20.Bölüm: "Aptal Aşık"

810 38 32
                                    

20.Bölüm: "Aptal Aşık"

Bölüm Şarkısı:Emre Aydın-Afilli Yalnızlık.

Bartu şaşkınlıkla bize bakıyor,olanları anlamaya çalışıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bartu şaşkınlıkla bize bakıyor,olanları anlamaya çalışıyordu.

Selim hızla ellerimizin bağlandığı ipleri çözüp bizi o iğrenç depodan çıkardı.O sırada polisler Barlas'ı arabalarına bindiriyorlardı.

"Ne oluyor lan burada!O iti geberteceğim ben!"
Koluna dokunup onu sakinleştirmeye çalıştığımda beni itmişti.

Ne diyebilirdim ki?Haklıydı..

"Bartu önce sakin ol kardeşim,Ecrini kreşten aldım,arabada şu an.Gidelim sizin eve,her şeyi anlatacağız." dediğinde ben de ona katılmıştım.

Fazla diretmedi ve onayladı.Birlikte arabaya bindiğimizde ben arkaya,Ecrin'in yanına binmiştim.Hırpalandığımı görünce şaşkınlıkla bana baktı.

"Süveyda abla ne oldu sana?"

Hemen bir yalan bulmalıydım!

"Babanla boks yaptık güzelim."
Ne?

"Boks mu?Neden ki?"
İkinci bir şokla sorduğu soruya hemen cevap bulmuştum.

"Öyle,spor işte."

"Evde biz de yapar mıyız?" dediğinde Bartu gülmüştü.Kulaklarım gülüşüne hasret kalmıştı..

"Tehlikeli biraz,büyü sen,yaparız!" dediğimde onayladı beni.

Az sonra o ıssız yerden uzaklaşmış,eve varmıştık.
Yol boyunca Bartu,Ecrini neden bu ıssız yere getirdiğini sorup durmuştu.Selim de her defasında getirecek başka yer olmadığı cevabını vermekten sıkılmamıştı.

Eve girdiğimizde doğruca odalarımıza gitmiştik.Bir duş alıp rahatlayacak,konuşacaktık.

Saçlarımı havluyla kuruladıktan sonra alnımda oluşan yaraya küçük bir yara bandı yapıştırdım ve Bartu'nun odasına doğru gittim.

Yaraları çoktu,pansuman yapılması gerekiyordu ve herhalde duştan çıkmıştır düşüncesiyle odasına girerken onu üstsüz görmeyi hiç beklemiyordum.Saçlarında birikmiş sular çıplak göğsünden akıp giderken gözlerimi kaçırdım.

"Şey..ben pansuman yapmak için gelmiştim de."

"Gerek yok!" diye bir ikazda bulunduğunda omuzlarımı düşürdüm.

"Ama yaralarını sarmam gerek." diye konuştum,aslında kalbinde açtığım yarayı sarmam gerektiğini bilerek.

"Süveyda,beni en çok ne üzer biliyor musun?" dediğinde sessiz kalmıştım.

"Değer verdiklerimin bana ihanet etmesi." diye tamamladı kendi cümlesini.

"Üzülmeyi bırakalım,şu an benim üzülmem umurumda değil bile!Ya size bir şey olsaydı?"

SüveydaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin