"Hadi yemeğe gidelim."
Dedi, Halil.
Güney ve Kutay koyu muhabbetlerinin arasından kafa sallayıp ayağa kalkmışlardı. Onlarla beraber hepimiz ayağa kalkıp yemekhaneye doğru gitmeye başladık.
Bodrum katına indiğimizde yaklaşık tüm personelin burada olduğunu görünce şaşırmıştık, neredeyse bir kaç TİM dışında herkes buradaydı ve bu alışılmışın dışındaydı. Şuanda sahada görev almak üzre kurulmuş yaklaşık 18 TİM vardı toplam 352 personeldik. Kartal, Şahin ve Kılıç timi haricinde eksik yoktu.
Kısa süren şaşkınlığımızın ardından sıraya girip yemeklerimizi aldık sonrasında da her zamanki masamıza doğru ilerleyip, oturduk.
Etraftaki kalabalığa rağmen sakin bir yemek olmuştu.
Herkes tabletlerini görevliye teslim etmiş yemekhaneyi terk ediyordu.Halil ve Kadir'in yanından hızla geçip Kutay ' ın yanında durdum.
"Kutay, bir bakar mısın?"
Yanına ulaştığımı ona seslendiğimde farketmişti ancak.
"Tabi, istersen bahçeye çıkalım."
Dedi.
"Tamam, çıkalım."
Verdiğim cevapla binanın arkasına ilerlemiş, Özel Kuvvetlerin bahçesine bakan bir banka oturmuştu.
"Bir şey mi oldu Ezgi?"
Dedi sakin bir tavırla.
"Hayır hayır. Bir sıkıntı yok. Ben uzun süredir izin yapmıyorum biliyorsun. Şuanda bildiğim kadarıylada operasyon yok yeni geldiğimiz için."
Dedim ve durdum. Beni onaylamasını bekliyordum.
"Evet, bir ay kadar bir süre zarfı boyunca operasyon gözükmüyor. Eğitim tazeleriz sanırım."
Dedi.
" Eğer sende uygun görürsen, ben izin kullanmak istiyorum bir hafta kadar."
" Benim için bir mahsuru yok, Ömer Müdür ile görüşürüm. Onay verirse çıkarsın. "
" Sağol Kutay, haber verirsin o zaman bana. "
" Tamamdır, haberleşiriz. "
Dedi ve yanımdan kalkıp gitti.
Üst üste gelen mesaj sesiyle telefonumu cebimden çıkartmak zorunda kalmıştım.
WhatsApp'dan,
' Şafak TİM' i '
Ali : Bu gece dışarı çıkma ihtimalimiz var mı şef ?
Güney : Evet şef, uzun zaman oldu biliyorsun. Hep beraber gitsek ya ?
Halil : Dinlensek daha iyi olur gibi ?
Kadir : Oyun bozanlık yapmasan daha iyi gibi Halil ?Soru işaretlerine daha fazla dayanamayıp hızla yazmaya başladım.
Ben : Bir soru işareti daha atacak olursanız sonunuz iyi olmayacak gençler.
Ali : Pardon Ezgi :)
Can : Ezgi o kadar haklısın ki..
Eyüp : +sonsuz
Kutay : İzne çıkmayı planlayanınız var mı? Ömer müdür ile görüşeceğim, sonradan yanıma gelirseniz kılımı kıpırdatmam. Ona göre ?
Güney : İzinler açıldı mı şef ?
Kutay : Sorduğuma göre ?
Ali : Bana şuan lazım değil boş yere izin yemiyim.
Halil : Şef bana olursa iyi olur. Hanım doğum yapalı 20 gün oldu biliyorsun durumları..
Kutay : Tamamdır aslanım sen işini olmuş bil. Son bir kişi daha, var mı?
Eyüp :Şef eğer iki hafta olabilirse banada lazım, söz-nişan bişeyler olacak.
Kutay : Tamamdır. Ömer müdür ile görüşüp haberdar ederim.
Saat 20.00 ' da bahçede hazır olun, dışarı çıkacağız.Sonunda sohbeti kapatıp telefonu cebime koymuştum.
Saate baktım. 19.14' tü.
Yukarı çıkıp hazırlanmam gerekiyordu.____________________________________
Sıfır kol beyaz bir tişört kot pantolon üstünede siyah deri ceket giymiştim. Daha detaylı hazırlanabilirdim ama üşenmiştim.
Dolabımın altından çıkardığım beyaz sporlarıda giyip aynadaki görünüşüme baktım.
Dağınık şekilde ördüğüm saçlarım belleriminde aşağısında tüm ihtişamıyla ben buradayım diyordu !
En çok saçlarımı seviyordum..Komidinin üzerinde duran telefonumu aldım ve saate baktım,
saat 19. 41 'di.
Çekmeceden silahımı alıp belime yerleştirdim ardından kapımı kapatıp bahçeye doğru yol aldım.Çıkış kapısına yakın bir bankta oturdum ve bizimkileri beklemeye başladım.
Birkaç dakika sora telefon melodim kulaklarımı doldurmaya başlamıştı.
Arayan Özgür'dü." Efendim."
" Binanın dışında çıkış kapısına yakın bankta oturan sen misin güzelim ?"
" Güzelin miyim gerçekteen..?"
Dedim ağzıma yaya yaya, şımara şımara !
Birkaç saniye kıkırdayışını dinledim ardından cevap vermek için derin bir nefes aldı.
" Güzelimsin gerçekteen.. "
Dedi, aynı benim gibi.
Güldüm ve cevap verdim." Evet o benim, muhtemelen sende binanın az gerisinde kamuflaj ile beni izleyen şahıssın."
" Nerden gördün kızım ya, o kadar uğraştım gözükmemek için."
" Polis Özel Harekatta Bordo Bere takan yok, ordan tanıdım."
Dedim biraz daha sırıtarak.
" Yanına geliyorum. "
Dedi ve telefon suratıma kapandı.
Saate baktım ; 19.53'tü.____________________________________
Son kahkahalarımın arasından gözüm
Özel Kuvvetlerin bahçesinde telefonla konuşan ve hızlı adımlarla ilerleyen birine takılmıştı.
Neden tanıdık gelmişti ?
Üstelik yüzünü dahi görmeden.Yüzümdeki neşe ne ara silip endişeye büründe bilinmez, Özgür parmaklarını gözümün önünde şıklattığında ancak kendime gelebilmiştim.
" Sana diyorum Ezgi. Daldın gittin hayırdır ?"
" Ya şu adam kim ? Bak şurada merdivenlerin dördüncü basamağında telefon ile konuşuyor. Gördün mü?"
"Gördüm de bilmiyorum, daha önce denk gelmedim.
Genç bir Yüzbaşı gelecekti, erken terfi almış başarılı operasyonlarla. O olabilir."Başımı hafifçe 'anladım' manasında sallayıp önüme döndüm.
Selam..!
Kısa ama burada olduğumu hatırlatan bir bölüm atmak istedim.
Vakit buldukça kısa yada uzun bilemem bölüm atacağım.
Sizleri seviyorum ve desteklerinizi bekliyorum ✨♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖK GİRSİN KIZIL ÇIKSIN / ARA VERİLDİ.
ActionPOLİS ÖZEL HAREKAT komiseri EZGİ KARA 'nın hikayesi.. Aspanda Bürküt, Jerde Kökbörü bol ! Gökyüzünde Kartal, yerde BOZKURT ol.. 🇹🇷 08.08.2021 #kız 13,1 bin hikayeden 2. Olmuştur. 09.08.2021 #polisözelharekat Sıralamada 1. Olmuştur. 09.08.2021 #bo...