Phosphenes

°18°

3.Kişiden
Hyunjin telaş içinde yerdeki Seungmin'i çok sarsmamaya dikkat ederek kucağına aldı.

Çocuğa bir süre seslense de asla tepki alamaması ile oldukça korkmuştu. Hyunjin çocuğu arabasına kadar götürdü ve zorlanarak da olsa arka kapıyı açıp dikkatlice koltuklara yatırdı.

Arabanın ön tarafına ilerleyip sürücü kapısını açtı ve bindi. Arabayı çalıştırmadan önce telefonundan Chan'ı bulup arama tuşuna bastı ve hoparlöre alıp telefonu sesinin ulaşabileceği bir yere koydu. Arabayı çalıştırdığında Chan telefonu açmıştı.

"Efendim Hyun?"

"Hyung acil durum!"

"Ne? Ne oldu?"

"Min! Minnie bayıldı!"

"Ne? Nasıl oldu? Düzgünce anlat çabuk!"

"Biz ikimiz piknik için orman alana geldik. Parkı görünce de biraz orada oynayalım dedik. Adamın biri gelip Seung'u çekiştirmeye başladı ben daha ne olduğunu anlamazken Seungmin yere düştü ve aslında tehlikeli bir düşüş değildi ama sanırım beyni sarsıntıya dayanamadı. Şimdi hastaneye doğru yola çıktım. Hyung korkuyorum bir şey olmaz değil mi?"

"İnan bende bilmiyorum! Ben beyin cerrahı Bay Joon'un yanına gidiyorum hemen. Jeong da Seungmin'in doktorunun yanına gidiyor şimdi. Ben Seung için hemen bir oda ayarlatayım. Dikkatli gel tamam mı? Daha da sarsma onu."

"Tamam Hyung. Yardımların için çok teşekkür ederim. "

"Hyun sen ve Seung benim minik kardeşlerimsiniz daima sizin yanınızda olacağım bunu unutma! Dikkatli gel. Yola odaklan, kapatıyorum!"

Chan telefonu kapattığında Hyujin biraz daha yola odaklandı ve çok uzak olmadığı hastane yolunda dikkatle ilerlemeye başladı.

Hyunjin'in aramasını kapatan Chan ise telaşla odasından dışarı fırladı. Konuşmanın başından beri yanında olan sevgilisi olayı duyunca zaten hemen Seungmin'in doktorunun yanına fırlamıştı.

Chan Bay Joon ile konuştuğunda bunun kötü olmayacağını, beyin cerrahının bu duruma bakacağı bir şey olmadığını ifade etti.

Chan biraz olsun rahatlayarak sevgilisinin gittiği, Seungmin'in doktorunun odasına adımladı bu defa.

Kapıyı çalıp gel komutunu işittikten sonra içeri girdi. Telaşlı sevgilisinin yüzüne bakarken doktora hafifçe selam vermişti.

"Bay Yang bir şeyler anlattı ama ben yine de Bay Kim'i görmeden bir şeyler demenin doğru olduğunu düşünmüyorum."

"Anladım. Peki biz çıkalım Hyunjin yakında burada olur Seungmin ile. Onlar geldiğinde bizde öğreniriz. Teşekkürler."

"İyi günler Bay Bang."

İkili dışarı çıkarken Jeongin Chan'a göre oldukça telaşlıydı ve bu yüzünden okunuyordu.

"Bebeğim lütfen biraz sakinleş bak kötü bir şey demediler. Bay Joon beynindeki sarsıntının kötü bir şey olmayacağını söyledi. Belki hafızası ile ilgilidir."

"Ama Channie ya hafızasını yeniden kaybederse..."

"Hayatım sürekli kötü düşünerek bir yere varamayız. Bakarsın her şeyi hatırlar ve olaylar çözülür hm?"

"Öyle mi diyorsun?"

"Evet bebeğim. Hadi odamıza gidelim sen bir şeyler ye sabahtan beri doğru düzgün bir şey de yemedin zaten."