Kod geçerli, bölümü okuyabilirsiniz.
"Ne? Gülce Adıgüzel mıli? Nasıl olur?" diyerek yerinden sıçradı Doğu. Beste, Toprak ve kendinin dahil olduğu tüm bu siber hırsızlık olayı ile uzaktan yakından alakası olmayan bu kadının, polis tarafından tutuklanıyor olmasına anlam verememişti.
"Sabah Beste'nin telefonundaki virüsü etkisiz hale getirmeyi unutmuş olmamın telaşı içerisindeyken bana o işi çoktan hallettiğini söylemiştin. Halletmekten kastın bu muydu yani?" diye sordu Toprak'a dönerek.
İstifini bozmadan "Şu an olan biteni kimin telefonundaki virüs sayesinde dinlediğimizi sanıyorsun? Beste'nin telefonunda artık herhangi bir virüs yok ancak Gülce için aynı şeyi söyleyemeyeceğim." diye karşılık verdi Toprak.
"Virüsü imha etmemizdeki asıl sebebi tam olarak kavrayamadığını düşünüyorum. Ben yakalanmamak için Beste'nin peşine daha fazla takılmamamız gerektiğini söylerken Gülce'nin telefonuna sızmak da ne demek? Hem, onunla hiçbir bağlantın yokken bunu nasıl becerdin?" dedi Doğu öfkeyle, merakını gizlemek için çabalasa da pek başarılı olduğu söylenemezdi.
"Beni hafife alıyorsun, Doğu. Ayrıca Beste denen o kadının peşinden bara kadar gidip de sonrasında bunların yaşanmasına sebebiyet veren ben değildim. Zaten her şeyi iyice batırdın. Bırak da kendi yöntemimle işleri yoluna sokmaya çalışayım, o da olduğu kadar." diyerek Gülce'nin telefonundan aktardığı sesin derece ayarıyla ilgilenmeye başladı.
"Senin asıl derdinin ne olduğunu biliyorum: Reddedilmeyi hazmedemiyorsun, değil mi?" diye sordu Doğu kuşkulu bir şekilde. Toprak'ın herhangi bir karşılık vermekten kaçınmasından, sorusunun cevabını aldığını düşündü.
"Beni Beste konusunda azarlayan sen, sırf reddedildiğin için masum bir kadına takmış durumdasın. Birine bu şekilde kin tutabilece9in hiçbir zaman aklıma gelmemişti. Beni her geçen gün daha da şaşırtıyorsun, sürprizlerle dolusun Toprak." diyerek üsteledi Doğu, Toprak'ı kızdırarak konuşmaya başlamasını sağlamaya çalışıyordu.
Hoş, Toprak onun tuzağına hemen düşmüştü, "Beni bir sapık olmakla suçladı. İçinde ne kadar insanın yaşadığını bilmediğim o koskoca apartmanın ortasında bana tacizci damgası vurdu, buna inanabiliyor musun?" dedi koltuğunu aniden Doğu'ya çevirerek. "Ne yapsaydım, yerimde öylece otursa mıydım? Ona aslında kim olduğumu göstermekten daha iyi bir yol gelmedi aklıma. Toprak Keskin'in kim olduğunu öğrenmesi gerekiyordu."
"Evet Toprak," diye yanıtladı Doğu. "İşleri daha da karmaşık bir hale getirmek yerine keşke yerinde öylece otursaydın. Böylece kimse zarar görmeden yaşananları unutabilir ve hayatımıza devam edebilirdik. Şu anda benimle aynı durumda olduğunun farkında değil misin? Benim Beste'ye karşı olan saplantım başımızı yeterince derde soktu. Lütfen virüsü çok geç olmadan imha et."
"Kadını tutukladılar, duymadın mı? Artık virüsü etkisiz hale getirmemizin bir anlamı yok, biz bunu yapsak bile virüsün temizlendiğini sezip de telefonu yeniden incelemeye almayacaklardır. Neyse ne, ödeşmiş olduk. İşte şimdi yakalanmama korkusuyla hayatımızı yaşamaya devam edebiliriz." dedi Toprak el kemiklerini çıtlatarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saplantı
Science FictionBeste, finansal alanda büyük başarılar sağlamasıyla birlikte kısa sürede çalıştığı şirketin gözdesi haline gelmiştir. Tüm bu başarılarının yok edilmesinin eşiğine gelip işinden olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığında ise buna engel olabilecek tek...