0.4 : the first crumbs of love, trust and friendship

103 23 313
                                    

18.10.2003

" Neden kahvaltını etmiyorsun Yoongi. " Annemin sesi ile düşüncelerimden kurtularak ona döndüm. " İştahım yok çok . "

Önüme dönüp tabağımdaki peynirden bir dilim ağzıma atarak çiğnemeye çalıştım. Aklım hala dünki rüyamdaydı.

Alice'i sallamam ve kime ait olduğunu tahmin edemediğim fakat bana çok tanıdık gelen seste.

Düşünmemeye çalışarak yemeğime odaklanacağım sırada aklıma gelen şeyle duraksadım.

Gözlerimin önüne daha önce gördüğüm rüya geldiğinde dudaklarım şaşkınlıkla aralandı. Belki de tanrı Alice'i anlayıp ona iyi davranmam için bana o rüyayı gördürmüştür.

Eğer bende rüyamda babamın bana kötü davrandığını görürsem ve nasıl bir his olduğunu bilirsem Alice'i daha iyi anlarım diye  ben o rüyayı görmüşümdür?

" Yoongi geç kalacaksın hadi. " Babam uyarıcı bir tonla söylendiğinde onu onaylayarak tabağımdaki kahvaltılıkları yemeye devam ettim.

Bu gün teyzem hoseoku dişçiye götürdüğü için kahvaltıya gelememişlerdi.  Annemin dediğine göre sabah birden ağrımaya başlayınca apar topar hazırlanıp dişçiye gitmişler.  Bu yüzden ilk iki derse gelemeyecekti Hoseok.

Yemeğimi bitirerek masadan kalkıp önce ellerimi yıkadım ardından da dişlerimi fırçaladım. Bunları yaparken de bu gün Alice'e daha iyi davranmayı aklıma not ettim.

Banyodaki işlerimi bitirip odama geçerek akşamdan hazırladığım çantamı alarak aşağı indim. Babam kapının önünde beni bekleyerek " Bu gün babayla okula gideceksin küçük adam. " Dediğinde " Alice'de bizimle gelebilir mi? " Diyerek ellerimi önümde birleştirdim.

" Alice kim bakalım? " Sorgularcasına bana baktığında gülümseyerek " Daha yeni geldi okula ama Hoseok sayesinde hemen arkadaş olduk. " Dediğimde başımı okşayarak " Peki evlat. " Demişti.

Sevinçle ayakkabılarımı giyerek dışarı çıktım. Çantamı arabanın koltuğuna bırakıp koşarak Alice'in evlerinin önüne gelerek zile bastım.  Bir kaç saniyenin ardından kapıyı yumruk yaptığı eli ile gözlerini ovuşturan Alice açtı. Arkasından annesi de hazırlanmış bir şekilde gelerek " Bir şey mi oldu Yoongi? " Dediğinde kafamı iki yana sallayarak gülümsedim.

" Hayır efendim. Sadece Alice bu gün de bizimle gelebilir mi diye soracaktım. Bu gün bizi babam bırakacak. " Heyecanla beklemeye başladığımda  annesi " Zahmet olmasın dediğinde anında onu reddettim.

" Ne zahmeti efendim. Zaten aynı yere gidiyoruz ayrıca komşuluk bunun için değil midir? "

" Yoongi doğru söylüyor hanımefendi sonuçta komşuyuz. Böyle ufak şeylerin lafı olmaz aramızda bence. " Babam da arkamdan gelerek bana destek çıktığında Alice annesine istek dolu gözlerle bakarak onay bekledi.

Annesi gülümseyerek ona izin verdiğinde heyecanla ayakkabılarını giyerek yanıma geldi. Geri dönüp annesinin yanağına dudaklarını bastırdığında babam eliyle omzumu pat patlayarak arabasına yöneldi.

Alice annesinden ayrılıp elimden tuttuğunda bir an için  elektrik  çarpmış gibi hissettim. Sonrasında elini daha sıkı tutarak adımlamaya başladım.

" Bende sen düşme diye tuttum . " Kıkırdayarak birleşik olan ellerimizi aşağı yukarı salladığında bende ona ayak uydurdum.

Arabanın yanına geldiğimizde kapısını onun için açarak binmesine yardımcı oldum ardından kendim de binerek kapıyı kapattım.

ɆVɆⱤɎ₮Ⱨł₦₲ 𝕱𝖔𝖗 Ɱყ ɆVɆⱤɎ₮Ⱨİ₦₲ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin