30.Bölüm: "Kalp Katili"

737 35 9
                                        

Bölüm Şarkısı:
Sena Şener- Sevmemeliyiz

^^^"Hazırlanmadın mı daha Süveyda?"Bartu kapıyı birkaç kez çalıp ses gelmediği için direkt odaya girdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

^^^
"Hazırlanmadın mı daha Süveyda?"
Bartu kapıyı birkaç kez çalıp ses gelmediği için direkt odaya girdi. Üzerimdeki siyah elbisemi aynada inceledikten sonra ona döndüm.

"Bartu, odaya niye dalıyorsun hemen?" Yaklaşıp belimden kavradı beni. Yanıma geldiği an kalbime konan kelebekler yine geldi kalbimin tam ortasına. Kollarımı boynuna doladığımda burnumun üzerine öptü. Bir gün ölecek olsam bu, dokunuşlarının etkisinden olacaktı.

"Ne kadar güzelsin, melek gibisin." Utanarak yüzümü boynuna sakladım.

"İltifat etmeyi bırakmazsan düşüp bayılacağım." Hafifçe güldü. Beni kendinden ayırıp yüzümü inceledi.

"Gerginsin?" Bunu inkar etmedim, öyleydim.

"Sevgilimin eski karısı bizi yemeğe davet ediyor ve şu an oraya gidiyoruz. Gergin olmam gayet normal değil mi?" Kolumu nazikçe okşadı.

"İstemiyorsan gitmeyiz, seni zorlamak istemiyorum." Başımı iki yana salladım. Daveti geri çevirmek ayıp bir şeydi, davet ettiyse gidecektik fakat aynı ortamda daha çok bulunmak istemiyordum. Hangi kadın isterdi ki zaten?

"O zaman çıkalım hadi, gitmek istediğin an kalkarız." Hiçbir şey söylemeden bana uzattığı eli tuttum.

"Ecrin ikimizden de önce hazırlandı ve uzun bir süredir kapıda bizi bekliyor." Güldüm. El ele kapıya doğru yürürken Ecrin gülümseyerek boyunun anca yetiştiği kapıyı açtı.

"Sonunda geldiniz, annemi görmek istiyorum artık, çok özledim onu." Onun annesi Seren, sen onun hiçbir şeyi değilsin. Sen onun gözünde bir bakıcıdan fazlası değilsin. Kendini annecilik oyununa kaptırdın iyice.

Kafamdaki sesler bana hükmederken gözlerimi kırpıştırdım ve arabaya bindim.

"Sen iyi olduğuna emin misin Süveyda?" Bartu gözlerimin içine bakarken başımı salladım. Arabayı çalıştırmadan önce aklına gelen şeyle bana döndü.

"Senin için bir şey aldım," Bir kutuyu bana uzatırken telefon olduğunu gördüm. Çok pahalı bir telefondu bu.

"Her şey karıştı, alamadık sana telefon." Ecrin merakla telefona bakarken gülümseyerek incelemesi için ona verdim.

"Aa rengine bak Süveyda abla, mor, çok güzel değil mi?" Rengi güzeldi ama fiyatı da gayet güzeldi. Şu an o kadar gereksiz bir şeydi ki bu telefon..

"Bartu, eve dönünce seninle konuşalım bu telefon meselesini tamam mı?" Ecrinin yanında her hangi bir münakaşa yaşamak istemiyordum. Bartu hiçbir şey söylemeden direksiyonu çevirdi. Kendisi de biliyordu böyle şeylerden hoşlanmadığımı. Ben zaten onun evinde yaşıyordum, üstüne bu kadar şey. Kendimi o kadar kötü hissediyordum ki.

SüveydaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin