Model "instagram~riren"

14.2🧸

Keyifli Okumalar...

---

İçilen onca sütlü kahve ve çay sonrası, hesabı ödemek için Levi sarışın garsonu çağırdı.

"Levi... Benim ödememe izin ver lütfen. Seni buraya ben davet ettim."

Levi, Eren'in yüzünü inceledi ve duraksadı.

"Buna gerek yok ben hallediyorum." Levi'ın sesiyle Eren yeşil gözlerini, açılan self-servis tarafına çevirdi.

Hızlı adımlarla oraya gitti, saçları yukarıdan güzelce topuz yapılmış hafif kumral bir kadına eğilerek,

"Merhaba, bir çay ve sütlü kahve alacağım. Paket olsun lütfen."

Kadın Eren'den etkilenerek başını sallarken kızaran yanakları ile arkasını döndü. Levi Eren'in ne yaptığına anlam veremesede hesabı getiren garsona kısa bir bakış atıp, hesabı ödedi.

Levi oturduğu sandalyeden kalkarken, elinde küçük bir tepsi ile ona gelen Eren'e garipçe baktı.

"Bizim için çay ve kahve aldım tekrar, eğer müsaitsen... Benimle yürüyüş yapmak ister misin?"

Eren'in hafif utangaç ve kısık sesi Levi'ın kalbini dahada hızlandırdı. Eren ise ölecekmiş gibi hissediyordu, yanakları kızarmıştı ve gerçekten çok şirin görünüyordu.

Levi bu sefer kafasını saklamadan tebessüm etti. Eren'in elleri titredi, gözleri kısıldı ve ağzı hafifçe aralandı.

Bu Eren için mucize bir andı, o adam...

Karşısındaki o adam...

Levi...

Ülkenin en ünlü modellerinden olan Levi Ackerman... Fotoğraflarında bile mimik kullanmayan bu adam...

Eren'e şuan tebessüm ediyordu.

Eren'in elindeki tek kullanımlık karton tepsi titredi. Karton bardaklar sallanırken Levi ellerini Eren'in ellerine koydu.

"Hey, iyi misin? Ne oldu bir anda?"

Eren bütün vücudunun yandığını hissetmeye başlıyordu, Levi'ın sıcak elleri onun ellerini ısıtıyordu ve kalbini yerinden çıkacakmış gibi atmasına sebep oluyordu.

Levi Eren'in gözlerine bakarken, Eren kafasını salladı.

"Üzgünüm, iyiyim. Şaşırdım biraz..."

Levi dudaklarını birbirine bastırdı ve ellerini çekti. Eren'in elleri boşlukta kalmış gibiydi...

"Yürüyüş yapacak mıyız?" diye sordu Eren tekrar, Levi başını sallayarak ceketini kolunun altına aldı. Birlikte kafenin kapısına yürüdüler. Levi, Eren için kapıyı araladı.

"Teşekkür ederim Levi." diye neşeyle şakıdı Eren kapıdan geçerken,

Onları gören insanlar şaşkınlık ile baktı, bazı kişiler Eren'i tanırken bazıları Levi'ın yanındaki kişiyi merak ediyordu.

Kafenin kapısından çıktıklarında arkalarından kapı tekrar açıldı. Şarışın garson çocuk elindeki kahverengi suni deri cüzdanı hafifçe uzatarak Levi'a seslendi.

"Bay Levi, bu cüzdan size mi ait?"

Levi kaşlarını çatarak arkasını döndü ve cüzdanı inceledi. Eren Levi'ın arkasında sessizce onları izliyordu.

"Hayır, benim değil."

Levi soğuk sesi ile soruya yanıt verdiğinde, garson kaşlarını çattı ve gözleri hayal kırıklığı ile doldu.

"Peki, yanıtladığınız için teşekkür ederim."

Levi bir yanıt vermeden önüne döndü ve Eren'le birlikte yeniden yürümeye başladı.

Garson ise omuzlarını düşürerek kafeye tekrar girdi.

---

Uzun bir yürüyüş ardından, Levi ve Eren bir bankta denize karşı oturarak soğumuş içeceklerini içiyorlardı.

İkisininde karnında kelebekler uçuşurken bunu belli etmemek için ellerinden geleni yapıyorlardı. Eren hafifçe Levi'a döndü ve gülümsedi.

"Bu güzel gün için teşekkür ederim Levi."

Nazik ve hoş sesiyle, denizin dalgaları karıştı.

Levi'da başını Eren'e çevirdi,

"Asıl ben teşekkür ederim. Bu güzel gün için ve en önemlisi davetin için."

Eren o an sadece istediğini yapmak istedi...

Kahvesini bankın kenarına koydu ve biraz eğildi.

Levi'ın omuzuna başını koydu...

Kalbi hızını arttırırken Levi kaskatı kesildi. Eren'in güzel kokusu burnuna dolarken çayını yudumladı. Bu onun oldukça hoşuna gitmişti. Yavaş yavaş batan güneşi birlikte izleyeceklerdi...

Bu güzel romantik an, onların en güzel anısı olacaktı...

Levi Eren'in, Eren Levi'ın kokusunu derince içine çekti...

"Bir dahaki sefere hesabı benim ödememe lütfen izin ver Levi..." diye fısıldadı Eren gözlerini güneşten alamazken...

Levi gülümsedi,

"Bakarız..."

---

Sarışın garson çocuk hâkkında ne düşünüyorsunuz?

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Devam edecek...