Kasap hemşire, Vişne sulu alçı ve Hyunjin ile ben

1.9K 223 64
                                    


(4 hafta sonra)

"Felix bari çıkarmadan önce imzalasaydık." Jisung asık suratı ile konuştuğunda omuz silktim.

"Biz imza almayız, imza veririz kardeşş! Hele itten köpekten hiç almayız." Changbin bana yastık fırlattığında ellerim ile uzaklaştırdım. Bizim evde de herkes yastık fırlatıyordu ne hikmetse.

"Sen şimdi banada mı it demek istiyorsun?" Hyunjin kolları bağlı tek kaşını kaldırarak sorduğunda güldüm ve ona uzanıp boynuna sarıldım.

"Sen kalbime imzalısın Jinnieeee!"

"Öğk!"

"Öğk!"

"Öğk!"

"Üzgünüm ama öğk Felix." Hyunjin'de diğerlerine katıldığında kaşlarımı çatıp geri çekildim.

Şükür şu alçıdan kurtulacaktım. Hayatımı onla idame ettirmeye daha dün alışmıştım oysaki. Biraz mutsuzdum açıkçası.

Benim aksime diğerleri oldukça mutluydu, özellikle Hyunjin. Geceleri yeni doğum yapmış anneler gibi benim çişimi takip ettiğinden uykusuzluktan gebermişti şu bir ayda ama sorun ne kadar umrumda? Bu, onun en yegâne göreviydi. Bana yardımcı olmalıydı yani.

Sürekli bana, biz bundan sonra kesin evleniriz diyordu. İlk defa biri ile bu kadar ilgilenmiş ve kendisinden taviz vermiş, bu yüzden sürekli bunca şey yaşadıktan sonra evlenmemiz gerektiğini söylüyordu. Açıkçası Hyunjin'deki o eş potansiyelini görüyordum. Bal gibi bir eş olurdu yani ama kalkıpta evlenemezdik yani. Belki 70 yaşında falan evlenirdik. O gelinliği giyecektim ulan!

Beni kucakladığı zaman boynuna sarıldım ve çocuklarla birlikte evden çıktık. Bir taksi çevirip hastanenin yolunu tuttuğumuzda açıkçası gergindim. Tertemiz alçıma bakıp iç çektim. Her tanrının günü çocuklar imza atmak ya da bir şey yazmak istemişlerdi ama izin vermemiştim çünkü rahatsız ediciydi bu. Sadece vişne suyu lekesi vardı çünkü Hyunjin ile girdiğimiz bir münasebet sonucu yanlışlıkla ağzından tükürmüştü vişne suyunu alçıya. Nasıl olduğunu sormayın ya da sorun anlatayım: bir gün yine yiyişirken ve ben bir yandan vişne suyumu içerken Hyunjin eşofmanımı sıyırmak için doğrulmuştu. O doğrulurken yazık yavrucak içsin, diyip pipeti uzatmıştım ve ağzına aldığında nerden çıktığını bilmediğim bir espri patlatmıştım. Espri kesinlikle komik değildi çünkü ben bayat espriler yapardım ama Hyunjin baya gülmüştü ve ağzındaki vişne suyunu püskürtmüştü. Sonuç olarak alçım ve en sevdiğim nike eşofmanım batmıştı.

Hastaneye geldiğimizde acildeki alçı odasına geçmiş ve hemşireyi beklemiştik. Koca şişko bir adam içeri girdiğinde gerilmiştim. Adam üstündeki beyaz hemşire önlüğü ve kırmızı suratı ile hemşireye değil kasapa benziyordu.

Dizlerimde olan eşofmanı biraz daha yukarı kaydırdı ve alçıya baktı. Ben ise Hyunjin'i izliyordum. Çocuklarla birlikte pür dikkat beni izliyordu. Adam çekilip testere tarzı bir şey çıkardığında ağzımdan çıkan küfürü engelleyemedim. Adam bana dik dik baktığında ise gerçekten onun bir kasap olduğunu anlamıştım.

"Hyunjin beni al burdan!" Hyunjin şaşırıp bana baktığında ben ise çalıştırılan testere sonucu daha kötü hissediyordum. "HYUNJİN YARDIM ETTTTT!" Götümün üstünde kaykılıp ayağa kalkmaya yeltendiğimde adam konuştu.

"Sakin ol, sana zarar vermem."

"KES SESİNİ PİSLİK KASAP! LİME LİME EDİCEKSİN BENİ! HYUNJİN NOLUR GÖTÜR BENİ!" Adam kaşlarını çattığında Hyunjin'de bana yaklaşmıştı.

"Felix sakin olur musun? Tenine değmez bu şey." Dolu gözlerimi Hyunjin'e çevirip konuştum.

"Sen şu adamın tipini görüyor musun Jinnie?! Bu adam beni öldürmesin de ne yapsın! Dizimden ampute bırakacak beni! Tanrım benim daha görülecek günlerim vardı! Sakat kalamam!" Adam testereyi durdurup bana baktı.

"Eğer rahat durmazsan ömrün boyunca o şeyle yaşarsın!"

"Sus bana cevap verme! Konuşuyor bir de adama bak!" Cırlayıp Hyunjin'e kollarımı uzattığımda beni kucaklamıştı. "Jinnie testere olmadan bunu çıkaramaz mıyız?" Hyunjin kafasını iki yana salladığında ağlamaya başlamıştım. "AMA ÇOK KORKUNÇ!"

"Bak balım, şimdi oturuyorsun buraya ve gözlerini kapatıyorsun. Bana bir şeyler anlat ve düşünmemeye çalış sadece alçıyı kesicek!"

"HAYIR BENİ KESİCEK!" Jisung, Changbin ve Minho tüm bu olanlara kendilerini yere atıp gülerek cevap veriyorlardı ama ben burada ağlıyordum. El insaf yahu!

"Şşşttt, gel şimdi. Yanına uzanayım mı?"

"Onlar çıksın!" Elimle çocukları işaret ettiğimde daha fazla gülmüşler ama Hyunjin'in bakışı ile kendilerini tutup dışarı çıkmışlardı. Hyunjin beni sedyeye bırakıp kapıyı kapattığında odada ben, Hyunjin ve kasap hemşire kalmıştık.

Hyunjin dediği gibi sedyeye yanıma çıktı. Bende göğsüne başımı yaslayıp gözlerimi kapattım. Testerenin sesini duyduğumda irkilsem de Hyunjin'in sırtımı sıvazlayan eli bir nebze rahatlamamı sağlamıştı. "Aklıma hiçbir şey gelmiyor Hyunjin! Ne anlatayım ki? Heh buldum! Hyunjin sen bana evlenelim diyorsun ya, işte ben bilmiyorum. Benim gibi bir insan 50sinde çıtırlığı bırakabilir anca ve sevgili hissiyatı çok hoş bir şey. Evlenip de bu hissiyatı batırmak istemiyorum ama diğer yandan evlenmeyi de çok istiyorum. Çünkü o zaman göğsümü kabarta kabarta canım kocam, diyebilirim sana. Ayrıca kız çocuğu evlat edinmemiz içinde medeni durumumuzun evli olması gerekiyor. Bir kız çocuğu evlat edinelim Hyunjin. Adını Upsy Daisy koyalım. Evet çocuğun ismine bu koyulur mu diyorsun ama banane! Kızımızı Upsy Daisy diye çağırmak istiyorum. Ona bu şekilde seslenmeyen kişileri de öldüreceğim. Tabi o cadaloz büyük bir ihtimal seni daha çok sevecek çünkü Hyunjin bir sana bak bir de bana bak! Babam olsan bende sana kayardım! O derece yakışıklısın ve kızlar nerede yakışıklı erkek varsa onlara dibini düşürüyor. Yine de kızımızı sana kaptırmayacağım ve en çok beni sevecek. Sonrasında Jisung'lar evlenirse onların düğününde odak nokta olmak istiyorum ve onları göt gibi bırakmak istiyorum. Tabi bunlar için çooook vakit var ama ben her şeyi planladım Hyunjin. Bana yardım edeceksin dimi çünkü bu senin ikinci en önemli vazifen olacak. Sonrasında kendi düğünümüzde gelinlik giyeceğim çünkü sikeyim toplumsal cinsiyet ayrımcılığını! Ben gelinlik seviyorum banane! Gelinlik giymeme izin veriyor musun? Bence vermelisin çünkü çok güzel olurdum. Ben her türlü güzelim gerçi Hyunjin! Ama halledeceğim hepsi en ince detayla kafamda."

"Bitti mi?"

"Hayır bitmedi dur daha yeni başladım!"

"Hemşireye söyledim Felix." Gözlerimi aralayıp ayağıma baktım. Gerçekten de bitmişti ve ben hiçbir şey anlayamamıştım.

"Bitti, gidebilirsiniz."

•••

Bu da çok geçiş bölümü gibi oldu ya ama adam akıllı bir bölüm yazacağım söz yeminle
Beğenip yorum yapmayı ve Upsy Daisy'yi beklemeyi unutmayın
-Jedi

Honeypie // HyunLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin