Uyumak için odasındaki mumları söndürüyordu Sakura. Kapısına vurulmasıyla başını mumdan kaldırdı, "Gel."
Babası kocaman bir gülümsemeyle içeri girdiğinde anlamıştı zaten. Neden bu kadar mutlu olduğunu ilk görüşte tahmin etmişti.
"Baba?" Zoraki bir gülümseme takıldı, "Ne oldu böyle akşam vakti?"
Kral içeri girip kapıyı arkasından örttü, "Müjdemi isterim güzel kızım," dediğinde Sakura gözlerini devirmemek için kendini zor tuttu, "Ne müjdesiymiş?"
"Sonunda evlenebileceğin ve tahta geçebilecek bir adam buldum."
Sakura duymayı beklediği şeyi duyduğunda gözlerini yumdu. Ya Naruto'nun dediği gibi bu kişi Sasuke'yse? Endişeyle alt dudağını ısırdı.
"Ne oldu? Kim olduğunu sormayacak mısın?"
Babasının konuşmasıyla yüzünü kaldırıp tekrar gülümsedi, "Kimmiş?"
"Kum şehrinin lordu," dedi adam gülümsemeyle, "Lord Gaara."
Duymayı beklediği isim bu değildi. Rahatlamış mıydı yoksa hayal kırıklığına mı uğramıştı? Bu bir yana, bu ismi daha önce de duymuştu. Ama damat adaylarından biri olacağını hiç tahmin etmemişti
"Lord Gaara mı?" diye tekrar ettiğinde kral, "Evet, onun başarılarını duymuşsundur," dediğinde Sakura başını salladı.
Sasuke ismini duymadığı için şoku biraz attlattığında bu ismi düşünmeye koyuldu. Daha önce hiç görmemişti bu adamı. Gördüğü zaman onun hakkında bir çıkarım yapabilirdi.
"Seninle görüşmek istiyor. Birkaç görüşmeden sonra evlilik teklifini düşüneceğini söyledi. Yani bu iş oldu Sakura, seninle evlenmek isteyeceğine eminim!"
"Peki ya ben onunla evlenmek istiyor muyum acaba..." Sakura çok sessiz mırıldandığı için babası bunu duymamıştı. Ama belki de fena bir adam değildi şu lord, daha görmeden ön yargılı olmamalıydı.
"Senin için de bir sorun yok herhalde?" Kral imayla kaşını kaldırıp en başından beri sorması gereken soruyu sordu. Sakura başını iki yana sallayarak, "Hayır," dedi, "Yok."
"Ne zaman görüşeceğiz?" diye sorduğunda kral, "İki hafta içinde ayarlayacağım. Sen bana bırak." demişti ve odasından çıkmıştı.
Sakura kendini yatağına bıraktığında gözlerini tavana dikip bu konuyu düşündü. Nedense bu olaydan Sasuke'nin haberi olup olmadığını merak etmişti. Olsa da olmasa da bir şey fark etmiyordu gerçi.
Yarın olmasını o kadar istiyordu ki heyecandan uyuyamadı. Bunu bir an önce Naruto'ya anlatması gerekiyordu.
***
Sarayın avlusunda yere çökmüş oturuyordu Sasuke. Eline bir dal parçası almış toprağı eşiyordu. Sıkıntılı, öfkeli ve endişeliydi. Görünüşe göre o lord denen herif Sakura'yla evlenecekti. Elinden gelen bir şey yoktu. Onu en çok sinirlendiren de buydu. Çaresiz olmak.
"Ne yapıyorsun?"
Duyduğu ince sesle beraber kafasını kaldırdığında pembe saçlı kadını gördü. Bugün daha bir güzeldi sanki. Pembe saçları omzundan aşağı sarkıyor, yeşil gözleri güneşte parlıyor ve boynunu açıkta bırakan o elbisesi içinde adeta bir melek gibi görünüyordu. Böyle olunca o çıplak boynunu öpüp- Hayır, böyle şeyler düşünmenin sırası değildi.
"Seni düşünüyordum," dedi alayla. Aslında yalan değildi, ama bunu onunla dalga geçer gibi bir tonla söylediği için öyle anlaşılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love & Revenge | sasusaku
Fanfiction❀ Her an ölümü yaşayan kutsal bir ağaçtır Sakura. Böyle kötü bir efsaneyi taşıyan bu isimden nefret ederdi. [Sasusaku • 24/04/2021]