AsAt

10.5K 497 91
                                    



Önümdeki masaya parmaklarımla ritim tuttururken bütün gün yaptığım gibi karşıdaki kahvehaneye bir
bakış attım.

İtinayla benim olduğum tarafa bakmıyordu. Normalde iki dakika da bir yanıma gelen adam, neredeyse iki haftadır göz göze bile gelmemişti benimle.

Böyle yapmasının nedenini biliyordum. Ama yinede bu kadar abartı bir tepki vermesi beklediğim birşey değildi.

...Alt tarafı dudaklarımız değmişti yani ?

Offlayıp kollarımı kafamın arkasında birleştirip koltukta geriye doğru yaslandım.

Şu geçen birkaç günde kendi kendimi sorgulamıştım, böyle konularda pek bir bilgim olmasa da Eren'in bana anlattığı kadarıyla birşeyler biliyordum.

Evet insanların cinsiyet ayırt etmeden birbirlerini sevmesini her zaman desteklemiştim ama, kendimin de onlardan biri olduğunu hiç düşünmemiştim doğrusu.

Evet.. Asım'a karşı birşeyler hissediyor olabilirdim ama henüz emin değildim bundan ?

Daha doğrusu hazır değildim. Sadece dudaklarımız yanlışlıkla değince iki hafta yüzüme bakmayan adam, ona karşı birşeyler hissettiğimi söylesem allah bilir neler yapardı ?

Dükkanın kapısı açılıp içeri birkaç tane çocuk girince o tarafa döndüm.

" Nihat abi, Gencay'a birşey söylesene, senin verdiğin oyuncağı kırdı !!"

Bıkkın bakışlarla bir mavi gözlü sarışın çocuğa bir de yeşil gözlü çocuğa baktım. Bu ikisi sürekli kavga ediyordu, her kavgalarında da bana koşuyorlardı. Analarından babalarından daha çok ben görüyordum.

" Ama Nihat abi o da hiç benimle oynamadı, hep o oyuncakla oynadı !!"

Ellerimi önümde birleştirip ikisine de ayıplar bir bakış attım.
" Ama oğlum, insan arkadaşını oyuncaktan kıskanır mı hiç ?
Bak üzülmüş arkadaşın, hadi özür dile de barışın."

Küçük sarışın çocuk arkasını dönüp kollarını birbirine doladı. Yeşil gözlü olanın tereddüt ettiğini görünce teşvik etmek için kafamla işaret verdim.

Yeşil gözlü olan bir anda koşup arkası dönük olan çocuğa sarılınca o da dayanamayıp ona sarıldı.

Sarılan iki çocuğu gülümseyerek izleyip kasanın altından iki tane yeni oyuncak araba çıkarttım. Arabaları görünce ikisinin de gözleri parlamıştı. Mutlulukla arabalarını alıp dükkandan koşarak çıktılar.

Yüzümdeki gülümseme karşı kaldırımda oturan adama dönünce tuzla buz oldu.

Şerefsiz adam! İnsan bir hal hatır sorar en azından ? Sanki ona trip atıyormuş gibi kollarımı birbirine geçirip kaşlarımı çattım. Daha sonra yaptığım hareketin çocukluğunu fark edip hemen kafam iki salladım.

Resmen ayarlarım bozulmuştu !

Hiç ondan tarafa bakmadan geçen birkaç dakikada birkaç tane çocuk dükkana gelmiş ve daha oyuncak araba kalıp kalmadığını sormuşlardı. Onları hafif kızarak kovmuştum. İkidebir gelip benden oyuncak araba istiyorlardı.

Dükkanın kapısı tekrardan açılınca hiç o tarafa bakmadan konuştum.

" Oyuncak araba kalmadı, Gidin ananızdan babanızdan isteyin oyuncağı! "

Birkaç saniye ses gelmeyince gittiklerini düşünüp koltuğun üstünde uyuklamaya devam ettim.

" Ha tamam o zaman, ben de gideyim bari ?"

Doktor Bey Gay +18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin