thirty one; never let you go, lalisa

2.4K 209 483
                                    

NEVER LET YOU GO

NEVER LET YOU GO

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

never let you go, lalisa

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

never let you go, lalisa


ertesi gün

Bedenimdeki uyuşmaktan kaynaklı karıncalanmanın rahatsız edici iğneleri saatlerdir üzerine uyuduğum sağ kolumu delik deşik ederken yüzümü buruşturdum. Tamamen karanlık olan odaya zorlukla araladığım gözlerimi gezdirirken açlıktan gözlerimin önünde birkaç pembe benek dolanmaya başlamış, aynı anda midem guruldamıştı. Başımın altından çektiğim kolumu komodinin üzerindeki telefonumu almak üzere hareket ettirmiştim ki hissettiğim acıyla tısladım, kolum öylesine uyuşmuştu ki bu uyuşukluk canımı acıtacak seviyeye yükselmişti. Zorlukla yatakta doğrularak uyuşuk olmayan kolumla telefonumu elime aldığımda ekran kilitini açtım, şarjım telefonumu birkaç dakika içerisinde kapatacak kadar azalmışken saati görmemle bunu şimdilik görmezden gelmiştim.

18.47.

Yalnızca dinlenmek için uzandığım yatakta saatlerdir uyuduğum gerçeği yüzüme bir tokat gibi çarparken telefonu adeta yatağa fırlatarak yatak odasından koşar adımlarla çıktım. Yarın sabah Taehyung'un yetişmesi gereken bir toplantı, benim de uçuşum vardı ve bir-iki saat içerisinde çıkmamız gerekiyordu. Göz yormayan sarı bir ampulle aydınlatılan salona vardığımda Taehyung'u şömine başında otururken bulduğumda nefesimi düzene sokmak amacıyla adımlarımı durdurdum, bu sırada bakışlarını alevlerden alarak bana çevirmişti.

never let you goHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin