Eve girdiğimizde sarhoş gibiydim. Öylesine başım dönüyor ve midem bulanıyordu ki. Stres altında olmamdan kaynaklandığını biliyor olmama rağmen, içime bazı kuşkular yerleştiğinde bunu görmezden gelmeyi denedim.Aynı esnada avuç içlerimin terlemesi ve bedenimin titremesi de, gergin olduğumu gösterirdi sonuç olarak.
"Seni, evimizin önünde öpecek cesareti.. sikeyim seni öpebilme cesaretini nasıl buluyor?"
Zayn öfkeyle konuşmaya başladığında gerçekliğe hızlı bir dönüş yaşamıştım. Ona bir bok açıklamak zorunda değildim ama beni kendiyle bir tutmasına engel olmak adına "Duygusal bir zaman geçiriyordu, yaptığı hatayı farkedecektir." dedim.
"Bu mu?" dedi sigarasını yakarken. "Bu kadar mı yani? Bende siktiğimin duygularıyla baş edemiyorum, öpüşüp koklaşmamız mı gerekiyor?"
"Konuyu çarpıtıyorsun. Sanki bizi yatakta basmışsın gibi davranma Zayn." dedim.
Aklım, evin içinde sigara içiyor oluşunda takılı kaldığında bunu pek önemsemeden sigarasından bir kaç nefes çekerek odanın içinde volta atmaya başladı. Onun kadar şaşkın ve gergindim bende. Beklenmedik bir hareketti, olaylar anlık gelişmişti. Bunu da omuzlarıma yüklemesine izin vermeyecektim.
"Evin içinde sigara içme."
Sözlerimle bana döndü.
"Benimle dalga mı geçiyorsun amına koyayım?"
Sakince, bende ona baktım.
"Ayrıca benimle küfürlü de konuşma."
Nihayetinde çileden çıkarak sandalyeye güçlü bir tekme savurduğunda sakinliğimi korumayı denemiştim fakat zordu. Zayn burnundan solurken, öfkesine rağmen sigarayı söndürdüğünde cama ilerlemiş ve araladıktan sonra bana yeniden bakmıştı.
"Oldu mu? Artık asıl problemimize dönebilir miyiz?"
"Sana açık bir ilişkimiz olacağını söyledim ve sende kabul ettin." dedim. Gözlerini kıstı. Kısa bir an, bana vuracağını düşünsem dahi cümlemin devamını beklediğini görebiliyordum. "Yani ortada bir problem yok."
"Düşündüğün gibi geniş mideli bir adam olamayacağım." dedi ellerini beline yerleştirip, bakışlarını üzerimde gezdirirken. "Boşanmak mı istiyorsun Betty, boşanalım o zaman. Ne istiyorsan vereceğim."
"Ne?"
Tepkisi karşısında kalbim hızla atmaya başladığında duruşunu bozmadan beni izlemeyi sürdürdü.
Bu kararı ve tepkisine hazırlıksız yakalanmanın verdiği hararet yüzünden sanki boğazım kurumuştu.
"Eğer karım, onu aldattığımı söylediğimde buna inanıyor ama aksini iddia ettiğimde kesinlikle inanmıyorsa ben neyi kurtarmayı deniyorum ki?" dedi.
"Haklısın."
Başımı kaldırıp gözlerinin içine bakmaya başladım. Kısa bir zamandı bu bakışmamız ama sanki Zayn ve ben, gerçekten o anda bazı zincirlerden kurtulmayı başarmıştık.
Öyleyse neden özgür hissetmiyordum?
"Eşyalarımı toparlarım. Ev istediğin gibi sende kalsın." dedi omuzları düşerken. Sonra sarsak adımlar atarak bulunduğumuz odayı terketti.
Gözlerimin önü buğulanırken neden ağlamak üzere olduğuma kesinlikle bir anlam veremiyorum. İstediğim bu değil miydi? Canını yakmıştım, tek bir dokunuşla bile çileden çıkmıştı. Ve beni bırakıyordu. İstediğim tam da bu değil miydi?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
betty•malik
Fiksi PenggemarBetty, işlerin ne zaman sarpa sardığını biliyorum ama bizi kurtaracağım.