10༄Akaashi Keiji

1.8K 102 179
                                    

--
ʕ•̫͡•ʕ•̫͡•ʔ•̫͡•ʔ•̫͡•ʕ•̫͡•ʔ  Tür:Fluff  ʕ•̫͡•ʔ•̫͡•ʔʕ•̫͡•ʔ•̫͡•ʕ•̫͡•ʔ

* (chi) çare anlamına geliyor. Akaashi Keiji isminin kanjide yazılışında geçiyor. (赤葦 京治)

*Karakteri isteyen esmakei @platonik1bulut @beril_benli hesaplarına teşekkürler. ʕ⁎̯͡⁎ʔ

Koşa koşa trene yetişmeye çalışıyordun. Kesinlikle gitmen gereken bir fan toplantısı vardı. Kendin için gitmiyordun maalesef. Her ne kadar gelecek olan mangaka favorilerinden olsa da iş için gidiyordun.

Üniversitede ailenden gelen paranın yeterli gelmediğini çok erken tecrübe ettiğinden ekstra bir iş yapman gerektiğini düşündün. Deneyim ya da uzmanlık şartı koymayan bir iş bulmak için çok uğraşmıştın. Ve işte şimdi 4 yıldır bir güvenlik firmasında ünlülerin toplantıları, davetleri, lansmanları için korumalık yapıyordun.

Metro saat 08.15'te kalkmalıydı ve sen istasyona girdiğinde saat 08.14'tü. Trenin önüne geldiğinde hızlıca içeri girdin. Senden 2 saniye sonra bir oğlan içeri girmişti. İkiniz de elleriniz dizlerine dayalı bir şekilde nefesinizi toparlamaya çalışıyordunuz.

Kapılat kapandıktan sonra tren harekete geçti. Sen vücudunu dikleştirmiş ama oğlan hâlâ nefesini toparlayamamıştı. Raylarda ufak bir sıkıntı olduğundan beklenmedik bir anda tren sarsıldı. Tren sarsıldığında yanındaki oğlan dengesini sağlayamadığından düşmüştü.

Bunca zaman yüzündeki mimikleri saklamayı öğrenmiştin. Sinirlensen de belli etmemek en iyi olduğun konuydu. Gülmeni de tutabiliyordun. Ama önünde birisi düştüğü zaman...Önünde birisi düştüğünde gülmeni asla bastıramıyordun. Ne kadar tutmaya çalışırsan tut en iyi ihtimalle gülümsüyordun.

Gülmeni bastırmaya çalışırken yerdeki adama elini uzatıp kalkmasına yardım ettin.

"İyi misiniz efendim?" Dudaklarını birbirine o kadar bastırıyordun ki dediğin şey tam anlaşılmamıştı.

"Komik mi hanımefendi? Neye gülüyorsunuz?" Yüzü çok ciddiydi. Durum da ciddi bir durumdu. Ama lanet olsun ki gülmemek elinde değildi. Elini ağzına bastırıp gülmeni bastırmaya çalışıyordun fakat nafile. Düştüğü sahne gözünün önünden gitmiyordu.

"Hahhaha-Hayır beyefendi asla! Çok özür dilerim. Kendimi tutamıyorum." Adamın yüzündeki ciddiyet dağılıp içi ısıtan bir gülümseme bahşetti.

"Kafa buluyordum. Asıl ben özür dilerim." Pantolonunun üstündeki tozları silkeledikten sonra ayağı kalkıp boş koltukları işaret etti.

"Oturmak istemez miydiniz?"

"Ahh teşekkür ederim." Yan yana olacak şekilde boş koltuklara oturdunuz. Çantandan geç kalmak pahasına aldığın weekly shonen jump'ı çıkarıp beklediğin serinin yeni bölümünü okumaya başladın.

Mangakanın hayran toplantısı olacağından bu haftaki bölümü kısa tuttuğunu biliyordun. Ama bu kadar kısa olacağını hiç düşünmemiştin. Biraz(!) sinirlenmiş bir şekilde dergiyi kapatıp çantana attın. Ardından basılmış olan ilk cildi çıkarıp okumaya başladın.

Haikyuu One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin