Arkadaşlarımla otururken Minjun koşarak gelmişti yanımıza.Hepimiz tuhafça bakıyorduk."Günaydıınn" Yeonjun kaşlarını kaldırıp şaşkınlıkla bakıyordul "Ne oldu ne bu neşe sabah sabah?" Minjun nefeslerini düzene sokmaya çalışıyordu."Yaa resim yarışması varmış!!" Hepsi tekrar önüne döndü. Sanırım arkadaşlarım pek meraklı değildi sanata."Ee ne olmuş? Buna neden bu kadar sevindi" Diye sordu Hyunjin . "Minjun resim yapmayı çok sevdiği için böyle neşeli" Diye söze girdim havalı bir tavırla.Minjun ile biraz daha yakındım bu yüzden onun hakkında bilgi sahibiydim az çok."Hyunjin'de çok güzel çiziyor" dedi Yeonjun.Ben de heyecanla "Aa neden sen de katılmıyorsun yarışmaya?" Hyunjin başını eğdi. "Ailem izin vermez ki" Ben yine şaşkınlıkla bakıp sordum "Neden?" Tekrar başını kaldırıp "Sanatla ilgilenmeme izin vermiyorlar" Yeonjun hemen devam etti "Enstürman da çalabiliyor.Ancak ailesi izin vermediği için gizlice öğrenmiş" Yeonjun ona fazlasıyla yakın ve içli dışlı olmuştu.Bu yüzden bir çok şeyi biliyordu.Ailesinin sanatına izin vermemesi Hyunjin'i derinden üzüyordu.Ancak ailesine belli etmeye bile çekiniyordu.Ailesi kilosundan saç teline kadar karışıyordu ona.Nerdeyse nefes alırken bile sormasını istiyorlardı.Yalnızca anne ve babası oldukları için bu hakkı kendilerinde görüyorlardı.Fikrini sormadan,hoşlanıp hoşlanmadığını önemsemeden hayatına yön veriyorlardı.Bir de çok sevdiği sevgilisi vardı.Ancak onun da ebeveynlerinden farkı yoktu.O da Hyunjin'i domine etmeye uğraşıyordu.Ailesinden alıştığı şekilde davranıyordu sevgilisine.Onu yönetmesine izin veriyordu.
Minjun'un da onun gibiydi.O da ailesine evlat değil köle olarak doğmuştu.Gel deyince gelen git deyince giden.Eşcinselliğini hastalık olarak gördükleri için evden kovmuşlardı.
Yeonjun ise tam tersiydi.Onu kimse yönetemezdi.O herkesi yönetirdi.Sevgilisiyle seviyeli bir ilişkisi vardı.Eşitliğe önem veren biriydi.O ailesinin biricik evladıydı.Ailesi tarafından çok sevilen ve istediği hirşeyi özgürce yapma hakkına sahip bir evlattı.Diğerlerine göre daha şanslıydı.
Arkadaşlarımla bir çok şeyi konuşmuştuk.Birbirimize herşeyi anlatıp kısa zamanda kaynaşıp iyi tanışmıştık birbirimizi.
Böylece karışık ve güzel bir grup olmuştuk.Sağlam bir arkadaşlığımız olmuştu şimdiden.Güzel kalpli arkadaşlarım Minjun'u da kanatları altına almışlardı.Biz var olduğumuz sürece ona artık kimse zarar veremezdi.Herkesten önce Yeonjun ortalığı ayağa kaldırırdı.
Yeonjun gülerek Minjun'a baktı
" Seninki geliyor...hahaha" hepsi birden o tarafa dönünce Mingi'yi görmüşlerdi.Evet görünüşü komikti.Çünkü Yeonjun,Minjun'a yaptıklarını duyduğunda evire çevire dövmüştü.Soobin bile tutamamıştı sevgilisini.Hırçın bir yapıya sehipti.Gözü döndüğünde kimseyi tanımıyordu. "Yaaa nerden benimki oluyormuş??" Dedi dudaklarını büzerek.Herkes kahkahaya boğulmuştu bu hareketi karşısında."Bu sefer gerçekten seninki geliyor" dedi Hyunjin arkasını gösterip.Minjun arkasını döndüğünde Bosung ile fazlasıyla yakın bir pozisyonla karşı karşıya gelmişti."Nasılmış benim bebeğim?" Bosung fazlasıyla düşkündü sevgilisine.Sevgilisi değil gerçekten bebeği gibi davranıyordu.Ona herşeyin en iyisini en güzelini alıyordu.Minjun arkasından sarılan ellere bir öpücük bağışlamıştı. "İyim aşkım sen?" Bosung tekrar yanağından öpüp oturdu.Hepimiz koyu bir muhabbetin içindeydik.Ancak o belalı ve mavi saçlı pislik sanırım kavga ediyordu.Soobin abisini görür görmez koşarak yanına gitti.Elbette Yeonjun durmayacaktı o da sevgilisin peşinden gitti derken herkes yanımdan gitmişti.
Açıkçası onun ne yaptığı umrumda değildi.Bu yüzden yerimden kalkmak istememiştim.Ancak sonuçta arkadaşımın abisiydi ve gitmemem doğru olmazdı.Yanlarına gittiğimde kalabalıktan göremiyordum.Aradan sızıp bakabilme fırsatı bulduğumda Sanha çocuğun üzerine oturmuş yumrukluyordu.Çocuk da durmadan yalvarıyordu "Söz veriyorum bir daha yapmayacağım söz!!!" Altında çırpınan çocuk da tıpkı onun gibi mavi saçlıydı.Çocuğun çırpınışlarına daha fazla dayanamayıp "Ne yaptığını sanıyorsun?!Çocuk yalvarıyor sense hala vuruyorsun yetmez mi?" Sanha'nın yumrukları durdu.Dönüp bana baktı ve "Sen karışma!" Dedi.Öyle sinirliydi ki,bana öyle baktığında korkmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Know I'm The One(Vkook)
Fanfiction"Nefret ediyorum;Beni görmezden gelmenden,ağladığımı görmemenden,seni özlememden.En kötüsü senden nefret edemememden nefret ediyorum.Hiç hoş değil ama,biraz olsun bile değil.Hiç nefret edemememden"💔 "Taehyung ve Jeonguk,sevgililer ancak yasak bir i...