Ehehe tam bir yalancıyım yalnız yazacağım demiştim en son ama harbi yazasım yok gerçi şuanda da yazasım yok ama edebiyat dersindeyim ve bu dersteki fav aktivitem bir şeyler yazmak çizmek fln...
İyi okumalarrr
Harbi yalancıyım bunu yazmamın üzerinden baya zaman geçti ve saat şuan gece 01.17 ve ben canlı yayın izlerken bir sürü oy gelmeye başladı hikayeye bende yazayım dedim :)Harry's POV
Bahçedeki öğrencilerin çoğu sanki maç izlemeye gelmiş gibi toplanmış bizi izliyordu. Eğer Nick'e sadece kafa atmak ile kaldığımı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Nick'in burnu çatlamış, büyük ihtimal ile kırılmıştı. Fakat umrumda olduğu söylenemezdi. Yüzüne son bir yumruğumu geçirdikten sonra yaklaşık ellinci kere aynı soruyu sordum "Louis nerede!"
Artık dayanamayacağından dolayı kafasına yana çevirip yere tükürdükten sonra sadece benim duyabileceğim bir tonda "Ben..." demesiyle birlikte. Elimi üzerinden çekip koşmaya başladım. Nasıl aklıma gelmemişti! Şuan ki tek ümidim Louis'in iyi olmasıydı.
Louis's POV
Ellini pantolonumda hissetmem ile ağlamam daha da şiddetlenmişti. Karşı koyamıyordum. Ellerimi tek eliyle tutmasına rağmen o kadar sıkı tutuyordu ki... Dudaklarımı kulaklarıma doğru yaklaştırdı "şşş... göz yaşlarına biraz daha sonrası için sakla güzelim" demesiyle o an orada ölmek istedim. Ellini pantolonumdan çekip bileklerimden yeniden tuttuktan sonra beni yatağa doğru sürüklemeye başladı. Kendimi ne kadar geriye çekmeye çalışsamda bir işe yaramıyordu.
Beni sert bir şekilde savurmasıyla kendimi yatakta bulmuştum. Kalkmaya yeltenmişken göğsümden ittirip tekrardan bileklerimi yakaladı. Kollarım yine başımın üstünde birleştirmesiyle çırpınmaya başladım tek eli tekrardan pantolonuma inerken çırpınmaya devam ediyordum. Pantalonumun düğmelerini ve fermuarını açmışken kapı sertçe vurulmaya başladı.
"BEN! HEMEN LANET OLASI KAPIYI AÇ! NE KADAR GEÇ AÇARSAN SENİN İÇİN O KADAR KÖTÜ OLUCAK" Harry'nin sesini duymamla içim rahatlarken. Ben sanki kapıda kimse yokmuş gibi pantalonumu aşağı indirmişti. Ağlamaktan kısılmış sesimle "Harry" diye bilmeyi başarmıştım. İsmini söylememle kapıdaki vuruşlar sertleşmişti. "Louis! LOUİS! Tanrım iyi misin?!" Derken kapıya olan vuruşları büyük ihtimal tekmelere dönüşmüştü en azından seslere bakılırsa öyle denebilirdi. Boynumda hissettiğim dudaklar ile ağlamaklı bir ses çıkardım fakat bu kesinlikle zevkten değildi. Ortada zevkin kırıntısı bile yoktu. Kapının olduğu taraftan büyük bir gürültü gelmesiyle derin bir nefes almıştım.
Harry's POV
Kapıyı açmayı başardığımda doğrudan içeri daldım. Louis'in gözleri kızarmış bana bakarken üzerinde Ben vardı. Şimdi sıçmıştım ağzına. Doğrudan Ben'i, Louis'in üzerinden yere attıktan sonra ağlaması şiddetlenmiş olan Louis'e sarıldım. Ben yerden kalkıp bize doğru yaklaşmaya başlayınca Louis'e daha sıkı sarıldım. Tam o sırada kapıdan gelen ses ile hepimizin dikkati kapıya yönelmişti.
Zayn nefes nefese kapıya tek elini koymuş nefes almaya çalışıyordu. Sonunda nefesi düzene girdiğinde konuşmaya başladı "vay amk çita gibi koşabiliyormuş lan bu" dedikten sonra odaya bir bakmasıyla büyük ihtimal olan şeyleri anlamıştı. Yüzünde psikopatça bir gülümseme oluşurken "Nick'i Harry hallettiğine göre banada sen kaldın. Kardeşime zarar vermek neymiş gösteririm ben şimdi sana" demesiyle Nick'in üzerine atlamıştı.
İki bölümdür birinin birine dalmasıyla bitiriyorum...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Roommate//:LARRY
FanfictionLouis, oda arkadaşı olan Harry'e bir şeyler (sexcual) hissetmeye başlar bir gün Harry'nin louis'in bir videosunu çekmesiyle her şey değişir. ~Olm bu kurgumu okuyacağınıza gidin mantıklı şeyler okuyun