end to start | jaeyong

make a wish

"Bunu yaptığıma inanamıyorum."

Taeyong söylendi, bir yandan da elindeki kalemi karşısındaki adamın yüzünde gezdiriyordu. Yunhee'nin doğum günü gelip çatmıştı, ve parti aynen dediği gibi 'kedi temalı' oluyordu. Etraf pembe balonlarla doluydu, Jaehyun gelenlere dağıtmak için beyaz, kedi kulaklı taçlar almıştı. Üçü için olan taçlarsa daha farklıydı, siyah ve tüylülerdi.

Yunhee bu kedi konusunda epey bir heyecanlıydı, giydiği pembe tütünün üstüne kulaklarıyla uyumlu siyah bir kedi kuyruğu taktırmıştı. Ayrıca, getirdiği yüz boyalarıyla babasından yüzünü boyamasını da istemişti.

Tabii, bununla kalır mı? Babalarının da yüzlerini boyaması gerektiği konusunda tutturmuştu, çünkü ancak öyle uyumlu bir  kedi ailesi olabilirlerdi.

İşte bu yüzden, Taeyong şu anda Jaehyun'un yüzüne pembe bir kedi burnu çiziyordu.

Burnu bitirdiği zaman elindeki pembe kalemi siyah olanla değiştirdi, bütün bunlar başladığı andan itibaren ağzı kulaklarında sırıtan adama döndü. O bundan epey bir keyif alıyor gibiydi.

"Gülmeyi bırak yoksa bıyıkların yamuk olacak."

Ciddiyetle söylediği bu cümleye Jaehyun bir kahkaha attı, fakat sonrasında başına yediği ufak vuruşla zar zor gülmesini bastırdı. İçinde kalan sabır taneleriyle diğerinin yüzüne kedi bıyıklarını ekledi Taeyong, şimdi sıra ondaydı.

Jaehyun masadan pembe yüz boyasını alırken biraz Taeyong'a yaklaştı, burnunu boyamaya başlamadan önce de onu iyice inceledi.

"Kedi olmanın sana yakıştığını daha önce hiç söylemiş miydim?"

"Kapa çeneni." Taeyong sessizce mırıldandı. Jaehyun gülüp onun burnunu pembeye boyamaya başladı. Burnunu bitirince bıyıklarına geçmek yerine, yanaklarını da pembe yapınca Taeyong şaşkınlıkla sordu.

"Yanaklarımı neden pembeye boyuyorsun?"

"Tatlı duruyor." diye açıkladı Jaehyun, diğer yanağa geçerken. Hafifçe sırıtarak ekledi.  "Ayrıca senin de işine gelmez mi? Böylece
ikide bir yanaklarının kızardığı belli olmaz."

Böylece başına ufak bir vuruş daha yedi.

Jaehyun bıyıkları da eklerken sırıtmaya devam ediyordu, Taeyong ise yanaklarının tekrar ısınmaya başladığını hissedebiliyordu.

Tam bütün bu yüz boyama işleri bittiğinde, Taeyong sonunda rahat bir nefes alacağına inanırken bacağına bir çift kol dolandı.

"Baba!"

Başını bacağına sarılan kızına çevirdi. Küçük kızın yüzü de aynı onlar gibi boyanmıştı. Fakat Taeyong'un kaşları çatıldı, çünkü kızın gözleri dolu dolu olmuştu. Yanına eğilip endişeyle sordu. "Ne oldu tatlım?"

"Haechan kedi kulaklarımı çaldı!"

Taeyong kızın parmağıyla işaret ettiği tarafa döndü, Haechan masaların olduğu tarafta durmuş kıs kıs gülüyordu. Gözlerini kısıp genç adama gelmesini işaret etti. Haechan hızlıca yanlarına adımladı.

"Kızımı ağlatmışsın."

Haechan da bir çocuk gibi dudaklarını büzdü. "Ama beni öperse tacını geri vereceğini söylemiştim." Eliyle yanağını işaret etti.

Küçük kız kollarını göğsünde kavuştururken kaşlarını çattı. Taeyong da farkında varmadan bunun aynısını yapmıştı ve yanlarında sessizce onları izleyen Jaehyun bu görüntünün tatlılığı karşısında kalbinim eridiğine yemin edebilirdi.