Paralel Evrenin Geçmişine Gitmek "Birleşik Krallık" (+18) (Ara Verildi)

19. Bölüm

Cengiz, uzun bir süre uyuduktan sonra öğle saatlerinde, kötü bir haberle uyandı. Hızla üzerini giyindi ve Dumbarton'a bakarak "şimdi burada mı?" diye sordu.

"Evet kralım. Birazdan taht odasına buyur edeceğiz."

Cengiz, "tamamdır." dedi. Marian ve Dumbarton ile birlikte taht odasına geçti.

"Askerlerimiz sınırlarda dikkatli olsun! Haberleşme ağımız hızlı ve güçlü olsun! Savaş gemilerimiz bir süre kıyılarımızda beklesin! Bu olay hiç beklenmedikti. Bu olayla birlikte İrlandalılara karşı  denizde kaybedebiliriz."

Dumbarton, "emredersiniz." dedi ve içeriye Fransız deniz komutanı Bevois girdi.

Bevois, esmer, uzun boylu, zayıf, siyah uzun saçlıydı ve tıraşlı bir yüzü vardı.

"Uğradığınız ihanet için üzgünüm Sir Bevois. Üzgün olmakla kalmayıp sinirliyim üstelik."

Cengiz, elini yumruk yapıp avuç içi beyazlayana kadar tırnaklarını avuç içine geçirdi. Tekrar öfkeli bir şekilde konuşmaya başladı. Sesi de yükselmişti tabii. 

"Bize ihanet eden Almanlara hak ettiği cezayı vereceğiz ve topraklarınızı geri alıp kralı ellerinden kurtaracağız. Almanların topraklarını alıp onları kılıçtan geçireceğiz. Bir tane bile Alman bırakmayacağız!"

Bevois, Cengiz'in bu kadar hiddetlenmesine şaşırdı ama buna rağmen gülümsedi ve "sağ olun kralım." dedi.

"Ama nasıl yapacağız bu söylediklerinizi? İrlandalılar denizde, Almanlar karada güçlü. Almanların ne kadar hızlı olduğunu herkes biliyor."

Cengiz'in hiddeti bir süre sonra son buldu ve gülümseyerek "sıkıntı yok." dedi.

"Almanlar sandığın gibi değil. İrlandalıları zaten bir kez yendik. İkinci kez de yeneriz. Almanların hızını yavaşlatsak yeter."

Bevois, Cengiz'in umut dolu sözleriyle birlikte kendisi de umutla doldu ve gülümseyerek "galiba haklısınız." dedi.

"Almanlar sinsi sinsi hareket etmeseydi topraklarımızı ele geçiremezdi zaten. Biz Almanlardan daha güçlüyüz. Akıllı liderleriniz, cesur savaşçılarımız esirliği kabul etmeyecektir. "

Cengiz, gülümseyerek "aynen öyle." diye cevap verdi.

"Benim sizden bir ricam olacak Sir Bevois." 

"Tabi buyurun saygı değer Kral."

"Sizden savaşa kadar ordumuza denizcilikle ilgili bildiğiniz her şeyi öğretmenizi istiyorum ve sizi şövalye ilan etmek niyetindeyim."

Bevois, gülümsemesini bozmadan "onur duyarım kralım." dedi ve diz çöktü.

Cengiz, kınından kılıcını çıkardı ve Bevois'u kılıcıyla kutsadı. Ayağa kalkmasını söyledi.

Ardından Bevois, selam vererek taht odasından çıktı.

Cengiz, bir süre Bevois'un arkasından gülümseyerek baktı ve ardından başını Dumbarton'a çevirdi.

"Komutan Balder'i Vikinglere vali olarak atamaya karar verdim."

Dumbarton'un yüzüne bakıldığında şaşkınlığı ve bu işi tasvip etmediği yüzünden okunabilirdi. Dumbarton, bir an bile düşünmeden Cengiz'e karşı çıktı.

"O, bu iş için uygun değil kralım. Normalde iyi bir yönetim sergileyebilir ama bağımsız da davranabilir. Ne kadar isyankar ve milliyetçi olduğunu siz benden iyi bilirsiniz."

Cengiz, tebessüm etti. "Biliyorum." dedi.

"Ama Balder'in ne kadar iyi bir savaşçı olduğunu göz ardı edemem. İrlanda-İskoç ordusuna karşı nasıl savaştığını hepimiz gördük. Milletini, devletini ne kadar sevdiğini de gördük. Böyle insanlardan zarar gelmez. Milletini, devletini sevdiği için bize karşı çıkmayacaktır. Bize biat etmesinin milletinin çıkarına olduğunu anlayacaktır."

Dumbarton, bir süre düşündükten sonra Cengiz'in haklı olduğuna kanaat getirdi ama hala şüpheleri vardı. 

"Haklısınız ama onu denetleyecek birisi olmalı."

Cengiz, gülümseyerek "Alf var ya." dedi. Ardından hızla bir ferman yazdı. Fermanı Dumbarton'a uzatarak "bunu bir elçiyle gönder!" dedi.

Dumbarton, "emredersiniz kralım." diye cevap verdi ve başını eğip fermanı aldı. Taht odasından çıktı.

Bütün olanları sessizce tahtında oturarak izleyen Marian, Cengiz'in eline uzandı. "Çok iyi bir kralsın." dedi. Ardından "şimdi ne yapacaksın?" diye sordu.

Cengiz, bir müddet sessizce uzaklara daldı. Kendine geldiğinde "askerleri teftiş edeceğim." diye yanıt verdi. Muhafıza arabayı hazırlamasını emretti. 

Marian, gülümsedi ve Cengiz'e "henüz kahvaltı yapmadın." diyerek kahvaltıyı hatırlattı. 

Cengiz, "aç değilim." dedi ve oturduğu tahttan kalktı. Taht odasından Marian ile birlikte çıktı.

🐦Bölüm Sonu🐦

Film Önerisi: Wolwerine serisi
Dizi Önerisi: VisaVis
Kitap Önerisi: Bir Çöküşün Öyküsü (Stefan Zweig)
Şarkı Önerisi: Vursalar Ölemem (Melek Mosso)