13.Bölüm

1.4K 183 94
                                    

Aklımda ki Rong Jiao'yu sonunda buldum!! Resmini en aşağı koyacağım. 😘

İyi okumalar.

Önceki bölüm

Ruan Ji Lijuan, gülümsedi ve müzip bir şekilde baktıktan sonra konuştu.

-Seni tanıyorum. Hep, seninle tanışmak istemiştim. Seni kurtarabilirim.
.
.
.
.
.
.
Rong Jiao, kollarını birbirine doladı ve şüpheyle Ruan Ji Lijuan'a baktı. Kollarında ki aşırı kaslar biraz gerilmeyle damarları ortaya çıkarttı.

Rong Jiao'nun cüssesi bir şaka değildi! Herhangi birinden çok daha uzun ve kaslıydı! Ürpertici görünüyordu. Yüzünde ki makyajın tamamen silinmesi ile yüzünde ki yara da belli oldu. Bir kılıç yarası olmalıydı. Orada büyük bir iz kalmıştı!

Ruan Ji Lijuan, Rong Jiao'nun korkunç görüntüsüne rağmen hiç korkmadı. Aksine ona ne kadar bakarsa baksın daha çok hoşlanıyordu. Bu özgüven ve zeka kesinlikle çok iyiydi. Ayrıca çok acı çekmesine rağmen ayakta durmaya çalışmıştı. Sevmemek elde değildi.

Rong Jiao, şüpheyle baktıktan sonra konuştu.

-Beni kurtarabilir misin?! Sen kimsin ki?! Benim sorunumun ne olduğunu biliyor musun ki?! Beni nereden tanıyorsun?!

Rong Jiao, hızlı hızlı konuştu ve tek nefeste bir çok soru sordu. Tek bir yanlış cevapla bir sinek gibi ezecekmiş gibi bakıyordu. Eskisinden daha korkunç görünüyordu. Bilmediği bir şeye karşı tedbirli davranıyordu.

Ruan Ji Lijuan, kıkırdadı ve Rong Jiao'nun yüzüne ellerini koyduktan sonra yanağını biraz okşadı ve nazikçe konuştu.

-Sana yardım etmek istiyorum. Üzgün ve sinirli olduğunu biliyorum. Eskiden çok güzeldin. Bu yüzden de baban seni odana kilitlerdi. Kaç kere tecavüz edilmekten kaçtın, sen bile bilmiyorsun. Sonra bir gün ateşlendin ve hastalandın. Kendine geldiğinde bu haldeydin. Baban bile sana bakmaktan her zaman nefret etti. Ayrıca Rong Fan'ın senin baban olmadığını da biliyorum. Yüzünde ki yaranında amcan tarafından yapıldığını biliyorum.

Rong Jiao, şaşkınlıkla Ruan Ji Lijuan'a baktı. Varlığı her zaman bir sorun olmuştu. Çocukken de şimdi de. Derin bir iç çektikten sonra konuştu.

-Haklısın, Rong Fan, benim babam değil. Benim amcam. Beni kullanıyor. O piçin ölmesi için her şeyi yapabilirim. Ayrıca tüm Rong ailesinden de nefret ediyorum. Annemi piç simyacılara sattı. Onu kurtarmak için dediği her şeyi yapmak zorundayım. Bir kukla gibiyim.

Ruan Ji Lijuan, gülümsedi ve Rong Jiao'nun Gözlerinden akan yaşları eli ile sildikten sonra sarılmak istedi. Fakat çok küçüktü ve Rong Jiao'nun sadece yanağına yapışmış bir böcek gibi görünüyordu.

Rong Jiao, hızla kalabalıktan kaçtı ve ıssız bir yere geldikten sonra yere çöküp ağlamaya başladı. Kötü bir çocukluk geçirmişti ve neden bu kadar çirkin bir hale geldiğini anlayamıyordu. Bir anda erkek denen her canlıdan nefret etmeye başlamıştı. Fakat ilginç bir şekilde Ruan Ji Lijuan'dan nefret etmemiş aksine fazlasıyla sevimli bulmuş, ondan hoşlanmıştı.

Rong Jiao, ismi gibi güzeldi. Çocuklukta olan peri kızı şimdi bir trole benziyordu. Acısını kimse anlamazdı.

Rong Jiao, eskiden erkeklerin iğrenç bakışlarına maruz kalmıştı ve şimdi de hakaretlere maruz kalıyordu. Nefret hissetmesi normaldi.

Ruan Ji Lijuan, bir süre Rong Jiao'yu sakinleştirmeye çalıştıktan sonra konuştu.

-Sakin ol ve beni dinle. Benim arkadaşım olmanı istiyorum. Senin aslında büyük bir tarikatla bağlantın var. Sadece bu da değil. Bir kutsal vücut sahibisin. Çok güçlü olabilirsin. Hatta eskisi gibi güzel de olabilirsin. Tek yapman gereken benim arkadaşım olmak ve bir anlaşma imzalamak.

Like a Flower [BL] [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin