o benim her şeyim. İlk ve tek aşkım... Yaşamak da zor artık.

Yaşamak da zor ve ben rüyalarıma konuk olan çehresi yüzünden delirmiş durumdayım. "Yemek ye artık." Ne zamandır kapıda olduğunu bilmediğim babama dönmedim. Kafam hala daha sevgilimin hareketsiz göğsündeydi. Ne bir kalp atışı, ne de ona benzer bir hareket. Yoktu işte ama kabullenmek istemedim.

"Yemeğimi yedim ben."

"Yalan söylüyorsun Jimin. Ben de kahroluyorum seni böyle gördüğüm için. Lütfen vazgeç artık, ruhu huzura kavuşsun." Gözümden akan bir damla yaş tişörtüne damladı. Hissedemeyeceğini bildiğim halde geriye çekilip ıslak yeri silmeyi denedim. Gerçekten deli gibi mi gözüküyordum uzaktan?

"Annen öldüğü zamanı hatırlıyorum, ben de bu durum-"

"Duymak istemiyorum baba. Git lütfen." Birkaç saniye gözümün içine baktı ardından kapıyı da kapatıp gitti. Ben ise onun gidişinden yararlanıp günler önce kütüphanede bulduğum kitabı okumaya devam ettim. Henüz yeni başladım, pek anlayamadığım için bırakacaktım fakat bir şey o kitabı okumamı söyleyip durdu bana.

Ve ben o satıra denk geldim. Yutkunamaz oldum.

Evet, onlar kanatsız melekler. Onların kanatları İblisleridir. Onlar, iblisine canlarını bahşeder... Gün solana, ay patlayana dek yaşamalıdır iblisler. Çünkü melekler onlarsız yaşamayaz. İblissiz melek; yıldızsız gökyüzü, balıksız deniz ve tohumsuz toprak gibidir. İşe yaramaz...

Demon 'JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin