⋆⁺₊⋆Good Evening⋆⁺₊⋆

103 10 4
                                    




Doyoung son zamanlarda sıkça yaptığı gibi sabah alarmından önce kalkmış, tekrar uyuyamayacağına emin olarak iyice bozulan uyku düzenine en yaratıcı küfürlerinden savurmuş ve telefonunu eline alarak bir süre oyalandıktan sonra saçlarını yapmıştı. Hafif dalgalı saçlarının yeterince güzel göründüğüne karar verdikten sonra üstünü değiştirmek için dolabının karşısına oturdu uzun bir süre ne giyeceğini düşündü ve üstüne gri kazağını altınada siyah dar bir pantolon geçirmeye karar verdi. Okulda serbest kıyafet giymek ve saç boyatmak yasak olsada bu kurallar öğretmenlerin bile umrunda değildi ki bu durum Doyoung'ı gerçekten mutlu ediyordu saçlarını boyatmasada kendi kıyafetlerini giymek ona daha rahat hissettiriyordu ayrıca Doyoung gibi Yuta'yı ikna edebildiği her gün müzelere ve tiyatrolara giden boş zamanlarında şarkı söyleyip resim yapan sanat ruhlu biri için basit ve tekdüze olan aşırı rahatsız, karamsar okul kıyafetlerini giymek gerçek bir işkenceydi.

⋆⁺₊⋆

Doyoung henüz ilk yılında olmasına rağmen çoktan nefret ettiği okuluna gitmek için giyindikten sonra bir gün önce zorlukla bitirdiği ödevini ve okuldayken çoğunlukla dikkat çekmemek için taktığı maskelerden birini çantasına koydu. Köpeğine yemek verdikten sonra Yuta ile buluşacağı kafeye gitmek için alt kata inmişti. Alt katta koşturmaca içinde olan babalarına (en azından bir yandan Jonghyun'a neden işe şort ve atletle gidemeyeceğini anlatmaya çalışan bir yandansa kendisi hazırlanmaya çalışan Kibum yoğun gözüküyordu)kısaca veda edip her zaman gittiği artık kendi evi sayılabilecek her tarafı pembe ve beyaz çiçeklerle süslenmiş kafeye ulaştı Yuta'nın gelmesine daha yarım saat olduğu için kasanın yanındaki bar sandalyelerinden birine oturup içeride olduğunu tahmin ettiği Hyuna'ya seslendi. Hyuna ile, Doyoung bu kafenin devamlı müşterilerinden biri olduğunda tanışmışlardı genelde sakin bir yer olan ve Doyoung'ın en sevdiği yabanmersini kekleri satan bu kafe Doyoung farkına varmadan sevdiği ve kendisini güvende hissettiği nadir yerlerden biri olmuştu. Bu tatlı kafenin sahibi Hyuna ise onu kardeşi yerine koyup ablalık yapıyordu.

Hyuna ufak bir çığlıkla ve Doyoung'ın ne kadar sevimli gözüktüğü ile ilgili bir sürü şey söyleyerek içeri girdiğinde Doyoung onun bu hallerine alıştığından sadece göz devirmişti. Hyuna ise daha kahvaltı etmediğine emin olduğu Doyoung'a yeni pişirdiği keklerden vermiş birlikte biraz sohbet etmişlerdi. Daha sonra Yuta geldiğinde ise müşteriler yavaşça kafeye doluşmaya başlamış, Hyuna kalkıp onlarla ilgilenmesi gerektiğini söyleyerek zorunlulukla dedikodusunu yarıda kesmişti. O kalktıktan sonra Yuta yüzündeki gülümsemeyi silmiş ve konunun yine Taeyong olup olmadığını sormuştu. Doyoung'tan aldığı koca bir sessizlik ise ona cevabını açıkça vermişti.

⋆⁺₊⋆

Yuta Doyoung ile tanıştıkları kısa zamanda onu çok iyi tanımıştı ve ona her konuda yardım etmek istiyordu Doyoung'ın sırf odasını terk etmesi ve biraz insan içine çıkması için kaç defa aynı aptal resimlerle dolu sergilerde dolandığını sayamamıştı bile . Onu bu depresif hallerinden kurtarmak için gerçekten çabalıyordu ki başarılı olduğu zamanlarda oluyordu bazen birlikte müzeye gittikten sonra bazense sadece bi kafede ,ki bu kafe genellikle Hyuna'nın olurdu, oturup sohbet ettiklerinde onun gerçek kişiliğiyle karşılaşıyordu; gerçek gülümsemelerini görüyordu fakat bunlar sadece kısa bir an içinde olurdu Yuta'ya göre akşam olduğunda ve Doyoung Taeyong'u aradığında her zaman başa dönerlerdi tekrar sahte gülümsemeleriyle tamamen içine kapanık yaşayan Doyoung'a. Oysa Doyoung en içten kahkahalarını en masum gülümsemelerini ve en gerçek göz yaşlarını Taeyong'a bahşederdi.

Ama Yuta bu sefer gerçekten kararlıydı Taeyong Doyoung'a zarar veriyordu ve Yuta bunu engelleyecekti. Doyoung'ın Taeyong'a aşık olmasının bir önemi yoktu. Yuta için ona zarar verdiği sürece herkes gitmeliydi, Taeyong gitmeliydi.

01:27Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin