Kendo

318 46 37
                                    

Hastalıklı Dinsel Düşünceler + yamyamlık ( Bu bölümün amacı aslında kişisel tahlil için geçiş bölümü)

Hırıltılı nefesi, esen rüzgarın uğultusu  ve havanın boğucu tutumuyla daha da yoğunlaştı. Yürümekte zorlandığının kendisini zar zor desteklediği ağaçların ellerini kestiğini hatta tırnaklarını kopardığının farkında   ancak bunu umursayacak durumda değil. İhtiyacı var. Ormanın içlerine daha yoğun girdiğinde kendisini ölüyormuş gibi hissetmekten alıkoyamıyor. 

Eski barakayı gördüğünde hırıltılı nefeslerine rağmen genişçe gülümsedi, barakanın kapısını tekmeleyerek açtı , masa gibi gözüken küp şekildeki sandığa gitti, örtülerini ve kitaplarını üzerinden kaldırdı, sandığın kilidini açtı.

Gözyaşlarıyla lekelenmiş yüzü, ışığı görmesiyle kısılıp tekrardan taze gözyaşlarıyla lekelenmesini sağladı. Ağzındaki kumaş parçasına rağmen ona yalvardı 63 yaşındaki omega . Küçük kutunun içinde canı acımış, açıkmış ve korkmuştu. Kadını kucakladı sandığı tekrardan kilitledi ama üstündeki eşyaları tekrardan koymadı yanında getirdiği çantada ki  eşyaları koydu. -bir şişe su, birkaç keskin bıçak, bez, kerpeten ve çatal)

Yönünü kadına çevirdi, ona gülümsedi, ardından konuşmaya başladı. "Görüyor musun ne kadar çok hazırlanmışım, değil mi?" onay istercesine kadının suratına baktı ve kadının kendisine cevap vermediğini gördüğünde  öfkelendi. "DEĞİL Mİ?" sesi kadını korkuttu ve bezin altından gelen boğuk hıçkırıkları yankılandı odada "hey ağlama ağlama, neden ağlıyorsun ağlamaman lazımdı, böyle ağlama ."

"Gördün mü ağlattın onu? Yemeğini ağlattın bu yüzden taze yemek yiyemiyorsun sen çünkü hak etmiyorsun?"  küçümseyerek konuştu.

"Kapa çeneni, buna senin yüzünden başladım ve bir gün daha mezardan bir şeyler çalarsam yakalanacağım seni ruh hastası aptal." Kendo ona sesini yükselti.

"Benim yüzümden? 8 yaşındayken ölen 6 yaşındaki kardeşine örgü şişi sokmanı ve çıkan kanı içmeni ben söylememdim ya da 10 yaşındayken gecenin bir yarısı girdiğin cenaze evlerindeki cesetlerin parmaklarını ya da dillerini koparıp yemeni de ben söylememdim. Sen doyumsuz bir pisliksin Kendo."  baş parmağını diğerinin dudağına koydu.

yaşlı kadının paniği, kendi elini dudağının üzerine koyup kendi kendisiyle tartışan Kendo'yu gördüğünde daha da arttı. kendo'nun gözlerini kendine çevirdiğini gördüğünde nefesini tuttu. "Sence ben haklı değil miyim?" ne demesi gerekirdi, ona haklısın derse onu serbest bırakacak mıydı ya hayır haklı değilsin derse bu onu öfkelendir miydi. Tanrım omega sadece pazara gitmek istemişti.

"Cevap ver bana onayla beni bana haklısın de izin ver bana." kadınına dikkatlice baktı "hey hey ağlama...SANA AĞLAMAMANI SÖYLÜYORUM. Kendo'nun çığlığı odada yankı yaptı 

"İşi hızlandırmalısın Kendo, Tanrı insanı senin için yarattı. Senin mutluluğun, senin sağlığın için Kendo, ye onu. Ölüp eti bayatlamadan önce ye onu." kulağının arkasındaki boğuk fısıltıyı onaylarcasına başını salladı.

"Ona ilaç vermeli miyim canı acıyacak?" kulağının arkasındaki sese sordu. "Daha önce hiç yapmadık ya yanlış bir şey yaparsak?" 

"İlaç verme ilaç tadını değiştirecek, ilaçlar  kötüdür seni hasta etmek ve ruhunu şeytana satmak için varlar.  Ruhu bozulmadan önce onu huzura kavuşturmalısın, Kendo." Kendo, elini 17cm'lik derin bıçağa doğru uzatırken ses onunla konuşmaya devam etti.  "Çok geç kaldık, Kendo. Tanrı bizim için bolca nimet yarattı  ve sen bu nimetlerin güzelliğini hep bayatlamış olanlarla çıkarmaya çalışıyorsun."

-,"Haklısın sanırım ben... ben kendimi hiç bu kadar günahkar hissetmemiştim. Özür dilerim Tanrım ben... ben buyruklarına bu denli ters düştüğüme inanamıyorum. " Kadının sol koluna çapraz olacak şekilde 8cm'lik  bir kesik açtı, parmağına bulaşmış kanı yaladı ardından dilini kadının derisine yerleştirdi, kadından boğuk bir hırıltı kazandı. Artık ağlamıyor ya da daha doğru ağlamalarını azalttı,  hayatta kalmak için çırpınmaya başlamıştı.

"Hareket ediyor, hareket etmesine izin verme dizlerine bir şey yap, etin tadı bozuluyor." fısıltı ona bağırdı. "Seni lanet olası beyinsiz, içmeyi kes."  sesin kendisine hırladığını duyduğunda, kanı yemeyi bıraktı. 

Kadının, dizlerine kerpetenin arka kısmıyla yedişer kere vuruş yaptı. "Hareket etmemen lazımdı, neden Tanrı'nın senin için belirlediği kaderi düzgünce kabul et." kolunu kestiği bıçağı kadının üst baldırına sapladı, bıçağı içinde hareket ettirdi ardından kadının ayak bileğini kapıp bıçakla fibula ve femur kemiklerinin hemen üstüne gelecek şekilde kesti. Kadın boğuk bir inilti bıraktı.

"Yanlış yapıyor gibi hissediyorum, ben...hmm ben bunu yaptığımda kendimi bu denli iyi hissediyorum ama iyi bir şey değilmiş gibi geliyor. " kadının eline bulaşan kanını yalarken yorumladı "En azından onun acısına son veremez miyiz ya da yapabileceğimiz hiçbir şey yok mu? Sorusunu  rahatsızca sordu . Sessin uzun süre sessizliğinin kendisini daha da boğduğunu hissetti. 

"Aslında onun üç kısmını kendine al, baba için beyini, oğul için dili ve kutsal ruh için ruh için kalbi yemelisin Kendo. Diğer kısımları düzgünce temizleyip Tanrı'nın evi Toki no Kane kilisesine ver. Tanrı paylaşmandan memnun olacaktır. "Bu cevaba karşı Kendo gülümsemesini büyüttü.

"Böylece hem kendi ihtiyacımı karşılamış olacağım hem de Tanrı'nın emrine karşı gelmemiş olurum. Sen harika birisin ." 

Böylelikle 17 Mart 1986 Tarihinde ilk canlı insanını yemiş oldu 19 yaşındaki  Kendo Rappa. 


WENDİGO Sendromu, et yiyen bir canavara (windigo) sahip olma sanrılarıyla karakterizedir ve depresyon, şiddet, insan eti için zorlayıcı bir arzu ve bazen gerçek yamyamlık gibi semptomlarla kendini gösterir. ( kanibalizm-  antropofaji- yamyamlık)

Kendo Rappa'nın hastalıkları şunlar; Şizofreni,  histrionik kişilik bozukluğu ( yetişkinliğin ilk dönemlerinde başlayan, aşırı duygusallık ve dikkat çekmek, çevresi tarafından onay arama ihtiyacının yüksekliği ile kendini belli eden kişilik bozukluğu  olarak tanımlanmıştır.) ve Wendigo'dur. 

Psikoloji bir insandaki hastalık ve kişilik bozukluklarının nedenini, çevre ve genlere bağlar.

İtsuka Kendo'nun plasenta yemeği ihtiyacı babasının genleri sayesinde geçmiştir. Aynı şekilde 5 yıl önce skleroderma tedavisi olduktan birkaç ay sonra kendisinde göremeye başladığı kabarcıklar ve kızarıklıkları, kullandığı ilaçlara bağlayıp kendini 'SJS ' olduğuna dair ikna etmiştir. Bu sanrıların altında da babasından geçmiş genler bulunuyor. 

Rigor Mortis; ölüm sonrası oluşan kaslardaki sertleşme ve kasılmadır. Bu yüzden Kendo, cenaze evlerindeki kurbanların parmaklarını koparmak için de kerpeten kullandı.  

Bölümde geçen, hareket ediyor etmesine izin verme durumu et çiftliklerinde hayvanın hareket halinde olduğunda etinin lezzetli olmadığı düşüncesine dayanır. Yumuşak et için hayvanlar az hareket edecek durumdadırlar. 

Bölümün kısa ve hatalarla dolu olması yüzünden üzgünüm, Kendinize iyi bakın sağlıklı kalın <3

Bölümün kısa ve hatalarla dolu olması yüzünden üzgünüm, Kendinize iyi bakın sağlıklı kalın <3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu resime bayıldım <3 Bana acayip tatlı geldi.

Oda:207 (Omegaverse - Bakushima)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin