7. BÖLÜM

7.3K 530 1.5K
                                    

Selam! Evet, geciktim biliyorum ama inanın bölüm zamanı finallerimle çakıştı ve bu nedenle hesap ettiğim günde gelemedim. Umarım bana kızgın değilsinizdir):'

+1300 Yorum +230 Oy'a sizinleyim... Satır arası yorumlarda buluşalım mı o zaman?


The Wolf - Joaquim


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


7. BÖLÜM:

Bazı anlar gelir tüm doğrular yıkılır, çekindiğiniz her şey aşılır ve cesaret vakur bir edayla tam karşı safhanızda yer alırdı. Tam şu an yaşadığım şeyin adı buydu; tüm doğrularımı yıktığım, çekincelerimi yok saydığım ve cesaretin bir uyuşturucu gibi kanımda tavan yaptığı bir anın koynundaydım.

Başımın üzerinde tek eliyle sabitlediği ellerime kelepçelediği parmakları baskısını artırdığında bedenini kayıp bir yapboz parçaları yerini bulmuş gibi bedenimin üzerine yerleştirdi. Gözlerinin içine baka baka sarf ettiğim sözler içindeki tüm hisleri uyandırmış gibi bana cayır cayır yanan gözlerle baktığında dudaklarımın kenarı usluca yukarı doğru kıvrıldı.

"Bayılıyorsun değil mi seninle böyle konuşmama?" Başımı geriye doğru atıp duvara yasladığımda tavrımda en az konuştuklarım kadar kışkırtıcıydı. "Sana her meydan okuduğumda gözlerinde yanan o ateşin harlanması seni delirtiliyor çünkü istediğinde zaten tam olarak bu."

Nefesi tenimin üzerine akacak kadar yakınımdaydı, sakalları çeneme dokunacak kadar yakın ama dudaklarıma hâlâ sanki kilometrelerce öteden bakıyormuş gibi uzaktı. Göğsüm hissettiğim isteğin yoğunluğuyla kabarırken Pusat tüm bu olanların farkındaydı zira tam da nefeslenmemden kaynaklı aralık kalan dudaklarıma baktıkça çıldırdığını, tam şu an baktığı yere aklından geçenleri yapmadığı için aynı derin nefeslenme onunda soluklarında saklıydı.

"Senin ateşinde yanmak istediğimi mi söylemeye çalışıyorsun Evren?" diye çok net bir şekilde konuştu, koyu yeşil gözleri mekânın renkli ışıklandırmalarıyla daha da koyulaşıp bir cehennem kadar kasvetli bir hal alırken.

"Belki de sende benimle," Burnunu yavaşça çene kavisime yavaş bir hareketle sürttüğünde dilimin ucunda biriken haz dolu sesim dilimin ucuna birikti. "Benim ateşimde," Elmacıkkemiklerimden kayarak çeneme ulaştığı an hissettiğim ıslaklık kendimi istemsizce ona doğru itmeme neden olurken, "Pusat..." diye çağırdım adını belli belirsiz çıkan kısık bir sesle. Pusat bu durumdan fazlasıyla memnun kalmış gibi yaptığı bu çılgınca şeye devam etti, çenem boyunca tüm gücümü tüketmek ister gibi ağır bir şekilde dilini gezdirdi. Onunla her oynamaya çalıştığımda, o da bunun farkına her vardığında hâkimiyeti saniyeler içerisinde eline alarak bana kendi adını sayıklatması şüphesiz benimde hoşuma giden bir diğer şeydi.

TAŞERON Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin