Möhkemmel Bir Sevda | Texting

21

Oy verip okuyun lütfeeeeğnn.

Medya: Güzeller güzeli Berfu'muz. ;)
______

Uzun uzun dolaştıktan sonra eve gelmiştim, sıcaktan bayılacaktım neredeyse.

Dolaptan buz gibi vişne suyunu çıkarıp büyük bir bardağa koydum. Balkona doğru yürüdüm elimde bardakla. Odamdan geçerkende masada duran kitabımı, 3391 Kilometre'yi, aldım.

Balkondaki masaya bardağı ve kitabı bırakıp küçük koltuğuma oturdum. Gökyüzünde tek bir bulut bile yoktu. Yıldızlar açık seçik ortadaydı. Vişne suyumdan birkaç yudum alıp kitabıma kaldığım yerden devam ettim.

Kendi hayatımda bu denli güzel bir aşka, sevgiye sahip olamasam da kitaplarda okumayı çok seviyordum.
İlerleyen 40 dakika boyunca aralıksız okudum, gözlerime çarpan rüzgar gözlerimi kurutmuştu. Uykumu getirmişti hem kitap hem de ılık esen bu rüzgar.

Bir kez daha gökyüzüne bakıp kendime ait olduğunu belirlediğim yıldıza baktım. Bazen böyle yapıyorum. Yıldızları insanlara benzetiyorum, sahipleniyorum. Özellikle en az parlak olan yıldızları sahipleniyorum. Herkes çok parlak yıldızları sever, görür, fark eder ama ben farkedilmeyenleri fark etmeye çalışan farklı bir bakış açısı olmaya çalıştım hep. Çoğunlukla fark edilmediğim için...

Kitabımı ve boş bardağı alıp içeri geçtim. Her ikisini de masaya bırakıp yavaşça yatağıma uzandım. Birkaç dakika tavanı izledim, sağa döndüm, sola döndüm. Hava gerçekten çok çok çok çok çokk sıcaktı. Saat 00.13'ü gösteriyordu. Diğer odalardan birinde kuytu da bulunan vantilatörü odama taşımaya karar verdim.
Vantilatörü odama getirirken biraz duvarlara ve kapılara çarpmış olabilirim.

Fişini prize takıp en yüksek ayarında olacak şekilde düğmesine bastım. Artık rahat ve serin bir şekilde uyuyabilirdim.

___

Telefonumun çaldığını duyduğum anda şaşkın ve uykulu bir şekilde ayağa kalktım. Birkaç dakika bir anda ayağa kalktığım için sendeledim. Bangır bangır Taylor Swift/ Shake İt Off çalıyordu saatin kaç olduğunu bilmediğim bu karanlıkta. Kendime gelip telefonu açtım. Tanımadığım bir adamın sesiydi. Arayan kişiye baktığımda ise Özgür olduğunu farkettim.

"Merhaba, arkadaşlarınız ısrarla sizi aramamı söyledi. Çok sarhoşlar ve dükkanı kapattık, sokakta bırakmak istemedim. Başka kimseyi de arama dediler sadece sizi istiyorlarmış." Dedi telefondaki adam.

"Adresi konum atın geliyorum hemen, hiç bir yere kıpırdamasın onlarda söyleyin lütfen."

Birkaç saniye sonra Emir'in sesi geldi kulağıma.

"OY FARFARA FARFARAAA,"

Şaşkınca gecenin 01.23'ünde telefondan gelen Emir'in iğrenç şarkı, türkü söyleyişini dinlemeye devam ettim. Emir ısrarla telefonu adama vermiyordu. Bir tane çarpcam bir de yer çarpcak haa! Sakin ol iç ses.

"ATEŞ DÜŞTÜ ŞALVARA- ya bir dur kardeşim vericem a aaa,"

"AĞIZIM DİLİM KURUDU,"

"KIZ YALVARA YALVARA!" son kısmı hep birlikte söylediler ve kulağımın içine ettiler!

"Geri zekalı Emir geri ver adama telefonu seni döverim!"

"Ooo yenge şiddete hayırr..."

"EMİR TELEFONU ADAMA VER!"

Emir son çıkışmamdan ötürü sessizce telefonu adama verdi, adam da konum yolladı ve hızla o konuma gittim. Muhteşem tavşan desenli pijamalarımla tabii ki...