-0.4-

26.9K 1.8K 1.8K
                                    

"Jeongguk! Geç kalıyoruz miniğim!"

Üzerimdeki kıyafetleri son kez düzeltip merdivenlerden apar topar inen bebeğime baktım.

"Düşeceksin, yavaş ol."

"Niye uyandırmadın beni?! Geç kalacağım ya, uf!"

Göğsüme hafifçe vurup evden dışarı çıktığında kıkırdayıp kapıyı kapattım. Önden önden, koşarak gidiyordu.

Dünkü aşka gelmesinden sonra zorla yatırmıştım onu. Üzerime atlayıp duruyordu, beni tahrik etmek için elinden geleni yapmıştı.

Saçları birbirine girmiş, üzerindeki gömleğin düğmelerini iliklemeye çalışırken koştura koştura okuluna gidiyordu. Çantasını sırtıma atıp keyifle yürümeye başladım arkasından. Geç kalıyoruz dedikten sonra hiç saatin kaç olduğunu sormamıştı, derse girmesine yaklaşık on beş dakika vardı.

"Taehyung! Hızlı olsana! Geç kalacağım!"

"Onu gece geç uyumadan önce düşünecektin miniğim. Ayrıca, geç falan kalmıyoruz."

"Dersin başladı dedin!?"

"Daha on beş dakikan var~"

Bir anda durup arkasına döndü. Şirince gülümseyip postalımın ucunu yere sürttüğümde gözlerini kapatıp derin bir nefes verdi.

"Beni kandırdın!"

"Sen de kandırılmaya çok müsaitsin ama!"

Koşup üzerime atladığında gür bir kahkaha atıp ince parmaklarından saçlarımı kurtarmaya çalıştım. Jeongguk ile birlikteyken hareketlerime oldukça fazla dikkat ediyordum. En ufak bir dikkatsizliğimle fena şekilde incitebilirdim onu. Gücümün bir sınırı yoktu, ona kırılgan bir bebek gibi davranıyordum.

Parmaklarını tutup dudaklarıma bastırdım, alnını göğsüme yasladığında etraftaki bakışlar umurumuzda bile değildi. Biz böyleydik, omegam benim her şeyimdi. Kimsenin bana davranamayacağı şekilde davranıyordu. Düşmanlarım gözlerimin içine bakmaya dahi korkarken o saçlarımı çekiştirip kollarımı ısırabiliyordu. Türümden korkup çekinmemesi, beni kendine eş olarak görmesi öyle hoşuma gidiyordu ki.

Jeongguk yerinde hafifçe kıpırdandığında bakışlarım üzerimizdeki gözlerde gezindi, anında kendi işlerine geri döndüler.

Jeongguk elimi sıkı sıkı tutup yürümeye başladığında peşine takıldım, sakince yürüyorduk şimdi.

"Dün, dediklerimde ciddiydim Taehyung. Belki beni kâle almadın ama, çok ciddiydim."

"Jeongguk, iki gün önce korktuğunu söyledin. İki dengesiz birbirimizi bulmuşuz, harikayız, ama ben emin olamıyorum. İnan bana, brlki de senden daha çok istiyorum ama anlık gaza gelip de pişman olmsnı istemiyorum."

"Taehyung'um, sana daha evvel de dedim. Seninle mühürlenmekten de, çocuğunu taşımaktan da pişman olmam. O günden sonra Jimin ile biraz sohbet ettik. Bana çok güzel şeyler söyledi. Alfası peşinde dolanıyormuş hep, bebeğini hissetmek olağanüstü bir duyguymuş. Ben, istemsizce onun yerine kendimi koydum, gözümün önüne gelen resimler çok güzeldi. O gün anladım sanırım, korkuyla daha nereye kadar devam edeceğim? Sen de kendini eşine saklamak istediğin için reşitliğinden beri kimseyle birlikte olmadın, sana bunu daha fazla yapamam. Kurdun canımı mı yakar, varsın yaksın. Senden gelecek her şey kabulüm. Hem, belki de fazla üzerime gelmez, omegasını çok seviyor çünkü."

Dudaklarımı birbirine bastırıp aşkla baktım güzel yüzüne. Şirince sallanıyordu yerinde, dudaklarını büzüp tek bir noktaya dalıyor, ardından gül yüzünde tebessümler filizleniyordu.

Delta×Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin