5

310 25 12
                                    

İyi okumalar, bol öpücükler.

"İlacını iç bahçeye gel, bekliyoruz."

Yine alarmın sesiyle başladığım mükemmel güne Burak'ın mesajı ile devam ediyordum. İçimden bir ses dün gece yaşadığım sinir krizinin sebebini soracaklarını söylüyordu. Artık yalan söylemekten sıkılmıştım ben zaten yalan söyleyemezdim şu ana kadar anlamamaları tamamen onların aptallıklarıydı.

Dolaptan beğendiğim beyaz şortlu takımı alıp üzerime geçirdim, saçlarımı at kuyruğu yapıp beyaz sporlarımı da giydikten sonra ilacımı içip aşağı indim.

"Günaydınn

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Günaydınn."

"Günaydın." İkisinin sürekli aynı ağızdan konuşması komiğime gidiyordu.

"Bugün daha iyi misin Afra?" Burak uzanıp elimi tuttuğunda  gülümsedim. Dün geceden sonra kötü olmam imkansızdı, Ateş'e kısa bir bakış atıp "İyiyim, teşekkür ederim merakın için." dedim.

"Seni öyle görünce bir an hem korktum hem şaşırdım. Yukarıda adamı döven kızla bu aynı kız olamaz dedim."

"Adam döven?" Ateş geldiğimden beri ilk defa konuşmuştu. Çatılı kaşlarıyla direkt Burak'ı muhatap alıyor, benim yüzüme bile bakmıyordu. Canım sıkılmıştı, dün gece beni öpen oydu zorla tutup yapışmamıştım ona.

"Dün sen gelmeden önce, Afra adamı bir güzel benzetti görmen lazım. Elinden zor aldım bir ara beni tekmeliyordu." Burak'ın kahkahalarına kıkırtıyla karşılık verdiğimde Ateş'in dudaklarında da hafif bir tebessüm oluşmuştu. Aman haspam, onun tebriğine ihtiyacım yoktu. Kendimi korumak için onları yapmıştım.

"Sen neden konuşmuyorsun?" Gözlerimi Ateş'e diktim. Bu daha çok hayırdır karı mı satıyorum, uyuşturucu mu satıyorum ne bu tavırlar sorusuydu. Dilini dudaklarında gezdirip dudaklarıma baktığında hafif bir kızarmış olabilirdim. Yani soru soruyoruz aslanım neden dikkatimi dağıtıyorsun.

"Özür dilerim Afra Hanım. Eğlendiremedim seni."

"Sorun değil bir daha olmasın çükünü keserim."

Burak güçlü bir kahkaha patlatmış karnını tutarak gülerken Ateş sinirle bana bakıyordu. Ben ise daha fazla kendimi tutamayıp Burak'a eşlik ederek deli gibi gülüyordum.

"Kime hoşgörü göstersem rezil rüsva ediyor beni amına koyayım. Kadın madın yok herkese mafyayım bundan sonra."

Bizle değilde daha çok kendi kendine konuşuyor gibiydi. Bu cümlesi beni daha çok güldürürken yerimden kalkıp yanıniha oturdum.

"Oy oy, sen küstün mü bana?"  İki yanağını parmaklarımla kıstırmış, kafasını bir o yana bir bu yana sallıyordum. Burak kahkahalarının arasından telefonunu çıkarmış bizi çekerken ben hâlâ Ateş'e dönme dolap keyfinde sevgi gösteriyordum.

OYUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin