You Know I'm The One(Vkook)

Ep36-Bu Bizim Düğünümüz🤍

Bu sabah bambaşka uyanmıştım.Sanki yenilenmiş gibi hissediyordum.Geçen ayki evlenme teklifinden sonra bu gün düğünümüzdü.Nişanı uzatmak istememişti ailelerimiz.Annem ve Jeonguk'un annesi bir an önce evlenmemizi istiyordu.Evet aceleye gelmiş gibi görünüyordu.Fakat ben bu anı yıllardır bekliyordum.Benim için aceleye gelmemiş,hatta geç bile kalmıştık.Düğün öğleden sonra 03:00'teydi.Fakat ben heyecandan sırf göz altlarım kararmasın diye zar zor uyuyup,sabahın 07:00'sinde uyanmıştım.Düğünden hemen sonra balayımız için İtalya'ya uçacaktık.

Telefonuma baktığımda Jeonguk hariç herkesten mesaj vardı.Çoğunluğu Jimin'dendi.Tam bakacakken kapım kırılmak istercesine çalıyordu.Ben erken uyandım derken,benden daha önce kim uyanmış da kapıma dayanmış olabilirdi.
Koşarak aşağı indim.Kapı hala ısrarla çalıyordu

"Geldim!Geldim!Kırcaksın kapıyı!"
Kapıyı açtığımda başımın belaları gelmişti "Ay Taehyung!Gerçekten hala uyuyor olamazsın!"
Oradan Hyunjin devam etti "Evet yaa öğlen oldu neredeyse!" Öğlen mi?Saate baktığımda 07:15'ti.
"Ya siz kafayı mı yediniz?Saat daha yedi!" Dedim sitemle.Zaten uyuyamamıştım,birde bunlar üzerime geliyordu.

Minjun hemen yanıma gelip "Hadi sen banyonu yap,bizde sana güzel bir kahvaltı hazırlayalım" Aslında herkesin burada olup Jeonguk'tan ses çıkmaması beni üzmüştü.Yüzüm düşünce Jimin hemen yanıma gelip başımı kaldırdı "Ne oldu bebeğim.Ne bu halin?"
Hyunjin telaşlı bir şekilde "Yoksa vaz mı geçtin?" Hepsi telaşlanmıştı şimdi.

Başımı iki yana sallayıp reddettim. "Öyleyse ne olduğunu söyle?" Parmaklarımla oynayıp telefonumun kilit ekranını gösterdim.Hepsi yüzünü buruşturup anlamazca bakıyordu.Anlamadıkları belliydi. "Jeonguk dünden beri hiç yazmadı,aramadı da" Minjun iki elini yanaklarına yaslayıp "Yoksa Jeonguk mu vazgeçti" Hyunjin hemen ateşi harlayıp "İnanmıyorum ya.Düğünden bir gün önce yapılır mı ?" Minjun daha da üzülüp "Hem de senin gibi birine.Pis Jeonguk!Ondan nefret ediyorum!"

Nereden çıkarmışlardı Jeonguk'un vazgeçtiğini.Birden benim içime de kötü bir his doğmuştu.Hyunjin yine başlamıştı. "Ama of yaa.Onca hazırlık boşa mı gitti şimdi?" Minjun tam devam ettirecekken "Sakın ağzınızı açıp tek kelime daha etmeyin!İkiniz de!" Jimin'in tehdidi onları korkutmuş gibiydi.İkisi de ağzını görünmez fermuarla kapatmışlardı.

Banyomu yaptıktan sonra çıkmıştım.Arkadaşlarım güzel bir kahvaltı hazırlamıştı.Çok güzel görünse de heyecandan bir türlü yiyemiyordum. "Hadi Taehyung yesene şunları" dedi canım arkadaşım Jimin.Masaya baktığımda sofra şahane ve iştah açıcı görünüyordu.Yine yiyemiyordum işte.Onları kırmamak adına çatalımı sosislerden birine batırıp soza daldırdım tam yiyecekken yine Hyunjin ve Minjun'un söylediği şey aklımı çelmişti.

Onları kafama takmamış gibi davranıyordum.Ama benim içime bir sıkıntı düşmüştü çoktan.Gerçekten neden hala aramamış veya bir mesaj atmamıştı.Derken kapı çalınmıştı.Minjun koşarak gidip "Açtımm!" Dedi.Kimin gildiğini net olarak görememiştim ama Minjun'un sesini duyunca ayaklandım. "Niye geldin kötü hyung?" Kapıya vardığımda gelen Jeonguk'tu.Minjun'a tuhafça bakıyordu.Zavallı hiçbirşeyden haberi  yoktu,neyle suçlandığını bile bilmiyordu hatta.

"Ne oluyor sevgilim.Bana neden kötü dedi şimdi?" Şaşkın yüzü öyle güzeldi ki.Yeniden sevgilim kelimesini duyunca içime su serpilmişti.Tanrı'ya şükür ki arkadaşlarımın dediği çıkmamıştı.
"Aşkım boşver onu sen.Dünden beri nerelerdesin?" Minjun biricik nişanlıma burun kıvırıp gitti. Jeonguk hala anlamazca bakıyordu arkasından.

Minjun gittikten sonra beni kendine  çekip burnumun ucundan öptü. "Aşkım özür dilerim.Dünden beri öyle yoğun ve gerginim ki .Fırsat bulamadım bir türlü" Haklıydı.Bende onun kadar gergindim. "Sadece merak ettim aşkım" deyip başımı eğince iki parmağıyla başımı kaldırdı. "Benim güzelim böyle küçük şeylere üzülüp boyun eğmemeli" deyince içimde kıpırtılar başlamıştı.Neden söylediği herşey kalbime dokunuyordu.