TESADÜF

5. Bölüm : Hayal Kırıklıgı

Yeni bölüm geldiii. YGS dolayısıyla biraz gecikti haklısınız; ama inanın ki bu haftam çok yogun geçti. Bu arada medyada Kayra ve Deniz'in abisi var. Şimdi hiç vakit kaybetmeden bölüme geçin ve okuyun. Lütfen oylarınızı ve yorumlarınızı esirgemeyin. Seven/sevmeyen, okuyan/okumayan herkese teşekkür ederek yorumlarınızı ve oylarınızı bölüm sonunda bekliyorum. Şimdi keyifli okumalaar.
***

Ben caddeye dogru bakarken Eylül kahvesini içiyordu. Bir şeyi höpürdeterek içmesinden rahatsız oluyordum ama bu hayatta en yakınım oldugu için bunu ona bir türlü söyleyemiyordum. Aslında alıngan bir yapısı yoktu. Söylesem alınmazdı, onu da biliyordum fakat söyleyemiyordum işte. Bu sesten azıcık olsun uzaklaşmak için telefonumu elime aldım. Menüde gezerken istemeyerek de olsa Twitter'a girip Deniz'in profiline baktım ama hala istegimi kabul etmemişti. Eylül'ünkini kabul etmişti ama benimkini etmemişti. Hadi Eylül'e aşık desem, peki ya bana hastanedeki o bakışı ? O gün tesadüfen ikimizin de aynı ayakkabıları giymesi ? Hadi onları da geçtim, peki ya birbirim-

- "Merhabaa."

Kafamı kaldırdıgımda karşımda durup "Merhaba." diyen kişinin Deniz oldugunu gördüm. Hani hastanede gördügüm çocuk. Hani onu bulmak için Google Maps'i talan ettigimiz çocuk. Hani... Ah... Karşımdaki Deniz'di işte. Deniz Erberk. Gelecekteki çocuklarımın babası...

Sonunda şaşkın ve heyecanlı bir şekilde gülerek "Merhaba Deniz." diyebildim. Eylül de sıradan bir merhaba dedi.

- "O zaman oturuyorum buraya." deyip Eylül'ün yanındaki sandalyeye oturdu. Yine inanılmaz yakışıklı ve inanılmaz tarz görünüyordu. Ben Deniz'e kör kütük aşık bir ifadeyle bakarken sanırım Eylül olayın farkına vardı ve saglam ayagıyla masanın altından bana bir tekme savurdu.

- "Aaaa ne vuruyorsun ?!"

- "Sen. Gerçekten. Hakiki. Malsın Derya. Bravo." deyip 3 kere samimiyetsiz bir şekilde alkışladı. Bu sırada Deniz de Eylül'e bakarak güldü. Eylül'ün beni küçük düşürme amacı neydi ? Bilerek mi yaptı ? Yoksa o da mı Deniz'den hoşlanmaya başladı ?!

Allah'ım ben ne yapıyorum ?! Derya kendine gel. Şu an çok heyecanlısın. Bu yüzden saçmalıyorsun. En iyisi biraz sus ve Eylül'ün olayı toparlamasını izle.

- "Deniz gerçekten her şey için çok teşekkür ederim. Kimsenin yapmadıgını yaptın. Belki de o gün yanıma sen gelmeseydin ben şu an daha kötü bir durumda olabilirdim. Tekrardan teşekkür ederim."

Deniz güldü ve elini Eylül'ün omzuna atarak

- "Ahhh abartma işte. Alt tarafı o sabah diger iki sınavından da düşük aldıgım Cografya sınavını kaçırdım ve devamsızlıgım 9.5 gün oldu." dedi.

Deniz'in eli hala Eylül'ün omzundaydı ve Eylül'de bundan oldukça hoşnut görünüyordu. Şu an olaylara kesinlikle objektif bakamıyordum. Beni unutmuş gibi sohbet edip gülüşüyorlardı. Bense bir Eylül'e bir Deniz'e bakıyordum. En son dayanamayıp
- " Ben bir lavaboya gideyim." dedim.

- " İstersen yanında geleyim diyecegim ama bu ayakla imkansız."

- "Tuvaletimi tek başıma yapabilicek yaştayım Eylül. Beni düşündügün için teşekkür ederim." dedim ve masadan telefonumla çantamı sertçe alarak wcye dogru arkama bakmadan gittim.

DENİZ'İN AGZINDAN

Eylül ne kadar sıcakkanlı ve sempatik ise, Derya da o kadar soguktu. Dogal olarak Eylül'le sohbet etmeye başladım. Benim kız versiyonum gibiydi. Dinledigimiz müzik türünden izledigimiz dizilere kadar aynıydık. Ne yalan söyleyeyim, bu beni Eylül'e dogru biraz çekmeye başlamıştı. Biz Eylül'le izledigimiz bir dizinin yeni bölümünde ne olacagını tahmin etmeye çalışırken, Derya masadan Eylül'e sert bir çıkış yaparak lavaboya gitti. İkimiz de şaşırdık kaldık. Bu kızın nesi vardı böyle ? Tuhaf tuhaf bakmalar, sohbetimize katılmayıp kendini dışlamalar, aniden masadan kalkmalar falan... Hem hastanede de bana aynı şekilde bakıyordu. Bu kızın gözlerinde bir problem mi vardı acaba ?