Gizli numara: Belki uyanırız bi sahilde
Gizli numara: Dur konuşma uzat ellerini sakince
Gizli numara: Anlatayım en basit tabirle
Gizli numara: Vurunca aşk sanki kalbim her gün tatilde...
Aras: Pardon, anlamadım?
Gizli numara: Diyorum ki, olur muy...
"Ya sen kafayı mı yedin, yiceksin şimdi benden şamarı, sen beni evde böyle sevmezsin, ne demeye milletin içinde şap şup öpüyorsun rezil oldum millete iyi mi!"
Anın şokunu üzerimden atıp bir yandan yanımda kahkaha atan ikizime kızıyordum.
Onu okul çıkışı planımıza dahil ettiğim için çok sevinmişti, bunu da sağolsun çok güzel fark ettirmişti.
"Sen varya sen, bir tanesin bir. Canım ikizim benim." Diyerek saçlarıma daha kısa ve küçük bir öpücük bırakıp sınıfına ilerledi.
Her ne kadar sinirlenmiş gibi görünsem de aslında Barkın'a olan düşkünlüğümü biliyordum.
Onun iyi olması adına çok şeyi göze alabilirdim. O yüzden suratımda biricik ikizimi sabah sabah mutlu etmiş olmamın getirisi olan tebessüm çoktan kendine yer edinmişti.
Sınıfa ilerleyip sıraya çantamı bıraktığımda sınıfın her zamanki gibi olduğunu birkez daha fark etmemle gözlerimi devirdim.
Ya bu sınıf neden bu kadar sıkıcı ki, hiç aksiyon yok. Diğer sınıflar hep bir kavga bir gürültü. Millet birbirini yiyor. Bizim sınıfa bakıyorum ya test çözüyorlar ya uyuyorlar.
Allah'ım aksiyon ve kaostan besleniyorum diye mi beni cezalandırıyorsun yarabbim.
Yanıma gelen Atahan'la nasıl olduğuna dair biraz muhabbet ettikten sonra çalan zil ile biyoloji kitaplarımızı çıkarıp dersin hazırlığını yaptık.
Sınıfa giren hocayla ders başlamış oldu...
**** Dolu dolu dört dersin ardından şu an öğle arasındaydık bizimkiler ile birlikte okulun yanındaki bir kafede bir şeyler atıştırıyorduk.
Alin ve Atahan salata tercih ederken Bora ve ben hamburger tercih etmiştik.
Biz tam yemeklerimize odaklanıp büyük bir aşkla yemeye başlarken kapıdan giren Araslar ile yediğim yemek bir nevi boğazımda kaldı diyebilirim. Ben öksürmeye başlayınca bizimkiler de ellerindeki yemekleri bırakıp iyi olup olmadığımı kontrol ediyorlardı.
Herkesi iyi olduğuma inandırdıktan sonra bizimkilere Aras, Berfin ve Berk'in burada olduğunu söyleyerek az önceki durumun nedenini açıklamış oldum.
Buğra bugün ailesi ile bir etkinliğe katılacağı için okula gelmemişti.
Yanımdaki Bora uslu durmayıp Berk ve Aras'a seslenince oturduğumuz yerde Bora'nın bacağını sıkarak uyarı vermiştim ama kendisinin ne kadar anladığı muammaydı.
Bize doğru yaklaşan çocuklara 'bize katılsanıza' diyerek fikrini sunan Bora'yı onaylayan mırıltılar döktük bizde.
Aras'lar bu teklifi onaylayınca masamızın yanına bir masa daha çekerek üçerli şekilde oturduk. Berfin ve Atahan, Alin ve Bora bir de ben ve Aras karşılıklı oturuyorduk Berk ise en başa oturmuştu.
Evet gerçekten çocuğun yüzüne bakınca bile kalp krizi geçiren ben şimdi karşılıklı yemek yiyecektim. Ah Atahan ah ne vardı sanki karşımdan kalktın???
Çocuklar da siparişlerini verince yemeklerimize odaklandık ve yemeye başladık.
Aras'la karşılıklı yemek yediğime inanamıyordum. Biz yemek yemeye devam ederken Aras'ın telefonunu eline aldığını fark edince ona odaklandım.
Birine yazıyordu ama kime yazdığını göremedim, masadan bildirim sesi gelmeye başlayınca kime yazdığını anlamış oldum. Masadaki herkesin gözü benim telefonuma kaydı, Aras'ınkiler ise direkt gözlerimin içine...
🌙
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
1,372 beğeni, 251 yorum @Aras_Zrlu: Biraz soğuk, ama güzel🍁🍂
Herkese selam! Çok uzun bir ara oldu yine. Okuduğunuz sürece buralardayım. Çok önemli sınavlarım, hayata atılmakla ilgili ciddi problemlerimin olduğu bir dönemden geçiyorum. Umarım buraya yeteri kadar vakit ayırabilirim ve burada biraz olsun kafamı dinleyebilirim. Hepinizi çok öpüyorum 😘
Bir sonraki bölümümüz İnstagram bölümü, sizi çok bekletmemeye çalışıcam. Kendinize iyi bakın💕
