🌸
Okul çıkışı Barın'la eve dönüyorduk. Biraz Ebru hakkında konuştuk ve bana ondan ne zaman hoşlanmaya başladığını ve benzeri konuları anlattı.
Biz eve geldiğimizde anne ve babamın da evde olduğunu gördük ve biraz şaşırdık işleri erken bitmiş olmalıydı. Onlar da bizim eve birlikte gelmemize ve hatta muhabbet etmemize bir o kadar şaşırmış görünüyorlardı.
"Bunlar bizim çocuklarımız mı hayatım?" Diyen anneme gülmeden edemedik.
"Sana demiştim karıcım, kardeş onlar hep kavga edecek değiller ya." Diyen babam konuyu kapatmıştı.
Yukarıya odalarımıza gidip üzerimizi değiştirdik. Birlikte bahçeye indiğimizde hafif rüzgarın olduğunu ama çok fazla rahatsız etmediğini fark edince bahçede oturmaya karar verdik.
Sallanan hamakla uykumun geldiğini fark ediyordum. Yanımda uzanan Barın'ın omzuna kafamı yerleştirip gözlerimi kapattım. Onun da benden farksız olduğunu, uyukladığını fark ettim.
Bize doğru yaklaşan sesleri duysam da tepki veremiyordum. Uykunun içine daldığıma tamamen emin oluncaysa da hiçbir ses duymuyordum.
●●
"Dikkat et hayatım" diyen annemin sesini az çok anımsıyordum, sırtımda ve bacaklarımda bulun kollarınsa babama ait olduğunu hissetmiştim.
Babamın beni yumuşak bir yere bıraktığını anlayinca yatağıma geldiğimi anladım. Ağzımı açıp tek kelime edemiyordum. Odada hafif bir aydınlanma oldu tahminimce babam abajuru açmıştı, şakaklarımda hissettiğim öpücükle babamın odadan çıkacağını anlamıştım.
●●
Sabah erkenden uyandığımda kendimi zinde ve mutlu hissediyordum. Saate baktığımda 06.45 olduğunu gördüm. Yerimde gerinip kendimi biraz esnettiğimde daha iyiydim.
Yavaşça yataktan kalkıp lavoboya doğru yol aldım. Elimi yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladıktan sonra odama geri döndüm.
Telefonumu elime alıp Aras'a günaydın mesajı atmayı hedefliyordum ki bir bildirim geldi.
Aras'tan...
Allah'ım kalp kalbe karşı demek ki. Hissettiyse ona mesaj atacağımı, neyse.
Aras ile olan sohbet sayfamızı açtığımda Aras'ın mesajını görmemle gülümsemem bir oldu.
Aras: Günaydın güzellik.
Allah'ım yicem bir insan sabahın bu saatinde de tatlı olamaz ama.
AA: Günaydın yakışıklı, tam elime telefonu aldım sana mesaj atacaktım ki sen attın. Kalp kalbe karşıymış demek ki.
Aras: Hissettiysem demek ki.
AA: Demek ki...
Aras: Ee kim olduğuna dair bir ipucu daha istiyorum. En azından biraz işimi kolaylaştır.
AA: Sana bu güzel sabahın hatrına çok güzel bir bilgi daha vericem. Ama öyle böyle değil, çok sağlam bir bilgi.
Aras: Bekliyorum.
AA: Bölümüm sayısal.
Aras: Gerçekten mi? O zaman sana çıkan yolda son bir adımın kaldı anonimcim, bekle.
AA: Sabırsızlıkla bekliyorum. Ben hazırlanayım, malum okul var ve hoşlandığım çocuk beni arıyor da az biraz özen gösteriyim kendime bari.
Aras: Hadi bana fotoğraf at, mesela elin. Ellerin çok güzel bu arada.
AA: Bak çocuk kalbime mi indirmeyi amaçlıyorsun?
AA: Hayır amacın buysa, amacına ulaşmak üzeresin. Bil isterim.
Aras: Amacım kalbine indirmek falan değil tabi ki.
Aras: Sadece bu aralar kendime iyi gelen şeyler yapmaya özen gösteriyorum.
Aras: Ve seninle konuşmak da başı çekiyor.
Son attığı mesajları tekrar tekrar okuyup yatağımın tepesinde tepiniyordum.
Bu çocuk gerçekten kalbime indirecekti.
AA: Sen beni kalpten götürmeden ben sana bir günaydın fotoğrafı atayım, bir de acilen kahvaltımı yapıyim.
AA: Malum, bir an önce okula gelmem için muhteşem sebeplerim var. Mesela sen.
Aras: Gel gel, merakla bekliyorum.
AA: Sen beklersin de ben gelmez miyim he, gelmez miyim????????????
Aras: E hadi at, bekliyorum. Bakarsın ben de atarım ;)
AA:
AA: Biliyorum ojelerim mükemmel, biliyorum bende mükemmelim, tamam tamam iltifata gerek yok dssdsdddsdss
Aras: Hadi çabuk gel, daha kim olduğunu bulmaya çalışacağım, bekliyorum.
AA: Uça uça geliyorum...
Hemen hazırlanıp aşağıya indim. Annem ve babam çoktan kahvaltılarını etmişler kalkıyorlardı.
Barkın da arkamdan inerken anne ve babama 'günaydın' diyerek masaya oturduk. Kısa bir kahvaltının ardından okula doğru yürüyorduk.
Barkın'a dönüp: " Bugün bizimkilerle takılıcaz okul çıkışı Ebru'da gelecek, gel istersen?" Diyerek bir teklif sunduğumda ikizimin resmen gözlerinin içi parlamıştı.
Bu fikre bayıldığını bana minnetle ve mutlulukla bakan gözlerinden anlayabiliyordum.
Okulun dış kapısından içeri girdiğimizde yanağıma konan öpücükle neye uğradışımı şaşırıp kafamı yanımdaki antilopa diktim.
Ne yani, neydi şimdi bu, bu kadar insanın içinde yapılacak iş miydi??? Gözlerim ileride bankta oturan Aras'la kesiştiğinde an'dan kopmak istedim.
Bu kadarı da olmazdı...
🌙
Selam güzellikler. Bu bölümü gece yazıyorum. Hikayelerimi hâlâ daha okumaya devam ediyor musunuz bilmiyorum ama ilk günden bu yana takip eden, okuyan ve yorum yapan tüm okuyucularımı kocaman öpüyorum.
Olaylar biraz hızlı geçecek çünkü size yaz sonunda kitabı bitirme sözüm vardı ama malesef.
Okullar açılmadan güzel bir finalle bu şahane kitabımızı taçlandıracağımızı düşünüyorum.
Çok kalp güzellikler, iyi ki varsınız, iyi ki hayallerimize dahil oldunuz💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aden ~texting
Short StoryGizli numara: Belki uyanırız bi sahilde Gizli numara: Dur konuşma uzat ellerini sakince Gizli numara: Anlatayım en basit tabirle Gizli numara: Vurunca aşk sanki kalbim her gün tatilde... Aras: Pardon, anlamadım? Gizli numara: Diyorum ki, olur muy...