"Ablan mı?" Sakura şok içinde mırıldandı. Kendisini buna o kadar inandırmıştı ki çuvallama ihtimallerini hesaba katmamıştı.
Sasuke de onunla aynı durumdaydı. Histerik bir kahkaha attı, "Ablan olduğunu nasıl kanıtlayacaksın?" dediğinde Sakura, iyice rezil olmanın verdiği utançla uzanıp eliyle ağzını kapattı. "Tanıştığımıza müteşekkir oldum," dedi Temari'ye dönerek.
Temari tekrar eteklerini tutup eğildi, "Asıl ben, majesteleri," dedikten sonra merakla sordu, "Ama merak ediyorum da, majestelerinin küçük kardeşimle ne gibi bir tanışmışlığı var?" Şüpheli gözlerle lorda baktı.
"Haberiniz yok muydu?" diye şaşkınlıkla sordu kral. O, lordun ablası olduğu için haberi vardır sanmıştı, "Lord Gaara ve sevgili kızım yakında resmen karı koca ilan edilecekler."
Bu cümleler Sasuke'nin öfkeyle kasılmasına sebep olurken, gerçekleri tekrar hatırlayan Sakura'nın surat asmasına mal olmuştu. Lord Gaara ise tedirgin bakışlarla ablasına bakmıştı. Sakura, bu bakışları yakaladığında şüpheyle kaşlarını çattı.
"Karı koca?" Sanırım Temari beklenilenden daha fazla şok olmuştu. Yoksa bu şok değil de dehşet miydi, Sakura anlam vermemişti. "Ne evliliği?" diye tekrarladı tekrar. Gaara onu susturmak için ağzını açmıştı ama ablası ona fırsat vermeden öfkeyle ona döndü, "Ama o zaten evli!?"
Salona derin bir sessizlik çöktü. Herkes iç sesleri dahil, sessizliğe bürünmüştü. Temari'nin ağzından çıkan sözlerin sindirilmesi için bir müddet zaman gerekti. İlk kendine gelebilen kişi Sasuke olmuştu, "Evli mi?" diye sorduğunda Temari evhama kapılarak dizlerini dövmeye başladı, "İnanamıyorum!" diye bağırdı kardeşine doğru, "Bunu nasıl yaparsın!? Sadece birkaç aylığına yoktum ve giriştiğin şu işlere bak! Ah zavallı Matsuri, duyarsa perişan olur..."
"M-matsuri..?" Sakura güç bela dudaklarını kıpırdattığında Temari, hala evhamlıyken ona döndü, "Gaara'nın eşi. Beraber birkaç aydır seyahatteydik. Matsuri en çok bir hafta içinde burada olacaktı ama..." Ateş saçan gözleri tekrar kardeşine döndüğünde, elini kaldırıp kafasına bir tane vurdu, "Ama bu serseri...!"
Gaara ne diyeceğini bilemez halde, mahcubiyetle krala döndü. Endişeyle alt dudağını ısırıyor ve adamın tepkisinden korkuyordu. Ablası ve Matsuri buraya gelmeden önce düğün gerçekleşir diye düşünmüştü ama tahmin ettiğinden çok daha erken dönmüşlerdi.
"Majesteleri, ben..." diye mırıldandı fakat kral transa geçmiş gibi, onu dinlemiyordu bile. Ardından Sasuke'nin attığı kahkaha tüm salonu doldurdu. Karnını tutarak gülüyor, herkesin aksine oldukça keyifli görünüyordu, "İşte yine-yine haklı çıktım..." Gülmekten kesik kesik konuşuyordu, "Siz-siz ne dersiniz majesteleri? Hayalinizdeki gibi bir düğün olacağını hala düşünüyor musunuz?" Bir kahkaha daha attı, "Bu herif kızınıza gerçekten layık mıymış!?"
Sakura çatık kaşlarıyla ona kısa bir bakış attı, "Şimdi değil Sasuke," dese de adam onu dinlemiyor ve gülmeye devam ediyordu. Sakura onu boş verip endişeli gözlerle babasına baktı. Adamdan çıt çıkmıyor, donuk gözlerle sadece bakıyordu. Elini omzuna koydu, "Baba..."
Bu esnada Sasuke gülmeyi kesti ve ciddiyetle bir kolunu sıvadı, "Öncelikle, bu herifin aşağılık bir pislik olduğu ortaya çıktığına göre sanırım üstüme düşeni yapmalıyım," Yumruğunu sıkarak adamın üzerine yürüdü ve ona vurmak için elini kaldırdı, "Prensesi kandırmanın bedelini sana ödeteceğim adi peze-"
O an koskoca kral, oracıkta bayılıverdi. Bedeni yere yığıldığında Sakura çığlığı bastı, "Baba!" Onunla beraber leydi Temari de hemen kralın başına üşüştü, "Majesteleri!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love & Revenge | sasusaku
Fanfiction❀ Her an ölümü yaşayan kutsal bir ağaçtır Sakura. Böyle kötü bir efsaneyi taşıyan bu isimden nefret ederdi. [Sasusaku • 24/04/2021]