1

1.3K 59 9
                                    

Annem herzamanki gibi sokaktan dönmüştü. Aylardır iş arıyordu. Yemek, hizmet, ulaşım ne olursa yapacağını bie söylüyordu. Fakat ne yazıkki tek bir olumlu bir teklif bile gelmiyordu. Annem iş aramaktan vazgeçemezdi. Babamı kaybettiğimizden beri halimiz kötüye doğru gidiyordu. Bunun için napıp edip bir iş bulması lazımdı. Ona yardım etmeyi çok istiyorum fakat bir öğrenciyim ve kendi masraflarımı zor karşılıyorum. Geldiğinde ona kapıyı açtım. Umudunu kaybetmişe benziyordu. Mutfaktaki yemek kokusunu hissedince yüzünde bir gülümseme gördüm. En sevdiği yemeyi yapmıştım. Sofraya oturdu. Kısa bir sessizlik oldu. Çatal kaşıkla seslerinden başka bir ses bile yoktu. Bu sessizliğin annem bozdu.

'' Sakura yarından itibaren merkezde bir yere taşınıyoruz. ''
Buna çok şaşırdım çünkü merkez büyük mağazaların, lüks binaların olduğu bir yerdi. Bütçemiz bunu asla karşılayamazdı. Daha sonra annem ekledi.
'' buralarda yapabileceğim hiç iş yok. Heryere sordum bir cevap bile gelmedi, Artık burdan gitmek zorundayız iyi bir iş bulmak için.'' haklıydı. '' Ama anne-'' derken annem tekrar lafa girdi.

'' sakura biliyorum bütçemizi düşünüyorsun fakat bu sorunun değil. Babanın eski evi şehrin merkezinde harika biryerde. Orda çok iyi iş imkanları olduğunu da duydum. Ayrıca eğitim seviyesi daha yüksek bir okul var. Seni oraya kayıt ettiricem. Hem eğitimine katkı sağlar hemde yeni güzel arkadaşlıklar kurmanı sağlar. Beni dert etme elimizde parayla oraya gidebiliyoruz. '' bu sözler gerçekten çok güzeldi. Küçüklüğümden beri hayalim olan şehir merkezinde yaşam gerçek oluyordu. '' eşyalarını toparla evi hazırlattım sadece ürünlerimizi yerleştireceğiz daha sonrasında okula bakarız. Yoğun bir gün olucak bizim için''

odama gittim. Babamın farklı yerleri gezerken kullanmam için aldığı büyük valizi çıkardım. Hala yeni gibi gözüküyordu. Dolabımdan ürünleri tektek çıkardım. Zaten çok fazla değillerdi birkaç defter kitap koyup çantamı toparladım.

Odamdan dışarıya bir adım atıyorum ki aklıma ne giyeceğim geldi. İlk izlenim önemlidir bu yüzden şehre uygun giyinmem gerekir. Beyaz baskılı yarım bir tişört ve mor bir eşofman seçtim. Güzel gözüküyordu. Daha sonra çekmecede bulunan neredeyse hiç dokunmadığım bir kumbaram vardı onu çıkardım. İçinde bir miktar para vardı. Bu şehirdeki ilk haftam için yeter diye düşündüm ve annemin yanına gittim. O da eşyalarını yerleştiriyordu yardım etmek için yanına eğildim benim aksime o üç valiz alacaktı. Mutfak eşyaları bir yere banyo eşyaları bir yere ve kendi eşyalarını bir yere koydu. Toplamda dört valiz ile gitmeye hazırdık. Otobüs saat sekizde bizi almaya gelicekti bu yüzden saat 11 olduğunda yatağımda uzandım. Hep videosunu gördüğüm aşık olduğum şehre taşınacaktık. Her şey kötüye giderken böyle bir mucize harikaydı. Tüm sıkıntılar geçicekti bundan eminim. Böyle güzel düşüncelerle uykuya daldım.

Sabah uyandığımda rahat bir uyku çekmiş huzurlu bir şekilde kalktım. Klasik sabah rutini olan yüz yıkama, diş fırçalama gibi faaliyetleri yaptıktan sonra odamda hazırladığım giysileri giydim. Düğün haricinde ilk defa hafif bir makyaj yaptım. Saçımıda yukardan mor bir tokayla bağladım. Havada yaz sıcağı vardı fakat daha mayıs ayındaydık. Bu sıcağa karşılık şapkamı taktım. Takmasaydım tüm yüzüm ve vücudum kıpkırmızı olucaktı ve ben rezil olacaktım. 10 dakika kala valizlerimizle kapının önünde beklemeye başladık. Arkamızda bıraktığımız eve ne olacağı umrumuzda bile değildi.

Otobüs tam vaktinde önümüze geldi. Bize el sallayan komşularla vedalaşıp valizlerimizle otobüse bindik. İçerisi çok konforluydu. Bu otobüse ilk binişim olduğu için yolculuğun yarısını etrafı inceleyerek geçirdim. Hiç geçemediğim görmediğim yerler görmek beni heyecanlandırıyordu. Dün gece yanıma aldığım boş çizgili bir not defterini çıkardım. Dünden beri olan her şeyi not aldım. Birnevi günlük gibi kullanıcaktım. Yolculuğum sırasındada gördüğümde farklı yerleri/ binaları da not aldım. Yolculuklar harika ilerliyor.

Yaklaşık yarım saat sonra on-on beş karşı binaların, büyük mağazalarında, kafelerin, trafiğin olduğu yere geldik. Kitaptaki görsellerden çol daja farklıydı daha renkliler daha canlı tam hayalimdeki gibiydi. Valizlerimizle otobüsten indik. Annem yolu biliyor gibi gözüküyordu, onu takip etmeye başladım. Bi kaç ara sokaktan geçerek kocamam bir binanın önünde durduk. Annem yukarı baktı doğru yer diyerek girişe ilerledik. Aynısı bir otele benziyordu. Annem giriş işlemlerini tamamlarken etrafa bakmak istedim çünkü dışarısı harika gözüküyordu. Annemin sakura diye bağırmasıyla kafamı çeviriyodum fakat tam o sırada önümde olan bir kişiyle çarpıştık. Neredeyse dudak dudağa gelmiştik. Lacivert saçlı yakışıklı birine benziyordu. Yanaklarım kızarmaya başlamıştı. Hemen üzerinden kalkıp özür diledim ve içeri koşturdum. Annemi asansörün önünde gördüm ve yanına sokuldum. Bu bina toplam otuz üç katlıydı, kendi havuzu, cafesi vardı. Hayalerimden bile öte bir yer burası. Yirmi dördüncü katta indik bize rehberlik eden kadın eşliğinde koridorda yürüdük ve 500 numaralı odaya girdik.

Annem rehberle kalan işleri hallederken evi incelemeye başladım. İçerisinde eşyalar vardı. Bu yüzden işim bi tık kolaydı. Getirdiğim eşyaları yerleştirip salona geçtim. Boydan boya camlar tertemiz suyu olan havuza bakıyordu. Bu ev yaz havası için muhteşem bir yerdi.




-Yazın hataları varsa özür dilerim konu taşınmak olduğu devamını bu part'a sığdırmaya çalışmadım. Oy verirseniz sevinirim 😊

Real lovers  -sasusaku-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin