79.Bölüm Final part 2

681 99 149
                                    

Önceki bölüm

Ruan Ji Lijuan, önüne gelen halata şaşkınlıkla baktı. Yine de tutundu ve bekledi. Bir anda çekilme hissi yaşadı ve gözlerini açıp kapattığı sırada kendisine bakan üç kişi ile göz göze geldi.
.
.
.
.
.
.
.
Ruan Ji Lijuan, kendisine bakan kişilere şaşkınlıkla baktı. Orta yaşlı ama yakışıklı bir adam, doğa tanrıçası ve güzel bir kadın vardı. Fakat kadının bakışları garipti.

Doğa tanrıçası, hemen Ruan Ji Lijuan'a gitti ve sarıldı.

-Bebeğim, özür dilerim. Seni koruyacağını sanmıştım. Fakat kalbini kırdı o piç!

Nian Lei Tai, bir süre Ruan Ji Lijuan'a baktı. Yakından daha da güzel ve etkileyici idi. Oğlunun kalbini etkilemesi normaldi. Fakat oğlu büyük bir salaktı.

-Evlat, özür dilerim. Oğlum adına gerçekten de üzgünüm.

Ruan Ji Lijuan, şaşkınlıkla adama baktı. Emin olamadı ve sordu.

-Acaba, siz...Nian Lei Tai misiniz? Nian Zhen'in babası.

Ruan Ji Lijuan, adamı görmemesine rağmen ismini Nian Zhen'den bir kaç kere duymuştu. İlk başta ön yargılıydı. Fakat adamın özür dilemesi mutlu etmişti. Gerçi oğlunun kabahati büyüktü. Onu artık affedemezdi.

Ruan Ji Lijuan, Nian Zhen'i bırakmaya karar vermişti. Nian Lei Tai de düşündüğü gibi biri değildi. Nian Zhen, her zaman kötü olduğunu söylemişti.

Nian Lei Tai, derin bir iç çekti ve konuştu.

-Evet ben babasıyım. Gerçi biraz şüphem var. Benim oğlumun bu kadar da salak olduğunu bilmiyordum.

Kader tanrıçası, araya girdi ve konuştu.

-Merhaba, küçük çiçek. Ben de kader tanrıçası.

Ruan Ji Lijuan, başını salladı ve selamladı. Doğa tanrıçası hala sarılıyordu kendisine. Ruan Ji Lijuan'ın gözüne havada ki görüntüler geldi.

Nian Zhen'in mindere oturmuş yetişim yaptığını gördü. Suratı asıktı.

Ruan Ji Lijuan, kendisini bir kez bile aramaya çıkmadığını görünce sinirlendi. Fakat aklına gelen şey ile kızardı ve konuştu.

-Siz...tüm zaman boyunca....bizi mi izlediniz?

Kader tanrıçası, kıkırdadı ve yanıtladı.

-Evet küçük çiçek. Her şeyi gördük. Bize eğlence çıktı.

Ruan Ji Lijuan, bir özeli kalmadığı için utandı. Doğa tanrıçasının kendisini izlediğini biliyordu. Fakat yabancıların da izlediğini bilmiyordu. Utandı ve kızardı.

Kader tanrıçası, bir kahkaha attı ve konuştu.

-Utanma küçük çiçek. Biz yabancı sayılmayız. Hem, seni buraya getiren benim. Bir teşekkür etmeyecek misin?

Ruan Ji Lijuan, utandığı için başını eğdi ve ağzında geveledi.

-Teşekürler...

Doğa tanrıçası, daha fazla Ruan Ji Lijuan'a sarılmadı ve biraz sitemkâr bir şekilde bakıp konuştu.

-Aklından ne geçiyordu?! Neden kendini öldürmek istedin? Sen, benim çocuğumsun! Nian Zhen'i öldürebilirdin!

Ruan Ji Lijuan, elbette bunu yapamazdı. Nasıl Dong Nan Chao'ya zarar veremiyorsa Nian Zhen'e de yapamazdı. Derin bir nefes verip konuştu.

-Özür dilerim....

Doğa tanrıçası, bir kez daha sarıldı ve yanına çekip konuştu.

-Hadi izleyelim.. Bu piçin ne yapacağını merak ediyorum. Bir daha da yanına gitmene izin vermiyorum!

Like a Flower [BL] [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin