Merak ettim tik toktan gelen varmı:)
Oy vermeyi unutmayın lütfen:)
Ve bu bölümü her iki hikayemede destek veren blackmdn06 ithaf ediyorum ve hikayeleri çok güzel tavsiye ederim:)
Yazım yanlışlarını yorumlarda belirtmeniz yeterli:)
Keyifli okumalar:)
Güvenimi yıkan adama tekrardan güvenmek isteyen aciz bir kadınım ben. Dudaklarının arasından çıkan o kelimeler beni kendisine bağlıyor bir uçurumun dibinden aşağıya atıyordu. Bir tarafım "serkan yapmaz " derken diğer tarafım "serkan yapar" diye adeta çığlık atıyor. "Kapatalım bu konuyu" dedim. Başımı cama yaslayıp yansımasına baktım.. "Kapatalım" diye tekrar etti beni. "Kapatalım güzelim" diye ekledi ardından. Hala sinirden parmağını ısırmaya devam ediyordu. O böyleydi işte sinirlenir bağrır ve işaret parmağını ısırırdı. Sağ elimi karnıma koyup uyumak için gözlerimi kapattım.
***
Yanağıma değen bir şey ile yüzümü buruşturdum. "Uyansan mı artık uykucu" tek gözümü açıp "Hı" diye birşeyler mırıldandım.
"Saat diyorum küçük hanım onbire geliyor uyansan mı acaba" esneyip yatakta doğruldum. "Işe gitmedin mi"
"Hastaneye gittikten sonra gideceğim"
"Hastane " dedim soru sorar bir şekilde. "Sabah ablanı aradım saat bire randevu verdi şimdi hazırlanıp dışarıda bir kahvaltı yapalım daha sonrada hastaneye kontrole gidelim " başımı sallayıp yataktan kalktım. Banyoya girip günlük rutinlerimi halletim. Banyodan çıktıktan sonra giyinme odasına girdim. Serkan boy aynasının önünde beyaz gömleğini ilikliyordu. Üzerime baktım. Dün gece uyuduğum için Serkan üzerimi değiştirmiş olmalıydı. Üzerimdeki mavi saten geceliği çıkartıp sepete attım. Islık sesi duymamla gözlerimi devirdim.
Dolaplarda göz gezdirip üsteki beyaz eteği elime almamla belime dolanan kollar bir oldu. Omzuma konulan öpücük ile yutkundum. "Kısa değilmi o"
"Değil" omzumdan başlayıp boynuma kadar gelen öpücükler ile kalp atışlarım hızlanmaya başlamıştı bile "Serkan" boynumda sadace nefes alıyordu. Öpmüyor öylece duruyordu. "Söyle güzelim"
"Hazırlanmam lazım"
"Ben hazırlayacağım seni" dünyaca ünlü ÜNA saat markasının sahibiydi. Defne ise modacıydı Tarık Bey her zaman parayı düşkün bir adam olmuştu. Aklınca Defne ile Serkan evlenip Defnenin babasının şirketinin sahibi olacaktı ama kafasında kurmuş olduğu şeyler ansızın benim Serkan ile evlenmemle Gerçekleşememişti.
Nikâh şahidim olan kadın şu an kocam ile birlikteydi.
"Güzelim"
"Hı"
"İyimisin" başımı evet anlamında salladım. "Peki bunları giyeceksin" elinde tutuğu kırmızı bol kesim capri pantolan,beyaz kısa kollu tişört ve gri stiletto ayakkabıyı bana uzattı. Ellime alıp kenara koydum. Serkan ise arkasını dönmüş çekmeceden saat seçiyordu.
***
Hastaneye girmemizle heyecanlanmıştım. İlk defa güzel bir nedenden dolayı geliyordum. Evden çıkıp bir restaurantta kahvaltı yapmıştık ve şu an hastaneye gelmiştik. Ellerimi tutan eli sıktım. "Anlaşılan heyecanlıyız " keyfim kaçmıştı. O beni sevmiyordu eminim ki şu an yerimde Defnenin olmasını istiyordu. "Sen heyecanlı değilmisin "
"Heyecanlıyım " deyip yanağımı öptü. Gülümseyip ablamın odasına girdik. "Hoşgeldiniz"
"Hoşbulduk " Ablamın gözleri Serkana kaydığında gözlerini devirdi. "Sende hoşgeldin " Serkan sadace başını salladı. "Hadi abla heyecanlandım " ablam gülümseyip "Gel benimle" dedi. Onun arkasından gidip kenardaki yatağın üzerine uzandım. Ablam tişörtümü biraz çekip karnımın üzerine jel gibi soğuk bir şey sürdü. Bir kaç saniye sonra ekranda siyah bir şey çıktı. "Hani nerede" diye sormamla ablam gülümsedi.
"Daha çok küçük Açelya nohut tanesi kadar birşey bu yüzden belli olmaz"
"Hadi ya ben belli olucak diye sevinmiştim" ablam gülümseyip ekrana bakmaya başladı. Ne anlıyordu acaba ekrana bakınca. Bir kaç dakika baktıktan sonra yanındaki peçete kağıdını yırtıp bana uzattı. Serkan uzattığı peçetteyi alıp karnımın üzerindeki jeli sildi. Ardından tişörtümü kapatıp doğrulamamı sağladı.
"Kan ile yaptığımız gebelik testinde kaç günlük olduğu belli olmuştu daha bebeğiniz 15 günlük bu süreci biliyorsunuz zaten stresten uzak durulacak ve ağır şeyler kaldırılmayacak okey"
Başımı salladım. "Hamileliğin son dört haftası cinsel ilişkiye girmeniz tehlikelidir" söylediği şeyden sonra yutkunup gözlerimi kaçırdım. "Utanma ablacım sana bilmen gerekenleri söylüyorum" ardından Serkana dönüp soğuk bir şekilde konuşmaya başladı.
"Ve sen Serkan bu süreçte kardeşimi üzmüyor ona iyi bakıyorsun tamam mı"
"Merak etme ne üzerim nede üzülmesine izin veririm"
"Aferim şimdi bu kağıdı al üzerinde kullanacağı ilaçlar yazıyor" serkan ablamdan kağıdı alıp elimi tutu ardından ayağa kalktı. "Biz gidelim o zaman"
"Eylülü benim iç öp abla" deyip ablama sarıldım. "Görüşürüz"
***
Salonda oturmuş televizyona bakıyordum. Canım oldukça sıkılmıştı. Uzandığım koltuktan kalkıp yukarı Serkanın yanına çıktım. Çalışma odasının kapısını açık görünce sesiz adımlar atmaya başladım. İçeriden gelen seslere kulak verdim.
"Gelemem şu an "
"..............."
"Açelya uyusun o zaman gelirim"
".............."
"Söyleyemem şu an bebeğimizi düşürme tehlikesi var"
"........."
"Kendini Açelyayla birmi tutuyorsun"
"............."
"Neyse kapatmam gerek akşama gelirim"
".........."
"Görüşürüz"
Kendini Açelyayla birmi tutuyorsun!
Nasıl buldunuz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yan Yana
ספרות נוער"Sevgilim" deyip karnımdaki elinin üzerine ellimi koydum. Eskiden bana güven veren eller şu an tiksindiriyordu. "Hamileyim"dedim ardından kopacak olan fırtınaları bilmeme rağmen. Bebeğimide bu savaşa bizimle birlikte sürükledim. Kaybeden değil kaza...
