Ne çektin be domuz kafası

1.7K 239 198
                                    



Sooyoung ve Yeri beni pataklayıp odaya gönderirken Hyunjin ise kapıyı daha sert çalmaya başlamıştı. "Duydum seni! Aç şu kapıyı! LE FELIX?!" Yatak odasının kapısından kızlara döndüğümde elleriyle içeri geçmemi işaret etmişlerdi. Sırtımı duvara yaslayıp ağzımı kapattım. Çünkü biliyordum ki, en olmadık zamanlarda dahi kendimi tutamazdım. İçeriden gelen sesleri dinlemeye başladım.

"Siz kimsiniz?"

"Ben teyzenin yeğeniyim de siz kime bakmıştınız?"

"Felix, Lee Felix. Kendisi erkek arkadaşım ve aynı zamanda da üst katta oturuyor. Buraya geldi sanırım."

"Hayır evde ikimiz dışında kimse yok."

"Sesini duyduğuma eminim, doğruyu söyleyin o yüzden."

"Gaipten sesler duymuşsunuz çünkü evde kimse yok. Ayrıca biz sizin sevgilinizi nerden tanıyıp da eve alalım?! Müsaadenizle."

"Durun kapatmayın! En azından içeriye birde ben baksam?"

"Oğlum sapık mısın çık git şurdan! Deli midir nedir ya?" Yeri'nin sesini duyduktan sonra kapanan kapı ile kafamı hafifçe uzattım. Kafa salladıklarında kalkıp geri yanlarına ilerledim.

"Felix sen çok salaksın biliyorsun değil mi?" Gözlerimi devirip dil çıkardım.

"Bunu sen mi diyorsun kasap babasından sırf plan için domuz başı getirecek kız?"

•••

Tüm gece uyuyamayıp bir sağa bir sola dönmüştüm. Hatta bir ara sikerim diyip her şeyi boşvererek eve bile çıkmaya çalışmıştım ama bu tabiki de olmamıştı. Çünkü Yeri, kapının sesini duyup beni içeri çekmişti. Sapıklar evde misafir varken sevişiyorlardı! Yatın zıbarın işte..

Sonuç olarak teyzenin naftalin kokulu çarşafları arasında döndüm durdum sürekli.

Sabah olduğunda kızlar okula gitmişlerdi ve bende bizimkilerinde gidişini kapı deliğinden izlemiştim. Hyunjin merdivenden indikten sonra bir süre kapının önünde şüpheli bir şekilde durmuş ama sonra o da kapıdan çıkıp gitmişti. Ben ise kapı deliğinden izlemekle yetinmiştim.

Kızlar öğleden sonra eve bir grupla birlikte eşyaları ve saçma sapan siyah poşetlerde hayvan bölümleri getirmişlerdi. Şaka bittikten sonra kelle paça falan kaynatacaktık her halde.

Herkes salonu siyah örtülerle kaplayıp, duvarlara ritüellerle ilgili kağıtlar aşmışlardı. Ortaya kocaman bir tepsi koymuşlar ve üzerine Yeri'nin kasap babasından aldıkları hayvan bölümlerinden yerleştirmişlerdi. Şu an ağlamamak için kendimi zor tutuyordum çünkü gerçekten korkunçtu.

Sonra herkes siyah giyinip yüzlerine karalar sürerken beni de beyaz giydirmişlerdi ve yüzümü beyaz pudra ile kaplayıp göz altlarımı morartmışlardı. Perdeler çekilip ortama mumlarda eklendiğinde dönüp karşımdaki ekibe baktım.

"Çok manyak bir şey oldu!" Sooyoung konuştuğunda gözlerimi devirdim.

"Yuta harbiden işini biliyorsun he.." Yuta, Yeri'ye dönüp göz kırptığında ben ise hangi altıma işesem diye düşünüyordum. Gerginliğimi farkedip bana güldüklerinde daha da korkunç gözüküyorlardı gözüme.

"Şimdi kameraları ayarlayalım, sonra dediğimiz gibi Felix, gelecek çocukları çağırsın." Herkes kafa salladığında olduğum yere çöktüm.

"Şu kokudan bayılmazsam çağırırım."

"Sakin ol Lix, muhteşem olacak bak." Kafa sallayıp Sooyoung'u geçiştirdim.

Honeypie // HyunLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin