Aga neden okunma sayısıyla oy sayısının arasında dağlar kadar fark var ya? Uğraştırıcı bir şey de değil alt tarafı parmağınızı hareket ettirip yıldıza dokunacaksınız, madem okuyorsunuz bunu bari yapın.
Önceki Bölüm Hatırlatması:
Küçük olan tekrar kaşlarını çattı. Bu ifadenin hoşuna gitmediği belliydi. "Hayır, daha fazlası olmak istiyorum."Minho'nun ifadesini inceledi Jisung. Ciddiydi. Beyaz teni yüzünden kızardığı anında belli olan yanaklarını gizlemek için avuçlarını bastırdı ancak pek de başarılı olduğu söylenemezdi.
Minho onun utandığını anlayıp genişçe gülümserken Jisung Minho'nun itirafını cevapsız bıraktı.
------Minho oturduğu kanepede huzursuzca kıpırdandı, duydukları hiç hoşuna gitmemişti. Çatık kaşları ve sert yüz ifadesi bunu diğerlerine belli ediyordu. Sesine yansıyan sinirle direkt Chan'a bakarak konuştu.
"Planı değiştirmiştik, bana Seungmin'le mühürlenmeyeceğini söyledin. Şimdi neden bahsediyorsun?"
Bang Chan da bininci kez aynı açıklamayı yapmaktan sıkılmıştı. Aynı şekilde kaşlarını çattı. "Hiçbir şey benim elimde değildi diyorum!"
"O Kwangsoo pisliği her şeyi planladı." Bu sefer sesi daha alçak çıkmıştı.
"Tamam, sakin olun." Ellerini iki yana kaldırıp ortamı yatıştırmaya çalışan Hyunjin gözlerini odadaki 4 kişide gezdirdi.
"Seungmin olayların ne kadarını biliyor, Kwangsoo'dan haberdar mı?" diye sordu Changbin.
"Hayır, Kwangsoo'dan bahsetmedim ama benimle olmasının tehlikeli olacağını anlattım."
Jisung Chan'ın omzunu destek verircesine sıktı. "Sen onun yanında olamadığın zaman biz Seungmin'e göz kulak olabiliriz hyung, endişelenme."
Chan ona gülümsedi, her daim yanında olduğu için Jisung'a minnettardı.
Yüzündeki gülümsemenin yerini ciddi bir ifadenin alması uzun sürmemişti. "Sıradaki Kanlı Ay'a yani tahta çıkmama az kaldı. Kwangsoo her ne planlıyorsa bunu uygulamak için fazla beklemeyecektir."
"Tahta çıktığında Seungmin'e ne olacak? Diğer vampirlerin onu kabul etmesini mi sağlayacaksın?" Cevabının ne olduğunu bir türlü kestiremediği bu soru Minho'nun içini daha çok kemiriyordu her geçen gün. Gelecekte ne olursa olsun Seungmin'e en az zarar verecek şekilde olmasını istiyordu. Şanslıydı ki, kader de onunla aynı düşünceleri paylaşıyordu.
"Tahta çıktıktan sonra Seungmin'in nasıl istiyorsa öyle yaşamasına izin vereceğim. İsterse tüm vampirlere onu kabul ettirebilirim. İstemezse dünyadaki yaşamına devam eder. Tamamen kendi seçimine bırakacağım."
'Bu iyi' diye geçirdi Minho. Bencilce Seungmin'i hep yanında tutmak istiyordu.
"Kwangsoo konusunda bir planı olan var mı?"
Ortaya attığı soruyu yanıtlayan kişi Changbin olmuştu. "Onu tanıyoruz. Karşısındakini yenmek için onun zayıflığını kullanır hep. Böyle kişiler aslında hep büyük bir zayıflığa sahiptirler, kendilerininkini gizlemek için başkalarına saldırırlar. Bu sayede kendilerini güçlü gösterip zayıflıklarını yok sayarlar. Madem o senin zayıflığını yani Seungmin'i kullanmak istiyor. Biz de onunkini kullanalım."
Elleriyle yaptığı küçük hareketler ve mimikleri konuşurken Changbin'i daha da karizmatik gösteriyordu. Diğerleri sonuna kadar sesini çıkarmadan onu dinledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Are || ChanMin
Fiksi PenggemarSeungmin daha 6 yaşındayken Chan'a bağlanmıştı kaderi. Henüz küçükken bir kahraman olarak gördüğü, büyüdükçe hayal meyal hatırladığı ve her yerde aradığı adam hiç beklemediği bir şekilde karşısına çıkar. Ancak efsanelerden ya da hikayelerden duydu...