1.3 : mix of love and sadness

60 18 71
                                    

25.03.2011

Kucağımda Alice ile olabildiğince hızlı fakat aynı zamanda özenli adımlarla merdiveni çıkıyordum.

Merdivenlerin başında gördüğüm beden derin bir nefes almama sebep oldu.

Orospu çocuğu hepsi senin yüzünden olmuştu.

" Yoongi bu ne hal? " Tam ağzımı açıp küfür edeceğim sırada Alice benden önce davranarak cevaplamıştı.

"Ayağım kaydı havuza düştüm öğretmenim. " Sakin bir ses tonu ile söyledikleri şaşırmama sebep oldu.

Tanrı aşkına neden bu kadar iyi ve masum olmak zorundaydı ki?

" Revire götür Yoongi Alice'i, üzerine battaniye falan sar. Bende biri ile kıyafetlerinizi yollarım. " Sanki bunlar onun suçu değilmiş gibi bana yapacaklarımı söylediğinde bir şey dememek için kendimi zor tuttum.

" Peki. " Ters bir cevap vererek öğretmenin arkamızdan şaşkın bakışlarını umursamadan hızla merdivenleri çıktım.

Revirin önüne geldiğimde dirseğimle kapıyı açarak içeri girdim. Bize en yakın olan yatağa dikkatlice Alice'i bırakıp ısınması için dolaplarda battaniye aramaya başladım.

Açtığım her dolapta karşıma sadece gazlı bezler çıkıyordu ve ben çığlık atmamak için zor duruyordum.

" Siktiğimin okulunda bir tane doğru bir şey olsa şaşarım zaten. " Sinirle söylenerek son dolabı açtığımda içinde sadece bir tane battaniye olduğunu görerek gözlerimi devirdim.

Cimri herifler.

Battaniyeyi alarak sedyede öylece oturmuş kollarını kendine saran Alice'in yanına adımladım.

Elimdeki şeyi açarak arkasından önüne doğru dolayıp vücudunu sıkı sıkı sardım.

Kırmızı burnu ve gözleriyle bakışlarını bana çevirdiğinde ellerimi yanaklarına koydum.

Tanrım buz gibi olmuştu.

Bakışlarımı etrafta gezdirerek ısınmasına yardımcı olacak bir şey aradım ama yoktu.

" Hapşuuu. " Gelen sesle irkilerek bakışlarımı tekrar Alice'e odakladım.

Burnunu çekerek kızaran gözlerini ovuşturduğunda önünde dizlerim üzerine eğilerek yüzünü görmeye çalıştım.

Uzun kirpikleri birbirine yapıştırmıştı ve dudakları titriyordu.

Az önce yaşananlar tekrar aklıma geldiğinde ürperdiğimi hissettim. Bu sefer gerçekten boğuluyordu hemde ikinci kez benim yüzümden.

Bu düşünce tekrar gözlerimin nemlenmesine sebep olduğunda bakışlarımı aşağıya eğdim.

İkinci kez değer verdiğim birini kaybetme korkusu vücudumu sarmıştı ve bu his gerçekten berbattı .

Yanağımda hissettiğim sıcaklık bütün düşüncelerimi bıçak gibi kestiğinde gözlerimi kırpıştırarak alice'e baktım.

Gözlerini şefkatle baş parmağını yanağıma sürttüğünde iç çekmeden edemedim.

" Senin suçun değildi. Kendini suçlama artık. Hem bak ben iyiyim bir şey olmadı. " Söyledikleri içimdeki suçluluk duygusunu yok etmek ister nitelikteydi.

" Benim suçum. Seni dinleyip en başında o çocukla uğraşmasaydım havuza düşmezdim. " Yanağımdaki elini ellerim arasına alıp sıkı sıkı kavradığımda gülümsemeye çalıştı.

ɆVɆⱤɎ₮Ⱨł₦₲ 𝕱𝖔𝖗 Ɱყ ɆVɆⱤɎ₮Ⱨİ₦₲ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin