0.9

498 30 16
                                    

Sınıfa giren Damiano'nun sesini duyduğumda kafamı hızla kaldırdım sıramdan. Matematik dersinden çıkmıştık ve beynim artık iflas etmişti. Kalçasıyla beni zorla kaydırıp Victoria ile arasında sıkışmama sebep oldu. Kolu omzumdaki yerini bulduğunda kafamı göğsüne yasladığım ve dudaklarını saçlarıma bastırdı.

Ders zili çalana kadar biraz sohbet ettik. Zil çaldığında Damiano yerinden kıpırdandı ve gitmek için ayaklandı. Elini tutarak ona engel oldum. Gitmesini istemiyordum. Matematikten sonra bir de tarih çekemezdim.

'Gitmem gerek.' Dufaklarımı büzdüm.

'Elveda kalbimin ve aklımın tek sahibi...' efkarlı efkarlı söylediği şeyle kendimi tutamadan güldüm.

------------------------------------------------------------

Başımi Victoria'nın omzundan kaldırdım ve Damiano ile Thomas'ın anlamadığım bir konu hakkında tartışmalarına daha fazla katlanamayacağıma karar verdim. Çok hızlı konuşuyorlardı ve zaten yamuk yumuk olan italyancamla hiç anlayamıyordum. Ethan bana döndüğünde ciddi yüzüne gülümsedim. Bazen bu çocuğun uzaylı falan olduğunu düşünüyordum. Aynı şekilde karşılık verdiğinde aklıma onları hala annemle tanıştırmadığım geldi. Damiano tanışmıştı tabii. Aklıma gelen fikirle birden ayağa kalktım.

'Kalkın hadi. Bize gidiyoruz.'

'Size mi?'

'Evet. Hadi. Kalkın.' Hepsini teker teker ellerinden tutup çimlerden kaldırdım.

Yarım saat sonra evimin önündeydik. Zili çalıp geriye çekildim. Kapıyı Marta açtığında gözleri arkadaşlarımın üzerinde gezindi.

'Hoşgeldiniz'

'Teşekkürler Marta.' Dedim içeri geçerken.

'Annem evde mi?'

'Hanımefendi henüz gelmediler.' Kafamı salladım ve evi gözleriyle gezerken bana ayak uydurmakta zorlanan arkadaşlarımla odama çıktım.

'Odanda balkon mu var!?' Minik şirin bir balkonum vardı. Büyük değildi ama tam benim istediğim gibiydi.

'Gerçekten zenginsin. Pis kaltak bize nasıl söylemezsin?!'

'Bir dahaki pizzalar senden.' Yorumları beni güldürürken Damiano'ya baktım. Gülümsemesiyle sakince yatağımda oturuyordu. Yanına gidip oturduğumda diğerleri balkona çıkmışlardı. Yüzünü bana döndüğünde elimi yanağına koyfum ve okşamaya başladım. Dudaklarına yaklaşığımda o benden önce davranıp beni öpmeye başladı. İçeri Victoria girdiğinde koşarak geri balkona çıktı. Gülerek ayrıldığımızda hala çok yakındık.

'Ailemle tanışmanı istiyorum.'

'Emin misin?'

'Evet'

'Bunu ben seni annemle tanıştırdığım için ve sen de beni kötü hissettirmemek için bunu yapmadığına emin misin?'

'Aklımın ucundan bile geçmedi. Sadece hayatımda benim için en önemli 3 kadını da tanı istiyorum. Biri sensin, biri Vic, biri de annem. Bir de işe yaramaz bir abim var.' Son cümleyi gülerek söylediğinde ben de güldüm.

'Tamam. Tanışalım. Ne zaman istersen olur.'

------------------------------------------------------------

Biz odamda, yatağımın üstünde birbirimize yapışmış halde oturup ordan burda konuşurken odamın kapısı tıklatıldı.

'Hanımefendi geldiler.'

'Ah tamam Marta sağol. İniyoruz birazdan.' Kafasını sallayıp odadan çıktığında hep birlikte ağır ağır indik yataktan. Merdivenleri inerken annemin kahkaha sesi salondan geliyordu.

Bizi fark ettiğindekonuştuğu kadından ayrılıp hızla yanımıza geldi.

'Ah tatlım arkadaşlarını getirmişsin! Merhaba. Ben Maria.' Arkadaşlarıma bakarak sevinçle konuştu.

'Merhaba. Victoria.' Parıldayan gözleri annemi süzerken mutlu görünüyordu.Victoria annemin elini sıkmak için elini uzatında annem bunun yerine samimiyetle ona sarılmayı tercih etti.

'Thomas'

'Ethan' annem hepsine tek tek sarıldıktan ve memnun olduğunu belirttikten sonra Damiano'ya döndü. Onun için kollarını açtığında Damiano vakit kaybetmeden ona sarıldı.

Annem biraz önce konuştuğu kadına tekrar dönerek konuştu.

'Renna, kızım Cora ile tanış. Ve arkadaşlarıyla' yüzündeki gülümsemeyi, sesindeki samimiyeti görmesem iğneleme yapıyor derdim ama o bu durumdan çok mutlu görünüyordu.

'Merhaba çocuklar.' Dedi Renna gülümseyerek.

'Renna'nın markasıyla bir ortaklık planlıyoruz. Eğer istediğimiz gibi bir şey olursa muhteşem olacak.' Neşesinin sebebini öğrendikten sonra gülümseyerek konuştum.

'Harika. Bunu duyduğuma çok sevindim.' Annem onlarla oturmamızı teklif ettihinde bunun tamamen nezaketen olduğunu biliyordum. Kimse evde bile olsa bir iş görüşmesinde 5 genç istemezdi.

'Sağolun ama biz aslında bu gece dışarı çıkmayı düşünüyoruz. Tabii sizin için de uygunsa.' Victoria konuştuğunda merakla anneme döndüm. İzin verecekti tabi.

Annemden izini de aldıktan sonra evden hızla çıkıp bir taksiye bindik. Onların tavsiye ettiği benim ise hiç duymadığım bir bara geldiğimizde içeri girdik. Ter, parfüm ve alkol kokusu genzimi yakarken dans eden insanların arasından geçerek bir masaya oturduk. Thomas ve Vic içecek bir şeyler almak için gittiğinde ben Ethan ve Damiano'nun arasında oturuyordum.

------------------------------------------------------------

Thomas'ın uzattığı, olduğunu bilemdiğim içkiden büyük bir yudum daha aldıktan sonra başımın dönmesiyle gözlerimi kapattım. Başımı Damiano'nun göğsüne yasladığımda kollarımı boynuna doladım.

'Cora ben bu taraftayım.' Kafamı kaldırdığımda Damiano'nun değil de Ethan'nın bana sırıtarak baktığını gördüm.

'Üzgünüm. Sanırım birazcık sorhoş oldum.' Elimle küçük işareti yaptım. Damiano kahkahalarıyla beni kendisine çekti ve göğsüne yaslanmamı sağladı. Yatar pozisyona geçtiğimde bacaklarımı Ethan'nın kucağına uzattım.

Ayakta durmaya çalışırken Victoria'nın koluna daha çok asıldım. İkimiz birden yeri boylayacakken Ethan'nın bizi son anda tutmasıyla kurtulduk. Thomas bizi parmağıyla gösterip kahkaha atmaya başlayınca Damiano onu sokağın ortasında bu saatte daha fazla rezil olup küfür yemeyelim diye susturmaya çalışıyordu.

Eve zar zor kendimizi attığımızda Victoria ve Thomas koltukta sızmışlardı. Önümüzdeki 3 dakikada ben de yatmazsam benim sonum da farklı olmayacaktı. Her an yere yığılabilirdim. Ethan ve Damiano'nun bir şeyler konuştuğunu duyuyor ama bir kelime bile anlayamıyordum. Baş dönmem ağırlaşmaya başladığında Damiano'nun yatak odasına ilerledim. Kendimi yatağa attığımda Damiano da tişörtünü çıkarıp yanıma yattı. Ona dönüp sabah hatırlamayacağımdan emin olduğum saçma sapan şeyler söylerken o benim ne demeye çalıştığımı anlayamıyordu.

'Cora kes şunu söylediklerinden tek bir kelime bile anlamıyorum.'

'Diyorum ki' kendimi toparlayıp konuşmaya başladım. 'Dövme yaptırmak istiyorum.' Ellerim kolindaki ve göğsündeki dövmelerde gezinirken konuşmuştum.

'Ne yaptırmak istiyorsun?'

'Dövme dedim ya aptal!'

'Öyle değil. Yani ne çizdirmek veya yazdırmak istiyorsun? Ne yaptırmak istiyorsun'

'Hee senin ismini yazdırmak istiyorum böyle kocaman.' Söylediğime kısık bir şekilde gülerek konuştu.

'Bana aşıksın.'

'I-ı sadece adını seviyorum. Damiano'

'Efendim?'

'Damiano'

'Efendim Cora?'

'Seni seviyorum.'

'Ben de seni seviyorum.'

CORALINEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin