Bölüm 17 - Müslüm Gürses

1.2K 95 81
                                    

Lamia bir süredir telefonuyla meşguldu. Merakıma yenik düşerek hızlıca yanına gidip koltukta yanına yattım.

"Ne işler karıştırıyorsun bakalım! Film izleee."

Telefonunu kapatıp bana dönmüştü. Şüpheli harekler yapıyordu. Benim yanımdayken asla telefonunu kapatmazdı, aksine ne işle meşgulse bana da gösterirdi.

"Önemli bişi değil bir arkadaşımla konuşuyordum."

"Anladım. "

Daha fazla üstelememeye karar verip kendi yattığım koltuğa döndüm. Dikkatimi tekrar filme vermeye çalıştım. Ama çok başarılı olamıyordum. Ne yapacağım konusunda hayli kararsızdım. Bir yandan Lamia diğer yandan Aidan ve fanları. Uykum gelmeye başladığı için kendimi uykunun kollarına teslim ettim.

~~~

Sabah aşağıdan gelen sesler yüzünden uyanmıştım. En son aşağıda koltukta uyuduğumu hatırlıyordum. Sanırım beni abim odama taşımıştı. Bakışlarım komodinin üzerindeki saate kaydı. Saat daha 07.00'di. Kim bu saatte kalkmış olabilirdi ki. Zorda olsa yatağımdan ayrılıp odamdan çıktım.

Merdivenlerden indiğimde karşıma piknik sepeti hazırlayan Lamia ve abim çıkmıştı.

"Günaydın uykucu ördek!"

"Gün daha aymadı farkındaysanız saat 7."

"Ne güzel işte dolu dolu bir gün geçireceğiz!"

Merdivenleri tekrar tırmanırken Lamia ve abim hazırlıklara devam ediyordu. Sabah sabah bu neşelerinin sebebini de tam anlayamamıştım .

"Hazırlanmış ol en geç 7.30'a kadar."

Söylenerek odama girdim. Bir süre dolabımın karşısında dikilerek ne giyeceğimi düşündüm. Piknik için rahat bir şeyler olmalıydı. En sonunda bol bir eşofman ve cropta karar kılıp giyindim. Saçlarım bu gün pek iyi görünmüyordu. Maşa ile uçlarına biraz şekil vermeye karar verdim. Çekmeceden maşayı çıkartıp prize taktım. Diğer yandan da çanta alıp almamam gerektiğini düşünüyordum.

"Aman almaya gerek yok Alanis , sanki alsan içine ne koyacaksın."

Bir yandan kendi kendime konuşuyor diğer yandan saçlarımı yapıyordum. İşim bittiğinde aynanın karşısına geçip kendimi baştan aşağı süzdüm. Hiç fena olmamıştı. Ama bir maskara sürsem hiç fena olmayacaktı. Onu da hallettikten sonra artık hazırdım. Telefonumu cebime koyup aşağıya indim.

Onlar da hazırlanmış beni bekliyorlardı. Eşyaları alıp arabaya doğru ilerledik. Abimin işleri olduğu için bizi bırakıp, gidecekti. Eşyaları bagaja yerleştirdikten sonra arka koltuğa kuruldum. Lamia'da yanıma geldi.

''Bluetooth 'u bağlasana şarkı açalım! ''

''Hemen açıyorum.''

Lamia arabanın bluetoothuna bağlandıktan sonra şarkı aramaya başlamıştı. Ne açacağı konusunda kararsız görünüyordu. Bana dönüp konuşmaya başladı:

''Ne dinlemek istersin canım? ''

Yüzümü asarak cevap verdim:

''Arabesk , Müslüm Gürses aç. Jilet getirin bana. ''

Lamia koltukta iyice yanıma kayıp kollarını belime dolamıştı. Aidan'la olan durumumuz aklıma geldikçe ağlamak istiyordum. Başımı omzuna yaslayıp yolu izlemeye başladım. Sırayla ağaçlar, elektrik direkleri ve dağlar hızla akıp gidiyordu.

Piknik alanı çok uzak değildi. Abim sırf eğlence olsun diye yolları baya uzatmıştı. Arabadan inip bagajdaki küçük piknik sepetimizi aldım. Abime el salladıktan sonra güzel bir yer aramaya başladık.

Ağaçların altında, hafif gölgelik bir yer bulabilmiştik. Sepetimizi açıp içinden çıkan örtüyü yere serdikten sonra ikimizde hemen oturduk. Yer bulmak çok kolay olmamıştı. Aslında çok kalabalık değildi. Gerçi bu saatte bizim dışımızda gelicek deli yoktur.

Sepeti kurcalamaya başladım. Sabah kahvaltısı yapmadığım için baya acıkmıştım. Lamia yine telefonuyla ilgileniyordu. Beni biraz ilgisiz bırakması da canımı sıkmıştı. Neyseki sevdiğim sandiviçlerden yapmışlardı. Bir tanesini alıp yemeye başladım. Lamia sonunda telefonunu bırakıp bana dönmüştü.

"Nasıl beğendin mi?"

"Evett, çok güzel olmuş. Ellerine sağlık."

"Alanis?"

"Efendim."

"Ben bişi yaptım."

"Yine ne yaptın?"

"Aidan'ı buraya çağırdım."

"Hahaha şakacı seni, iyi şaka!"

"Şaka değil."

"Ne demek şaka değil?"

"Alanis iyi misin?"

"Ben bu halimle geldim. İnsan bi der kendime çeki düzen verirdim. Ayrıca ya fanları bizi görürse. Bir sürü dedikodu yayılır. Yazık üzülür. Off"

"Ştt sakin ol ve şey."

"Ney?"

"Aidan arkanda..."

Dediği şeyle donmuş kalmış suratına aval aval bakıyordum. Aidan arkamda. Aidan arkamda. Aidan... Arkamda. Aidan. Sonunda dönmeyi akıl edip arkama baktım.

O muhteşem gamzesini göstere göstere gülümsüyordu. Yapma be çocuk aşık oluyorum sana senin yüzünden. Seninle ilgili hülyalara kapılıyorum. Senin için senden uzak durmalıyım. Bana gülümseme tutamam kendimi. Bunu senin için yapmalıyım.




Aidanrgallagher : Sen kaçarsan, bana da kovalamak düşer

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Aidanrgallagher : Sen kaçarsan, bana da kovalamak düşer. Gerisini sen düşün 😏

13.855 beğeni 3.985 yorum

Aidan'ınbiriciği: Beni kovalayacaksın dimi Aidyy?

Bellax: Aidan bey yakıyosunuz. 🔥

Aidan_ship_Alanis: Alanis ablaaaa enişte yine sana laf çarpıtıyoo...



SELAM BİRİCİKLERİMM. Sizlerii çok özledim yaaaa. Nasılsınızzz. Kayifler nası? Yorumlarınızı bekliyorum. Çookkkk öpüldünüzzz hemde şap şuppp 💋💖 Kendinize çok iyi bakın. Sonraki bölümde görüşmek üzereeeee 😽❤️✨

MAYBEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin