NEVER LET YOU GO
never let you go, lalisa
ertesi günBedenimdeki uyuşmaktan kaynaklı karıncalanmanın rahatsız edici iğneleri saatlerdir üzerine uyuduğum sağ kolumu delik deşik ederken yüzümü buruşturdum. Tamamen karanlık olan odaya zorlukla araladığım gözlerimi gezdirirken açlıktan gözlerimin önünde birkaç pembe benek dolanmaya başlamış, aynı anda midem guruldamıştı. Başımın altından çektiğim kolumu komodinin üzerindeki telefonumu almak üzere hareket ettirmiştim ki hissettiğim acıyla tısladım, kolum öylesine uyuşmuştu ki bu uyuşukluk canımı acıtacak seviyeye yükselmişti. Zorlukla yatakta doğrularak uyuşuk olmayan kolumla telefonumu elime aldığımda ekran kilitini açtım, şarjım telefonumu birkaç dakika içerisinde kapatacak kadar azalmışken saati görmemle bunu şimdilik görmezden gelmiştim.
18.47.
Yalnızca dinlenmek için uzandığım yatakta saatlerdir uyuduğum gerçeği yüzüme bir tokat gibi çarparken telefonu adeta yatağa fırlatarak yatak odasından koşar adımlarla çıktım. Yarın sabah Taehyung'un yetişmesi gereken bir toplantı, benim de uçuşum vardı ve bir-iki saat içerisinde çıkmamız gerekiyordu. Göz yormayan sarı bir ampulle aydınlatılan salona vardığımda Taehyung'u şömine başında otururken bulduğumda nefesimi düzene sokmak amacıyla adımlarımı durdurdum, bu sırada bakışlarını alevlerden alarak bana çevirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
never let you go
FanfictionÜstün bir zekaya sahip olmanın getirdiği korkutucu algısıyla adeta bir Tanrı gibi her şeyi bilen veyahut tahmin edebilen Kim Taehyung, kendisinin delirmesine neden olabilecek kadar büyük bir aşka sahiptir. Eşi Lalisa Manoban ise kendisinden kurtulm...