vampire fam |taekook✔️

10

[DÜZENLENMİŞTİR]

...

[Koyduğum şarkıların çevrisini yoruma bırakıyorum onları okursanız iyi olur]

You hate that you want me
Hate it when you cry
You're scared to be lonely
'Specially in the night
I'm scared that I'll miss you
Happens every time
I don't want this feelin'
I can't afford love

The Weeknd- Die for yoı

....

"Tamam, senin elinde olan bir şey değildi. Ağlama artık."

"Canı-hık çok canı yanmıştır kesin."

Yere iki büklüm halde çökmüş ağlıyordum, sebebi ise sabah işe gelirken bir kazaya tanıklık etmiş olmamızdı. Karşıdan son sürat gelen bir araba, yoldaki yavru köpeği görememiş ve üzerinden geçmişti. Zavallı hayvanın acı dolu inlemesi arabada olmama rağmen kulaklarımı çınlatmıştı. Çarpan adam onu veterinere götürmek istediyse bile hayvan çoktan oracıkta can vermişti, yani Taehyung böyle söylemişti onu bir süre kontrol ettikten sonra.

"Belki de daha fazla acı hissetmesine fırsat kalmadan ölmesi iyi oldu, hm? Yaşasaydı daha çok canı acıyacabilirdi."

"Taehyung..." diye sızlandım ağlamam hızlanırken. O ise karşıma geçip koltuk altlarımdan tutarak beni ayağa kaldırmıştı. Başım öne eğik, bedenim onun kolları tarafından sabit tutuluyorken burnumu çekerek konuştum. "Ailem de hızlı ölmüş müdür? Onlar-hık onlar da fazla acı çekmeden ölmüştür, değil mi?"

"Öyle olmuştur." dedi sıkı sıkı tuttuğu kollarımı baş parmağıyla okşarken. İnsan kanıyla beslenen bir vampirden şefkat görüşümü mü garipsesem yoksa bu vampirin Kim Taehyung oluşunu mu bilememiştim. Gerçi o sırada aklıma bile gelmemişti bunlar.

"Gel elini yüzünü yıkayalım, sonra da süt içer kendine gelirsin."

"Taehyung." dedim başımı kaldırıp göz temasını kesmeden.

"Efendim?"

"Sen dün gece uyumadın mı? Gözlerinin içi kıpkırmızı."

"Uyudum." dedi bir saniye bile düşünmeden, aynı zamanda da beni tutmaya devam ediyordu.

"Yalan. Enerji alman için tabutta yatman gerekiyordu değil mi? Yanında yatarak bencillik ettim."

"Şimdi de buna mı ağlayacaksın?" dedi işaret parmağını hafifleçe gözümün altına bastırarak. Tam da akmakta olan bir damlanın üzerine denk getirmişti.

"Kolay gelsin."

İçeri bir müşteri girdiği için hızla Taehyung'dan uzaklaştım. Yani bilirsiniz, dışarıdan bakan biri için fazla yakın duruyor olabilirdik. Elimin tersiyle yanaklarımdaki yaşları temizlerken Taehyung'a baktım. Karşısındaki uzun ve oldukça iyi görünümlü adama sorar gözlerle bakıyordu, sanırım tanıdık biriydi.

"Hyung? Seni buraya hangi rüzgar attı?"

İkili, asla beklenmedik bir şekilde birbirine sarılırken şaşkınlıktan gözlerim kocaman açılmıştı. Kim Taehyung ve birine sarılmak?

"Özledim." dedi karşısındaki adam gülümseyerek, Taehyung bile gülümsüyordu.

Kim Taehyung ve gülümsemek?

"Ben de özledim sahiden. Kaç yıl oldu?"

Kim Taehyung ve birini özleme- Ah, tamam buna daha fazla devam etmeyeceğim.