10.06.28

324 25 0
                                    


Hepinize tekrardan merhaba. Bugün bizler için Kırık Kalplerin Parçaları için özel bir gün.

🌘

Herkesin;
Bir umudu vardır,
Bir savaşı,
Bir kaybedişi,
Bir acısı,
Bir yalnızlığı,
Bir hüznü...
Çünkü herkesin bir gideni vardır.
İçinden bir türlü uğurlayamadığı..

TURGUT UYAR


Evlilik çok kutsal bir müesseseydi. İki insanın birbirine verdiği sözler vardı. Bunları tutmak için emek sarf ediliyordu. Hepimiz birbirimizden çok farklıydık. Farklı düşünüyor, farklı yaşıyorduk. Hayatımıza bir ortak alıyorduk. Ya da hayatımızı değiştiriyorduk. Aile ile birlikte yaşamak çok başka bir olaydı. Karakterini ailen şekillendiriyordu ve doğduğun andan itibaren onlarla oluyordun. Ama başka biriyle aynı evi, aynı sofrayı, aynı havayı paylaşmak çok başkaydı. Bunu başarmak çok zordu.

Yarın evliliğimin 10.yılı. Ben Alpay'ıma verdiğim sözleri tutamadım. Onun en zor anlarında yanında olamadım. Ama o tuttu. 10 yıldır en zor anlarımda onun sayesinde ayağa kalkabildim. O her anımda yanımda olmaya devam etti. Kalbim atmaya devam ettikçe o yanımda olacak.

Dizim üstündeki yumuşak saçları okşadım. Benim minik oğlum yine dizlerimde uyuyakalmıştı. Bu durumdan asla rahatsız değildim. Saçlarını okşayarak uyutmak, saatlerce izlemek bıkmadan yapabileceğim bir şeydi. Üzerine örtmüş olduğum battaniyeyi açtım. Yavaşça kucağıma alarak koltuktan kalktım. Bizimle birlikte ailemizin diğer üyeleri de yatak odasına geldiler.

Evde yaptığım tek değişiklik oturma odasını Alpay'ımın odası yapmak olmuştu. Onun dışında her şeyimiz aynıydı. Bugün özel bir geceydi ve güne oğlumla başlamak istiyordum. O yüzden birlikte uyuyacaktık. Onu dikkatle yatağa yatırıp rahat edeceği bir pozisyon almasını bekledim. Sakinleşince pikeyi omuzlarına kadar örttüm.

Çoktan yataklarına kurulmuş olan diğer çocuklarımın yanına gittim. 3'üne de birer öpücük verdim. Lambayı kapatmadan başucumdaki Alpay'ıma da aylı geceler diledim. Yatağa girdiğim gibi göğsüme konan başı öptüm. Her daim başucumda olan deftere uzandım. Alpay'ımın bana yurtdışındaki günlerini anlattığı defterdi bu. Bugün o günleri okumak için elime almamıştım. Bugün bana yazdığı son yazıyı okuyacaktım. Tekrar ve tekrar tek başına göğüslediği acıları.

"Canımın içi,

Bu deftere yazdığım son yazının kanseri yendiğim gün yazdıklarım olduğunu sanıyordum Vera'm. Tekrar buraya bir şeyler yazmak canımı çok yakıyor. Çok özür dilerim Vera'm. Ben güçsüz bir adamım. Vücudum bunları kaldıramıyor. Sadece bacağımı ele geçirdiğini sandığım kanserim artık tüm vücudumda hüküm sürüyormuş. Bu sefer dönüşü olmayan bir yola girmişiz meğer. Ben senden çok özür dilerim. Seni mutlu edeceğim diye girmiştim en başından hayatına. Ama sana acıdan başka hiçbir şey getirmedim. Seni yalnız bıraktım. Bencillik yaptım geri döndüm, 2 hafta sonra evleniyoruz. O kadar mutlusun ki. Çok heyecanlısın bütün bu süreçte çok yoruldun. Ama heyecanla her şeye devam ediyorsun. Öleceğim için özür dilerim. Elini tutmaya devam edemeyeceğim için özür dilerim. Ömrün boyunca her sabah sana "Günaydın Vera'm" diyemeyeceğim için özür dilerim. Bu kadar güçsüz olduğum için özür dilerim. Biliyorum bu süreci merak edeceksin. Neden söylemediğimi de. Belki de beni hiç affetmeyeceksin.

KIRIK KALPLERİN PARÇALARI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin