Bakışlarım şaşkınlıkla Giray'ı buldu. Sanırım daha Damla'yı görmemişti. Yanındaki bir adamla gülerek sohbet ediyordu. Bense tedirgin bir şekilde olacakları bekliyordum. Yeniden Damla'ya döndüğümde ağlıyor ve bir yandan Giray'a bakmaya devam ediyordu. Sanırım biraz da sinirliydi. Sonra Damla'nın bakışlarının beni bulmasıyla göz göze gelmemiz bir oldu. Gözlerindeki saf öfkeyi görebiliyordum. Çok sinirliydi ve haklıydı da ama siniri neden banaydı onu anlayamıyordum...
-GİRAY'DAN-
Yanımdaki Mehmet abiyle konuşurken Açelya ile onu tanıştırmamı istemesi üzerine gülümseyerek Açelya'ya döndüm. Fakat Açelya'nın tedirgin bir şekilde bir yere bakmasıyla bakışlarını takip ederek bende onun baktığı yere döndüm ve gördüğüm kişiyle kan beynime sıçradı. Onun burada ne işi vardı?
"Gi-giray?" Açelya'nın bana seslenmesiyle ona döndüm. Oldukça tedirgin olmuştu.
"Efendim?"
"B-bir o-olay çı-çıkmasın, lüt-fen."
Onu kısa bir baş sallamasıyla onayladım. Ardından yavaşça Damla'nın yanına doğru ilerlemeye başladım. Sanırım ağlıyordu. Ona söylemiştim, buraya gelmemeliydi... O kadar sinirliydim ki ona karşı nasıl davranmam gerektiğini bile bilmiyordum. Damla ona her adımımla birlikte yüzünde bir umut belirdi sanki. En sonunda yanına geldiğimde, tam elini yanağıma koyacaktı ki hızla bileğini tutup ona engel oldum ve birileri bize bakıyor mu diye etrafı kontrol ettim. Sadece Açelya ile gözlerimiz kesişti. Merakla bize bakıyordu ama ona baktığımı görünce sanki başka şeylerle uğraşıyormuş gibi davranmaya başladı. Onun bu haline istemsizce gülümsedim. Ardından Damla'nın bana seslenmesiyle kendime geldim ve yüzümdeki gülümsemeyi silip, yüzümü eski ciddi haline getirdim.
"Giray neden ona bakıyorsun? Ben buradayım..."
"Neden geldin Damla?" diyerek adeta dişlerimin arasından tıslamıştım.
"Evlenmedin değil mi o kızla?" Bu cümleyi o kadar sinirli ve kinle söylemişti ki o an anladım ki Damla gerçekten beni rahat bırakmayacaktı. Damla benim için bir şey ifade etmiyordu ve bunu ona her seferinde açıklıyordum ama anlamamakta sanırım ısrarcıydı. İlk başta kabullenmişti ama ilerleyen zamanlarda duyguları değişmişti, bunu anlayabiliyordum ama ona karşı aynı duyguları ben beslemiyordum. Kimseyi de bu gibi durumlarda zorlamıyordum.
"Seni ne ilgilendirir?"
"Ne demek seni ne ilgilendirir? Beni tabi ki de ilgilendirir. Sen benimsin Giray ve seni kimseyle paylaşmak gibi bir düşüncem yok!" Söyledikleriyle göz devirmem bir oldu. Hala anlamıyordu galiba.
"Ben ne sana ne de bir başkasına aitim. Ben bir mal değilim Damla ve eğer birine ait olacaksam da bu sen olmazdın buna emin ol." Söylediklerimden sonra kırıldığını anlayabiliyordum ama bunu saklamayı tercih etti ve yüzüne muzip bir gülüş yerleştirdi. Ardından bakışları anlık da olsa Açelya'yı buldu ve gördüklerinden memnun olarak gülüşünü biraz daha büyüttü. Tam bende Açelya'ya dönecektim ki Damla iki elini de yanaklarıma koydu ve hızla beni öpmeye başladı. Bense şaşkınlıkla öylece kalakaldım. Damla salondaki kimseyi umursamadan öpüşünü derinleştirdiğinde elimde olmadan gözlerim kapanmıştı ama kendime gelerek onu kendimden uzaklaştırdım. Ardından bakışlarım hızla salondakileri buldu neyse ki bizi gören birileri yoktu. Damla benden uzaklaşır uzaklaşmaz bir noktaya baktı ve dudaklarını yalayıp gülümsedi. Ne yapmaya çalışıyordu bu!
Bakışlarını takip ettiğimde Açelya'nın soğuk bakışlarıyla karşılaştım. Şimdi anlaşılmıştı her şey... Ben hala Açelya'ya bakarken Açelya'nın gözlerini benden çekip hızla bir yere doğru ilerlediğini gördüm. Hızla Damla'ya döndüğümde o zaten bana bakıyordu gülerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Evlilik
ChickLit"Benim karım olmayı hak etmiyorsun! Her gün eve geldiğimde, senin o kekeleyerek konuşmandan bıktım usandım. Anlıyor musun beni?" Öylece ona bakıyordum. Bu zamana kadar benim kekelememe laf söyleyen birçok insan vardı ama beni en çok üzeni bu olmuştu...