7.2

366 27 32
                                    

Bir gün sevdiklerim için ailemi karşıma alacağımı hiç düşünmemiştim daha önce.

O an evimden bir hışımla çıkarken aklımda olan tek şey Çağlar'ı ve amcamı o berbat ortamdan çıkarmaktı.

Ama evden çıkıp dışarıdaki serinlik yüzüme vurunca ne yaptığımın farkına vardım.

Bir seçim yapmıştım hiç yapmak istemememe rağmen.

Pişman değildim ama kırgındım, kızgındım, buruktum.

Seçim yapmak ve seçim yapmak zorunda bırakılmak arasında derin farkı hissettim.

Acıtıyordu.

"Ne kadar çok engel çıkıyor yolumuza" diye fısıldadım uyuyan Çağlar'ı uyandırmamaya çalışarak.

Elini ellerimle kavrayarak "Demek ki doğru yoldayız" diyerek tamamladım sözümü.

Eve geleli yaklaşık 7 saat olmuştu.

Saat sabah 3'e geliyordu ama beni uyku tutmamıştı. Aklımda dönen düşünceler bunda büyük bir etkendi.

Tatlı bir surat ifadesiyle uyuyan Çağlar'a baktım. Babam onu ağlatmıştı.

Buna rağmen dönüş yolunda geri dönelim diye sürekli özür dileyip yalvarmıştı.

Bu kadar temiz kalpli olmasına inanamıyordu insan.

Babamın beğenisi için çok çabalamıştı. Bir sürü şey ezberlemişti boş yere.

Evin kapısından çıkıp eve gelene kadar hiçbir şey düşünmedim. Ama amcamın evine girdiğim anda yaptığım şeyi etraflıca düşünme şansı buldum.

Pişman hissetmiyordum ama kırgındım. Babama kızgındım da. Ne onunla konuşmak ne de görüşmek istiyordum.

Uyku yavaş yavaş gözlerime inerken bile bugünü hayalimde tekrardan yaşıyordum.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Yuh!"

Aylin'in verdiği tepkiyle diğer masadakiler bize sesin nereden geldiğine baktı.

"Bağırdım kusura bakmayın ama yuh yani"

"Ne desem bilemiyorum Beste, kötü olmuş"

Sevgi'ye yarım yamalak bir gülümsemeyle cevap verdim.

"Evet cidden kötü oldu. Hiç böyle hayal etmemiştim"

Sonya ellerini ellerimin içine alıp gözlerime baktı.

"Beste şuan burada olmak zorunda değilsin. Başka bir gün de olur bu iş"

"Evet kesinlikle öyle"

Derin bir nefes aldım.

"Saçmalamayın kızlar. Sonya'nın planında ben de olmalıyım tamam mı?"

"Tamam ama istemediğin an söyle olur mu?"

Başımla onayladım.

Aylin dedektif edasıyla cebinden kağıdı çıkarttı.

"Engin stalk yeteneğimle öğrendiğim bilgileri sıralayacağım dikkatle dinleyin. Çocuğun ismi Kaya, 20 yaşında, İstanbul Teknik'te Makine Mühendisliğini dondurmuş. Çünkü kendisini henüz motive hissetmiyormuş. Sevgilisi yok. Anladığım kadarıyla hiç aşık olmamış. Doğum Günü 30 Ağustos, Başak burcu. Şuanda belli bir yerde çalışmıyor. En yakın arkadaşı Ömer'le dolaşıyorlar genelde. Ömer biraz çapkın bir tip, sürekli farklı kızlarla fotoğrafı var. Ama Kaya pek Ömer gibi değil. O gerçekten hiç kimseye ilgi duymuyor. Rose Cafe en sevdiği mekanmış. Gitar çalabiliyor. Arada mekanlarda sahne alıyormuş. Öz babasıyla arası hiç iyi değilmiş. Gerçek annesi onun tek ailesi diyebilirim. Üvey annesinden nefret ediyor. Sena'yı da sevmediğini düşünüyorum."

"Kanka oha cidden. FBI mısın kızım sen? Bu kadar bilgiyi nasıl buldun lan?"

Aylin saçını Cansu Dere edasıyla savurdu.

"Stalk bebeğim stalk her kapıyı açar"

"Eee başka önemli detay var mı?"

"2 önemli şey var. Biri iyi biri kötü. Önce hangisi olsun?"

"İyi olan"

"Bu perşembe yeni açılan bir kafede sahne alacakmış"

Sonya heyecanla seslendi.

"Peki kötü olan nedir?"

"Kanka üzülme ama sanırım bu çocuk gay"

______________________________

100. bölümü final yapacağım galiba💕

ÇAĞLAR | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin