9.DİLHUN

77 38 114
                                    

Merhaba sevgili sevgililerim.
Umarım hikayemin bu bölümünü severek okursunuz. Yorumlarınızı çok merak ediyorum.

Buraya tarih bırakırsanız mutlu olurum. Bende hemen bırakıyorum.

29 Ağustos Pazar 2021 de sizler için bu satırları yazıyorum:)

🦋🕯️

Dilhun:Kalbi yaralı,içi kan ağlayan,büyük üzüntü içinde olan.

Güneş tüm parlaklığı ile yüzüme vururken,gözlerimi açamayacak kadar yorgundum.Yavaş yavaş gözlerim araladığında,bir soluk ile yatakta doğruldum.Aklıma bugün Batı'nın hastaneye gideceği geldi ve gözlerim daha da açıldı.

Komidinde duran telefonumu aldım ve Batı'nın numarasını aradım.Telefon uzun süre çaldı fakat açmadı.İçimde bir yerleri merak duyguları sarıp,sarmalamıştı.
Hızla ayaklandım dolabımdan rastgele bir elbiseyi üzerime giydim.Ayağıma da beyaz converse ayakkabımı giydim ve çantamı alıp evden fırladım.

Onu orada yalnız bırakamazdım.Yıllarca her şey ile tek başına mücadele etmiş birini böyle bir günde bir kez daha tek bırakamam.

Her şeyden önemlisi hayatıma girdiği günden beri her koşulda bana destek olan birini,hastanede kimsesiz,desteksiz bırakmam doğru olmaz.

Hastaneye gitmek için hemen taksi durağına gittim.Sıradaki arabaya bindim ve hastaneye doğru yola çıktım.Dakika başı umarım çok geç kalmamışımdır demekten başka hiç bir çarem yoktu.Tek dileğim o doktora muayene olmaya girmeden önce oraya yetişmiş olmaktı.

Bir süre sonra hastanenin önündeydim.Taksiciye ücreti ödedikten sonra taksiden indim ve olabildiğince hızlı adımlarla içeri giriş yaptım.

Danışma görevlisinin yanına doğru ilerledim ve sormam gereken soruları sordum.

"Merhaba 8 numara hastaneye giriş yaptı mı acaba?"

Benim bu iyi yaklaşımıma karşılık oradaki kadın oldukça gıcık bir cevap verdi.

"Bu özel bir bilgidir,yakınları hariç kimseye bilgi veremem."

Boynumdaki kolyeyi gösterdim ve konuşmaya başladım.

"Ben 8 numaranın asistanıyım."

"Kusura bakmayın efendim.Sizi 8 numaranın yanına götüreyim. Muayene olmadan önce onu ayrı bir odaya aldık."

Kadın önden gidiyordu ben ise onun peşinden gidiyordum.23 numaralı odanın önünde durduğumuzda kadın içeri girebileceğimi söyledi.

Kapıyı iki kere tıklattım.Batının girmem için onay veren sesiyle kapıyı açtım ve odanın içine girdim.Oradaki kadına çok gıcık olduğum için girdiğim an kapıyı geri kapattım.

Batı yatakta uzanmış kitap okuyordu.Okuduğu kitaba baktığımda "Gurur ve Önyargı" yazdığını gördüm beni hâlâ farketmeyince konuşmaya başladım.

"Onunla mutlu olabileceğine inanıyordu, artık bir araya gelmeleri imkansız göründüğü hâlde."

Batıya kitaptan bir alıntı söylediğim an gözleri benim olduğum tarafa döndü ve bakışları,bakışlarım ile buluştu.Yüzünde belli belirsiz bir tebessüm gördüm.Sonrada konuşmak için hareketlenen dudakları...

"Mutlu olmaları imkansızsa,mutsuz olurlar.Amaçları mutlu ya da mutsuz olmak değil birlikte olmak olmalı.Şahsen benim biriyle mutlu ya da mutsuz olmam önemli değil çünkü eğer ben birini seviyorsam,onun olduğu her yerde koşulsuz şartsız mutlu olurum."

Haklıydı...hem de çok haklıydı.Onun son birkaç gündür söylediği her şey bana farklı bakış açıları kazandırmıştı.Her şeye olduğu gibi bakan bana,bir de diğer taraftan bakmayı öğreten biriyle çalışmak mutluluk vericiydi.

Kelebeği Alt EtmekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin