Merhaba

22 8 0
                                    

Bir merhabaydı bütün umutları kalplerde yeşerten, kendine yaklaştıran, özünle buluşturan ve seni doğaya karıştıran. Sıcaklığını hissettiğin muhabbet tadında yol alır gibi, bir umudu göğüslemek ve inatla vazgeçmemek. Vazgeçtiğinde çok istemiş olur muyduk? Bir kere vazgeçmekle başlar tüm vazgeçişler. Engeller hayallerinizi örttüğünde, yılmadan tüm kararlılıkla inandığına yürüyünce, ektiğin tohumlar senden emin olmaya başlar. Sen eminsen o tohumlar filizlenir filizlenir, bir de bakmışsın tam karşında kocaman hayalin somut bir gerçeğe dönüşüvermiş. Başarmışsın. Hayallerimizin önüne geçen her bir engel aslında zihnimizin ürünleridir. Zihin başaramayacağını, o işin ya da hayal her neyse sana uygun olmadığını,kapasitenin yetersiz olduğunu ve ‘toplum ne der’ gibi sayısız olumsuzlukları sana tekrar tekrar söyler. Korkularımız, üşengeçliklerimiz de bu duruma imkan sağlar.Kendine güvenmek ve neyi gerçekten istediğimizin farkına varmak işte bu noktada devreye girmeli.İnsanın yapamayacağı gerçekleştiremeyeceği iş yok esasen istedikten ve inandıktan sonra. Zihnin ve duyguların olumsuzluklarından kendimizi sıyırıp adım atmak, kendi özümüzdeki yeteneği görmeye, onu keşfetmeye çalışmak,çabalamak paha biçilemez bir mutluluk kaynağı. Sonuçta hepimizin bir amaç için bu dünyaya geldiğini unutmadan var olma nedenimize yakışır şekilde hayatı selamlamak, yarınlara iyi işler bırakabilmek ve neticesinde hayallerimize kavuşabilmek, ‘mutluluk’ diye nitelendirdiğimiz duyguyu dolu bir anlamla yaşamamıza, hayatımızı istediğimiz gibi şekillendirmemize olanak sağlayacaktır.Yeter ki kendimiz olalım, kendimizi bilelim. ‘Ben ne istiyorum?’ ve  ‘ne için yaşıyorum?’ sorularını kendimize sorup dürüstçe cevaplar almak, kendimizi dinlemek, bize yaptığımız işi coşkuyla istekle yapabilmemizin kapılarını açacaktır. O zaman hayallerimize kocaman bir merhaba…

mezar taşımdaki dört mısraya bakarken ağlayışınaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin