Hava ne soğuk ne sıcak denilecek bir kıvamdaydı yaklaşık bir saat olmuştu gelen geçen bütün arabalar tektek durduruluyor bir bir aranıyordu. Şüphelendiklerimizi daha detaylı arıyor herşeyden emin olmaya çalışıyorduk. İleride bekleyen terörle mücadele ekibi uzun süredir orda olduklarından dinlenmeye ihtiyaçları vardı. Boşta olan memurlar hazırlıklı olduklarından çay demlemiş ilk önce uzun süre bekleyenleri alıyor sırayla herkese çay ikram ediyorlardı. Nöbet değişimi vakti gelmişti. Tem ekipleri çay için yarım saatlik molada onların yerine trafik polisleri kapanla hazır olda bekliyorlardı. Onlar nöbet değiştirirken ilerisi yaklaşık beş dakika boş kalmıştı. Ben tedbir olsun diye verdikleri çelik yeleği giymiş arabamdan silahımı bacağıma takmak için dizliğimi almaya gidiyordum. Bir tane kurusıkı bir tane gerçek ve küçük bir çakı vardı belimde (hani komandoların felan kullandığı çakılar vardır. Hem makas hem çatal bıçak herşey çıkar içinden ondan işte smsmös). Neden iki tane silah taşıdığımı düşünüyorsanız biraz haklısınız fakat durumuna göre müdahale önemliydi. Korkutmak için gerçek tabancayla ateş açsam mantıklı olmazdı. Bunun için kuru sıkı yanımda bulundururdum. Ben üstümdeki kot ceketten kurtulup dizliğimi sol bacağıma takıp silahımı yerine oturmuştum. Bir kargaşa çıkmıştı,
- dur! -, - Dur kaçma!-
Yanımdan bir mermi gibi hızlı geçen kamyonet çevirmeden kaçmıştı. Hiç düşünmeden atladım arabama. Ne zaman nerde olduğu önemsiz
HAZIR! DAİMA HAZIR!
Trafik polislerin telsizlerinden biri bende kalmıştı bu bana avantajdı. Kodunu gösterdiklerinden herşey hakimdim.Gerekli kodları tuşlayıp konuşmaya başladım.
"34 Hakkari Lüleburgaz Mersin 456 beyaz kamyonet tüm birimlerin dikkatine!"
Telsizi kenara atmış torpitodan çakarları çıkartıp aracın üstüne takmıştım. Siren ötmeye başladığında yol yavaş yavaş açılıyordu. Gözden kaybetmemiştim. Tam önümde ilerliyordu. Belli ki paniklemişlerdi bu aracın bir sağa bir sola sendelediğinden belliydi. En fazla iki kişi olmalılardı. Telsizden gelen sayısız geri dönüşe en sonunda cevap verdim
"Çamdağı mevki tüm birimlerin dikkatine 34 Hakkari Lüleburgaz Mersin 456 beyaz kamyonet görüldüğü yerde müdahale edin."
"Biz yakınız komiserim siz neredesiniz?"
"Tam arkasından ilerliyorum siz gişelerin tersinden girin önden çıkar yolu kesersiniz."
"Anlaşıldı komiserim"
Biraz daha takibe devam ederken telsizde adımın yankılanması dikkatimi o yöne çekmişti.
"Ezgi komiserim neredesiniz?"
"Gişelere beş dakika kaldı diğer ekip önlerini keserse işimiz kolaylaşır"
"Anlaşıldı. Özel Harekat birimi desteğe geliyor merak etmeyin."
"Tamam"
Telsizi koltuğa fırlattım. Az kalmıştı dikkatli olmalıydım. Durdular? Ne? Hemen sağa çektim arabayı. Temkinli şekilde inmeye kalmadan keleşle (Ak47) ile arabayı taramaya başladılar. Kafamı olabildiğine koltuklara bastırmış yara almamak için elimden gelen herşeyi yapmıştım. Sonunda kurşun sesleri kesilmiş araba hareket etmeye başlamıştı. Bırakamazdım! Toparlandım ve takibe devam ettim. Ön cam mermi izinden tanınmaz haldeydi. Silahımla tamamen kırdığım cam artık görüşüme engel değil. Sonunda!!
Gri sedan araç yollarını kesmiş ilerlemelerine tam engel olmuşken birden hamle yapıp aşağıya döndüler. Onlar Arabadan indiği için erken davranamadılar..
Diğer ekip çokk geride kalmıştı sanırım bizi kaybetmişlerdi. Bende onlardan uzakta ilerliyordum takip edilmediklerini zannedip gidecekleri yere gitmeleri işime gelirdi.Telsize uzandım ve konuşmaya başladım.
"Nar çiçeği sokak çamdağı mevkine destek ekip istiyorum acil ekip"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖK GİRSİN KIZIL ÇIKSIN / ARA VERİLDİ.
AksiPOLİS ÖZEL HAREKAT komiseri EZGİ KARA 'nın hikayesi.. Aspanda Bürküt, Jerde Kökbörü bol ! Gökyüzünde Kartal, yerde BOZKURT ol.. 🇹🇷 08.08.2021 #kız 13,1 bin hikayeden 2. Olmuştur. 09.08.2021 #polisözelharekat Sıralamada 1. Olmuştur. 09.08.2021 #bo...