19

691 55 29
                                    

Satır arası yorumları görelim bağyanlar, kuru kuru okuyup geçmek yok dkdkdl

*
Bazen, bu kadar güçlü olmak zorunda olmadığımı kendime hatırlatmam gerekiyordu. Ki düşününce, güçlü görüntüsünün arkasına saklanmış bir korkaktım. Aslında öyle bile sayılmazdım, kendimden ödün vermemek için yarattığım basit bir görüntüydü bu sadece.

Evliliğine, ailesine, geleceğine sahip çıkamayan zayıf biriydim. Tüm eksik ve hatalı yönlerine rağmen Zayn bile bir kaç aydır olanları iyi göğüslemişti. Sahip çıkmayı, telafi etmeyi ya da çözmeyi dememişti ama onu reddeden hep bendim. Bundan pişman olup olmadığımı bile bilmiyordum üstelik.

Dün gece Giselle ve boş tehditleri beni pek çok gerçekle yüzleşmek zorunda bırakmıştı ama en ağırı, onun bu savaştan en az hasarla ayrılmış olduğunu fark etmem oldu. Sanki domino taşına tek bir dokunuş bırakmıştı ve yıpranan evliliğimiz kendi sonunu birbirini takip eden hatalarla getirmişti. Birbirine zarar veren sadece Zayn ve ben olmuştuk.

Tüm gece olanları en başından düşünerek durmaksızın ağladım.

Ne yaptığımı, nereye varmaya çalıştığımı bilmiyor, dönüştüğüm kadını tanımıyordum. Zayn'i deli gibi özlüyor, sadece onunla olmak istiyordum ama diğer yandan bana bunu nasıl yapabildiğini de anlayamıyordum.

İşe, dolu bir kafayla ve uykusuz gitmeyi istemesemde kendimle baş başa kaldığım gecenin ardından yola koyuldum. Yolculuk boyunca zihnimi boşaltmaya çalışmış olmama rağmen kafamın içindeki susmak bilmeyen fısıltılar, buna izin vermedi.

Restauranta vardığımda, içeride sadece Zayn ve yardımcı şefi vardı. Onlara sadece başımla selam vererek adımlarımı lavaboya çevirdim. Dün akşamdan sonra, Zayn'in yanında nasıl ayakta kalacağımı bilmiyordum ama bir çaresine bakmalıydım. Beni tanıyordu, bir sorun olduğunu sadece tek bir bakışla bile anlayabilecek kadar hemde. Titrek bir nefes verdim. Yüzüme soğuk suyu bocaladıktan sonra bir parça peçete alarak kurulamış, daha fazla oyalanmadan lavabodan çıkmıştım.

Çıktığım an karşımda Zayn'i görmeyi beklemiyordum. Bir elini cebine yerleştirmiş öylece zemini izlerken kapıdan çıktığımı farkettiğinde bakışları usulca beni buldu.

Üzerinde hep ona çok yakıştırdığım beyaz gömleği, altında ise klasik siyah pantolonu vardı. Saçlarını özenli bir şekilde taramıştı her zamanki gibi ancak henüz mutfak önlüğünü giymemişti. Ona bakarken, özlem duygusunun içimde ne kadar büyük bir yeri kapladığını bir kere daha farkettim. Ancak bu histen kurtulmak adına yüzüme düşen saçları kulağımın arkasına almış ve sorgulayan bakışlarımı ona doğrultmuştum.

"Senin için bir oda hazırladım." dedi sessizliği bozup, bakışlarını suratımda gezdirirken. Başımı uysal bir tavırla sallıyorken "Eskiden depo olarak kullanıyorduk ama uzun zamandır boştu. Gelişin biraz hızlı olunca, daha iyisini yapamadım. Eksikleri zamanla tamamlarız." diyerek devam etti.

Ona içten bir tebessüm vermek istesem bile, hislerimi gizlemeye çalıştığımdan bu zor oldu. Neyse ki, soğuk mizacım yüzünden Zayn bunu farketmedi. Zaten tek amacı, yıktığı her ne varsa yerini doldurmak gibiydi. Ona daha fazla anlamsız bir şekilde bakmamak adına bakışlarımı kaçırdım.

"Teşekkür ederim."

"İyi misin?"

Sorusuyla yeniden ona baktığımda, az önceki düşüncelerimi yok eden ve kalbimi ezen o düşünceli bakışları yüzünde yer edinmiş, öylece beni inceliyordu.

"İyiyim."

"Solgun görünüyorsun."

Sözleri sonrası parmaklarını, yanağıma dokunmak üzere kaldırdı ancak yaptığı şeyi hemen farkettiğinden dokunuşu yanağıma ulaşamadan silinmişti. Bu kalbimde hep hissettiğim o ağrıyı yeniden ortaya çıkardığında Zayn, parmaklarını kapatıp elini yumruk yaparak diğer yanına düşürdü.

betty•malikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin