Möhkemmel Bir Sevda | Texting

11

🎶Müziği açmayı unutmayın.

______

Saat sabah 08.42 yi gösteriyordu. Annem de dün çok yorulmuş olacak ki hâlâ uyuyordu ve beni uyandıramamıştı. Normalde herkesten önce uyanır kendisi uyandığı için de kimseyi uyutmazdı. Kurduğum 3-4 tane alarmda aksi gibi çalmamıştı.

İlk dersin yarısını kaçırmıştım bile. Sinirle kalkıp hızlı hızlı hazırlanmaya başladım. Aynı zamanda bilinmeyen şahısın mesajlarına bakmaya çalışıyordum.

Bilinmeyen numara: Dersin yarısı bitti Berfu'm nerdesin?

Bilinmeyen numara: Hu huuu!

Bilinmeyen numara: Berfuuuuu!

Bilinmeyen numara: Berfu!

Bilinmeyen numara: Uyansana kar tanem. Geç kaldın yaaa!

Bilinmeyen numara: Hayatında çok çok az geç kalan veya okula gelmeyen bir insan olduğun için durumu yadırgıyorum canım.

Bilinmeyen numara: Ha illa geliyim yanına zorla mı getiriyim?

Berfu: Uyandım geri zekalı sal bildirim panelimi!

Berfu: Ayrıca ünlem işaretlerini münasip bir yerine sokarım, bana bağırma!

Bilinmeyen numara: Sabahları çok huysuz oluyorsun.

Berfu: Hött!

Berfu: Hazırlanmaya çalışıyorum 15 dakikaya ordayım.

Bilinmeyen numara: Bundan sonra her gün seni uyandırmam lazım gelir kar tanem. Yorgun olunca hiçç uyanamıyorsun valla.

Berfu: Olabilir de olmayabilir de.

Bilinmeyen numara: Olur olur.

Telefonu cebime koyup hızlı adımlarla otobüs durağına ilerlemeye başladım. O sırada Özgür arabasıyla önümde durdu.

"İkimiz de geç kaldık sanırım, istersen seni de bırakabilirim." Dedi kafasını camdan dışarı çıkararak.

Biraz düşününce mantıklı ve daha hızlı olduğuna karar verdim.

"Olur." Deyip yanındaki koltuğa bindim.

"Ne kadar teşekkür etsem az kalır. Teşekkürler Özgür. Çok iyi denk geldin, umarım 2. Derse yetişiriz." Diye ekledim.

"Rica ederim, şimdi şoförü fazla konuşturmaman gerek Berfucuğum, Allah korusun kaza maza yaparız." Dedi açıklar ve sevecen bir biçimde.

"Pekii." Deyip kulaklıklarımı kulağıma geçirdim. Bugün kesinlikle Taylor Swift/ Mr. Perfectly Fine dinleyerek başlanacak bir gündü. Camı da hafif aralayıp yolları seyretmeye başladım. Mahallenin çiçekçisinin önünden geçerken, içime çektim tüm o güzel çiçeklerin kokusunu.

_____

2. Derse yetişmiştik, Özgürle karşılaştığım iyi olmuştu. Ders edebiyattı, matematik dışında her derste iyi olduğum için bu dersin edebiyat olmasından mutluydum.

Ama şöyle bir sorun var ki hocamız sürekli ağızını şapırdatıp duruyordu. Sinirlenmemek elde değil valla. Kadının kafasını duvarlara sürte sürte saçlarını yakmak istiyordum.

Şeytani planlarımı bir kenara bırakıp derse odaklanmaya çalıştım. Şapır şupur ağız sesiyle ne kadar odaklanabilirsem artık...

____