Ben az önce doğru mu duymuştum? Serkan, Burak'la kuzen olduğunu mu söylemişti? Anlamamış gibi bakarak "Nasıl yani" diye sordum.
O da gayet rahat bir tavırla "Evet, kendisi teyzemin oğlu oluyor. Aslında bende yeni öğrendim" dedi.
Serkan iyice kafamı karıştırıyordu. Gittikçe şaşırtıyor daha da gizemli bir insan oluyordu. Ve bütün bunlar benim onu daha çok merak etmeme yol açıyordu.
Serkan yanımızdan ayrıldıktan sonra Arsu bana döndü ve "Irmak, sen Serkan'ı daha önce görmüş olabilir misin, yani Burak ile çıkarken" diye sordu. O anki şokla bu hiç aklıma gelmediği için birden Arsu böyle bir soru sorunca afallamıştım haliyle. Gerçekten de hiç mi denk gelmemiştik Serkan'la? Bu soru üzerine Burak'la çıktığımız günden ayrıldığımız güne kadar Burak'ın beni tanıştırdığı kişileri düşünmeye başladım. Ve düşündükçe tanıştığım kişilerin arasında Serkan'ın olmadığını hatırladım. Sanırım Serkan gerçekten haklıydı. Birbirlerinin kuzenleri olduklarını yeni öğrenmişlerdi. Bu yüzden Burak'la çıkarken onu tanımıyordum. Biz kızlarla bunları konuşurken öğretmen sınıfa girdi ve ders başladı.
***********************************************************************************************
Öğle arasına çıktığımızda kızlarla yemeği okulun yanındaki kafelerin birinde yemeğe karar verdik. Gittiğimiz kafe daha çok vejetaryen yemekler yapan bir yerdi. Arsu vejetaryen olduğu için bazen öğle yemeklerini bu kafede yerdik. Bugünde yapacağımız gibi...
Kafeye vardığımıza otoparkta Kaan'ın motosikletini ve Burak'ın arabasını gördüm. Onlarda öğle yemeği için burayı seçmişlerdi. Buna şaşırmıştım. Aslında şaşırdığım şey onların burada yemek yemesi değil Burak'ın vejetaryen yemek yemesiydi. Çünkü Burak içinde et ya da tavuk olmayan yemekleri yemeyi tercih eden birisi değildi. Bu tarz yemekler onun en son seçeneği olurdu. Burak'ın buraya neden gelmiş olabileceğini düşünmenin bana iyi gelmediğini fark ettikten sonra modumu yükseltip arabadan indim. Aynı mekanda bulunacak olsak da o orada yokmuş gibi ya da benim için bir yabancıymış gibi davranabilirdim. Böylece öğle arasında, biten ilişkim için üzülmeyi bırakıp keyifli bir yarım saat geçirebilirdim. Kafenin kapısından içeri girdikten sonra derin bir nefes alıp kızlarla beraber boş masa aramaya koyulduk. Oturacağımız masayı bulduktan sonra sipariş vermek için garsonu beklemeye başladık. Kafe yoğun olduğu için garsonu çağırmamız gerektiğini fark ettikten sonra etrafa bakınmaya başladım kızlarla birlikte. O esnada Burak ve Kaan'ın masasında Serkan ve sınıftan bir çocuğunda oturduğunu gördüm. Burak havanın kapalı olmasına rağmen güneş gözlüklerini takmış, elindeki telefonuyla ilgileniyordu. Üzerinde bej-beyaz renkli ekoseli bir mont vardı. Bu mont onun tarzı değildi. En azından benim tanıdığım Burak'ın değildi. Sağ kolunda ise kahverengi bir saat vardı. "Benim ona geçen seneki hediye ettiğim saate ne kadar benziyor" diye geçirdim içimden. Belki de o saatti kolundaki. Böyle düşündükçe aklıma Burak'ın geçen seneki doğum günü geldi. O gün ilk kez Burak'a sürpriz yapmıştım. Gece yarısı evlerinin oradaki parkta buluşmuştuk. Kasım ayının son günleri olduğu için havada kar soğuğuna benzer bir soğukluk vardı. Benim üzerimde siyah crop triko kazak onun üzerinde ise sarı boğazlı kazak ve üstündeki kazaktan daha açık renk sarı bir mont vardı. Burak için aldığım doğum günü pastasının mumlarını hazırlayabilmek için montumu oturduğum banka koymuştum. Burak pastanın üstündeki mumları üfleyecekken yağmur yağmaya başlamış ve tüm mumlar yağan yağmurla beraber kendiliğinden sönmüştü. Burak'la mumların söndüğünü görünce birbirimize bakıp gülmeye başlamıştık. Yağmur yağdıkça benim makyajım akıyor onun ise saçları bozuluyordu. Birbirimizin bu halini gördükçe daha çok gülüyorduk. Sonra dayanamayıp "Sana ilk kez sürpriz yapmak istedim onu da elime yüzüme bulaştırdım" diye söylendim. O da gözlerimin içine bakıp "Çok güzel bir sürprizdi, çok teşekkür ederim aşkım" dedi ve bana sarıldı. Bir süre öyle kalmıştık, ta ki şimşek çakıp gök gürüldeyene kadar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARAMI SARAN AŞK
Chick-LitBir genç kızın doğum gününde hayatıyla ilgili en önemli gerçeği öğrenmesi ona nasıl hissettirir? Aynı zamanda en yakın arkadaşının sırtından vurması ve sevgilisinin ihanetine uğramasıyla nasıl dimdik ayakta kalabilir? 18 yaşına girdiği gün hayatının...